Cumartesi Anneleri, Galatasaray Meydanı’ndaki eylemlerinin 695. haftasında, Özgür Gündem muhabiri Ferhat Tepe için adalet istedi.

Eylemde ilk olarak Hanife Yıldız’ın gözaltında kaybedilen oğlu Murat Yıldız için yazdığı mektup okundu. Ardından sözü Ferhat'ın babası İshak Tepe aldı. 26 yıl önce oğlunun devlet tarafından kaybedildiğini belirten Tepe, oğlunun katillerinin belli olduğunu ancak buna rağmen ifadelerinin dahi alınmadığını söyledi. Tepe “Kendi parmağı olduğu için devlet bu cinayeti soruşturmuyor” dedi.

“Ferhat Tepe’yi, haberlerini engellemek için kaybettiler”

Devletin katil olduğunu teşhir ettikleri için yargılandıklarını ve kendilerine cezalar verildiğini belirten Tepe, “Biz çocuklarımızın davasını sonuna kadar sürdüreceğiz. Katiller cezalandırılınca ya kadar da mücadeleyi sürdüreceğiz” diye konuştu.

Anne Zübeyde Tepe “Biz çocuklarımızın katillerini görmesek bile onlar bizi her hafta burada gördüler” diyerek muhalif basın dışında seslerinin duyulmadığını söyledi. Anne Tepe “Yaşananlar unutulmasın, başkaları bir daha kaybedilmesinden diye” mücadele ettiklerini belirterek sözlerini sonlandırdı.

Ferhat Tepe’nin muhabiri olduğu Özgür Gündem gazetesi adına Hüseyin Kalkan konuştu. Tepe ailesinin siyasetten uzaklaştırılmak istendiği ve Ferhat Tepe’nin yaptığı haberleri engellemek için kaybedildiği anlatıldı.

“Ferhat Tepe kaçırıldı, babasından fidye istendi”

Eylemin devamında, İHD İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon adına basın açıklamasını Sebla Arcan okudu. OHAL’in kalıcılaştırıldığına dikkat çekilerek başlayan açıklamada “Çünkü OHAL de, OHAL’in devamcısı niteliğindeki düzenlemeler de, Türkiye’yi demokratikleşme olanağından tamamen uzaklaştırmanın araçlarıdır” denildi.

Açıklama, Ferhat Tepe’nin kaybedilmesi anlatılarak şöyle devam etti: “19 yaşındaki Ferhat Tepe Özgür Gündem gazetesi Bitlis muhabiriydi. Hakikatle toplum arasına örülen duvarı delerek halkın haber alma hakkına sahip çıkıyordu. 28 Temmuz 1993 akşamı Bitlis şehir merkezinde sivil polis olarak bilinen, silahlı telsizli 3 kişi tarafından kaçırıldı.”

Ferhat Tepe’nin kaçırılmasının ardından DEP Bitlis İl Başkanı olan babası İshak Tepe’yi telefonla arayan bir kişinin, oğlunun hayatına karşılık DEP il örgütünü kapatmasını ve fidye vermesini istediği hatırlatıldı. İshak Tepe’nin, telefondaki sesi Tatvan 6. Zırhlı Tugay Komutanı General Korkmaz Tağma’ya benzettiğini kamuoyuna açıkladığı ifade edildi.

“Tepe’nin bedenine kimsesizler mezarlığında ulaşıldı”

Ailesinin Ferhat Tepe’nin bulunması için, Bitlis Asayiş Şube Başkanlığı’na, Emniyet Müdürlüğü’ne, Valiliğe, Savcılığa, Başbakan’a, İçişleri Bakanı’na ve OHAL Valisi’ne başvurduğu belirtilen açıklamanın devamında şöyle denildi: “Ailenin ısrarlı arayışı sonucunda, gözaltına alındığı inkâr edilen Ferhat'ın ağır işkence görmüş bedenine, 13 gün sonra “meçhul kişi” olarak gömüldüğü Elazığ Kimsesizler Mezarlığı’nda ulaşıldı.”

Açıklamada ayrıca, Ferhat Tepe’nin ölümünden sorumlu olanlar yargı tarafından korunurken baba İshak Tepe’ye dava açılarak ceza verildiğine dikkat çekildi.

“AİHM Türkiye’yi mahkum etti, dava zaman aşımına bırakıldı”

AİHM’ye taşınan davada tanıklara, belgelere ulaşılmadığı ve etkin bir soruşturma yürütülmediği için Türkiye’nin mahkum edildiği belirtildi. Bütün bunlara rağmen iç hukukta davanın zaman aşımına bırakıldığı belirtilerek şu ifadelerle açıklama sonlandırıldı:

“Ferhat Tepe davasının hukuksuz bir biçimde zaman aşımı gerekçesiyle kapatılmasını kabul etmiyoruz. Zaman kayıplarımızın acısını hafifletmiyor. Zaman yaralarımızı iyileştirmiyor. Zaman yaşadığımız adaletsizliği unutturmuyor. Gözaltında kaybedilişinin 25. yılında Ferhat Tepe için ilk günkü kararlılığımızla adalet istiyoruz!”

Kolombiya, Nepal ve Güney Afrika’dan sivil toplum kuruluşlarının da destek verdiği eylem, Tahir Elçi ve Suruç şehitleri anılarak sonlandırıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul