Cumartesi Anneleri Demirkıran’ın akıbetini sordu

Cumartesi Anneleri 860. hafta eyleminde “Mehmet Zafer Demirkıran’ın akıbeti açıklansın, failleri yargılansın!” dedi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 18 Eylül 2021
  • 16:10

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon ve Cumartesi Anneleri sosyal medyadan gerçekleştirdiği 860. hafta eyleminde “Mehmet Zafer Demirkıran’ın akıbeti açıklansın, failleri yargılansın!” dedi.

Saat 12.00’de paylaşılan videoda Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak’ın sunumuyla sözü Mehmet Zafer Demirkıran’ın abisi Sebahattin Demirkıran aldı. Basın metnini okuyan Cumartesi İnsanı Cihan Kaplan “860 haftadır haykırıyoruz: Türkiye’de yasama, yürütme ve yargı organlarının yurttaşı değil, her durumda devleti koruma pratiği sonucunda kayıplarımıza, hakikate ve adalete ulaşamıyoruz” dedi.

Annesinin yanında gözaltına alıp “bizde yok” dediler

Kaplan, Mehmet Zafer Demirkıran hakkında şunları söyledi:

“Mehmet Zafer askerlik celbi gelince çalıştığı Mersin’den 30 Ağustos 1995 tarihinde Diyarbakır’a döndü. 31 Ağustos’ta askerlik dairesine giderek işlemlerini başlattı. Ardından askere sevk belgesini aldı ve ailesinin yanında birliğine gideceği günü beklemeye başladı.

12 Eylül 1995 tarihinde saat 22.00 civarında Demirkıran Ailesi’nin evi kendilerini polis olarak tanıtan silahlı 6-7 kişi tarafından basıldı. Plakasız bir Toros ve yalnızca ön tarafında 21 R 789 plakası bulunan beyaz Toros araçla gelen bu kişiler, Mehmet Zafer’i ‘İfadesi alınıp bırakılacak’ diyerek Beyaz Toros araca bindirip götürdü. Gitmeden önce de Demirkıran Ailesi’nin telefon kablolarını keserek onların haberleşmelerini engelledi.

Hemen karakola giden aile ‘Bizde yok’ cevabını alınca Diyarbakır’daki bütün karakol noktalarına giderek oğullarını sordu. Aldıkları cevap hep aynıydı; ‘bizde yok!’ OHAL Valiliği, DGM Savcılığı, Jandarma ve Emniyet’e yaptıkları başvurular da sonuçsuz bırakıldı. Aile Mehmet Zafer’in Saraykapı’daki JİTEM merkezine götürüldüğü duyumunu aldı. Bunun üzerine anne Behiye Demirkıran, sürekli JİTEM merkezinin bulunduğu Jandarma Merkez Komutanlığı’na giderek oğlunu sordu. Annenin ısrarlı soruları üzerine kapıdaki nöbetçi asker, ona oğlunun tarifine uyan birinin oraya getirildiğini söyledi.”

“Adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz!”

Başvuruları sonuçsuz kalan Demirkıran ailesi İHD Diyarbakır Şubesine başvurdu. Yasal girişimlerde bulunan İHD’nin, Uluslararası Af Örgütü ile de temasa geçtiğini belirten Kaplan bu girişimlerinde sonuçsuz kaldığını vurgulayarak “26 yıldır Mehmet’i arayan ailesi inkar ve cezasızlıkla karşılaştı. Baba Demirkıran, oğlunun akıbetine ve adalete ulaşamadan 2001 yılında aramızdan ayrıldı. 86 yaşındaki anne Behiye Demirkıran ise hala oğluna ve adalete ulaşmak için mücadele ediyor” dedi.

Kaplan, kayıpları aramaktan vazgeçmeme kararlılığını şu sözlerle ifade etti:

“Kaç yıl geçerse geçsin; Mehmet Zafer Demirkıran için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 161 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz.”   

Kızıl Bayrak / İstanbul