İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara karşı Komisyon ve Cumartesi Anneleri sosyal medyada gerçekleştirdiği 852. hafta eyleminde zaman aşımı bahanesiyle dosyası kapatılan Hasan Gülünay için adalet istedi.
Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun’un sunumuyla yayınlanan videoda Hasan Gülünay’ın kızı Deniz Gülünay söz aldı. Babasının kaybedilme sürecini ve sonrasını anlatan Deniz Gülünay’ın ardından avukat Hülya Dinçer zaman aşımı bahanesiyle kapatılan dava sürecini aktardı. Basın metnini kayıp yakını Ayşe Gülen Eyi okudu.
“Birçok tanığa rağmen gözaltına alınmadı, aranıyor yalanını söyleniyor”
“Gözaltında kaybetmeler söz konusu olduğunda erişilebilir, etkin bir başvuru yolu bulamıyoruz” diyen Eyi adalet arayışlarını sürdüreceklerini vurgulayarak Gülünay hakkında şunları söyledi:
“Eşine bir süredir polis tarafından takip edildiğini söyleyen Gülünay, 20 Temmuz 1992 günü Tarabya’daki evinden işyerine gitmek üzere çıktı ve bir daha geri dönmedi.
Başvurdukları savcılık ve İstanbul Emniyeti aileye, Hasan’ın gözaltında olmadığını, arandığını söyledi. Ancak aile memleketlileri olan bir üst düzey emniyet yetkilisinden “Hasan Gülünay sağ, içeride işkence yaraları iyileştikten sonra gözaltına alındığını açıklayacaklar” bilgisini aldı ve bu bilgiyi kamuoyuna duyurdu.
Ayrıca 17-23 Temmuz tarihleri arasında İstanbul Emniyeti’nde sorguda olan bir kişi, işkence gören bir şahsın “Ben Hasan Gülünay beni gözaltında kaybetmeye çalışıyorlar!” diye bağırdığına tanık olduğunu açıkladı. İstanbul Emniyet Müdürlüğünce 18.7.1992 tarihinde başlatılan bir operasyonda gözaltına alınan kişiler emniyet görevlilerinin Hasan Gülünay’ın da orada bulunduğuna dair beyanları olduğunu söylediler.
Dönemin İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, Gülünay’ın akıbetine yönelik soru önergesine verdiği cevapta ise Gülünay’ın kayıp değil, polis kayıtlarına göre aranan kişi olduğunu belirtti. Aile ve tanıkların beyanlarının güvenlik güçlerini karalamaya yönelik asılsız iddialar olduğunu söyledi.”
Zaman aşımıyla cezasızlık zırhı Gülanay’ın katillerine de uygulandı
Yıllarca kampanyalar yürüten, tüm resmi mercilere başvuran, sorunu TBMM’ye taşıyan ailenin bir sonuç alamadığını belirten Eyi şunları ifade etti:
“İstanbul Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili delilleri toplamadan, tanıkları dinlemeden ve etkili bir soruşturma yürütmeden, 20 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle 31.10.2012 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdi. Karara yapılan itiraz, dosyanın insanlığa karşı suç kapsamında değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi.”
Ailenin Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurduğunu ve AYM’ni dosyanın zaman aşımın uğramaması gerektiği yönünde karar vermediğini belirten Eyi bu karara rağmen dosyanın yeniden açılmadığını ve iç hukuktan sonuç alamayan ailenin AİHM’ne başvurduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Kaç yıl geçerse geçsin; Hasan Gülünay için, tüm kayıplarımız için, adalet istemekten, devletin hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 153 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz.”
Kızıl Bayrak / İstanbul