Cumartesi Anneleri/İnsanları 970. hafta Galatasaray Meydanı’na çıkmaya çalışırken polis saldırısına uğrayıp gözaltına alındılar.
Cumartesi Anneleri/İnsanları’nınGalatasaray Meydanın’da eylemlerinin yasaklanmasına Anayasa Mahkemesi iki kere “hak ihlali” kararı verdi. Yasaklandığı 700. haftadan sonra her hafta “Galatasaray Meydanı’ndan vazgeçmeyeceğiz” diyen Cumartesi Anneleri/İnsanları AYM kararından sonra her hafta Galatasaray Meydanı’na çıkmak istedi.
970. hafta eylemi için Galatasaray Meydanı’na çıkmak isteyen Cumartesi Anneleri/İnsanları yine polis saldırısına uğrayıp gözaltına alındı.
Cumartesi Anneleri/İnsanları’na estirilen gözaltı terörü polisin İstiklal Caddesi’ni abluka altında tutup, terörize etmesiyle devam etti. HEDEP Milletvekili Kezban Konukçu polis terörünü protesto etti.
Cumartesi Anneleri sosyal medya sayfasında gözaltına alınanlara ilişkin şu mesaj paylaşıldı:
“970 Hafta buluşmamızda 27 kişi, AYM kararlarına rağmen bir kez daha kelepçelenerek gözaltına alındı. Destek için gelenlerin arkadaşlarımızla buluşmaları engellendi.
İkbal Eren, Ali Ocak, Besna Tosun, İrfan Bilgin, Hüseyin Ocak, Gülseren Yoleri, Oya Ersoy, Leman Yurtsever, Ümit Efe, Nazım Dikbaş, Ayşegül Devecioğlu, Murat Çelik, İsmail Yücel, Davut Arslan, Doğan Özkan, Seyit Doğan, Salim Derelioğlu.”
Hüseyin Toraman nerede?
Cumartesi Anneleri/İnsanlarına yönelik saldırı İHD şubelerinin bulunduğu birçok ilde protesto edilerek sosyal medya paylaşımı, basın toplantısı ve basın açıklaması yaparak “Hüseyin Toraman nerede” diye sordu.
İstanbul’da Galatasaray Meydanı’nda okunamayan İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon ve Cumartesi Anneleri imzalı basın metni İHD İstanbul Şube binasında online gerçekleştirilen basın toplantısında okundu.
Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak tarafından okunan metinde şunlar ifade edildi:
“Bu toprakların kadim cezasızlık ve unutturma kültürü, yurttaşa karşı işlenen ağır suçların kesintisiz devamına olanak sağlıyor. Devleti yönetenler, şiddeti, baskıyı ve hakikati inkarı bir yönetim tekniği olarak kullanmak istedikleri için hukuk devleti ile aramıza aşılmaz engeller koyuyor. Bu nedenle en üst yargı makamı olan AYM’nin kararları bile yok sayılıyor.”
29 haftadır ısrarla yeni ihlallere neden olan yasaklama kararları verildiğini belirten Ocak AYM kararı çiğnenerek suç işlendiğini ifade etti.
Ocak Hüseyin Toraman’a ilişkin şunları söyledi:
“24 yaşındaki Hüseyin Toraman, 27 Ekim 1991 sabahı İstanbul/ Kocamustafapaşa’daki evinin önünden silahlı, telsizli, kendilerini polis olarak tanıtan kişiler tarafından 34 ATZ 56 plakalı Beyaz Toros’a zorla bindirilerek götürüldü. Olaya tanık olan mahallelerler hemen yakındaki karakolu aradı ve kaçırılma ihbarında bulundu. Ancak gelen polisler bir dükkanın sabit telefonundan yaptıkları görüşmeler sonrası hiçbir şey yapmadan olay yerinden ayrıldı.
Karakol’a giden baba Toraman’ın ‘Oğlumu kaçıranlara neden müdahale etmediniz’ sorusuna ‘Oğlun kaçırılmadı, gözaltına alındı. Onlar siyasi polis’ cevabı verildi.
Ailenin tüm kurum ve kişilere yaptığı başvurular sonuçsuz kaldı. Hüseyin Toraman’ın gözaltına alındığı inkar edildi. Bugüne kadar etkin bir soruşturma yürütülmedi.1991 ve 2011 yılında yürütülen iki soruşturma da sonuçsuz kaldı. ‘Zamanaşımı süresi dolduğundan soruşturmaya yer olmadığı’ kararı ile dosya kapatıldı. İHD avukatlarının yaptığı itiraz sonucunda dosya üzerindeki kapatma kararı kaldırıldı. Ancak bugüne kadar bir gelişme yaşanmadı."