-İstanbul Devrimci Gençlik Birliği olarak önümüzdeki günlerde sömestr seminerleri gerçekleştireceksiniz. Seminerlerin gündemlerini, amaçlarını ve hedeflerini anlatabilir misiniz?
Bugün dünyamızda her yönüyle çürümüş kapitalist sistemin egemenliği sürüyor. Ekonomik, sosyal, siyasal krizler milyonların yaşamını çekilmez hale getiriyor. Emperyalistlerin hegemonya mücadelesi dünyamızı yeni savaşlara sürüklüyor. Ortadoğu’dan Avrupa’ya, Afrika’ya değin dünyanın birçok yerinde savaşlar, emperyalist müdahaleler, yerinden ve yurdundan edilip mülteciliğe sürüklenen milyonlar var. Bütün bu gelişmelere doğru bir perspektifle bakmak gerektiğini düşünüyoruz. Yaşadığımız dünyaya bugün egemen olan insanlık dışı düzeni yıkmak için yalnızca yorumlamanın ve oturup beklemenin yetmediğini 179 yıl önce formüle ettiği teziyle Marks açıklamıştı: “Bugüne kadarki tüm filozoflar farklı biçimlerde dünyayı yorumladılar. Ancak asıl sorun dünyayı yorumlamak değil onu değiştirmektir.”
Tüm bu koşullardan, sorunlardan ve sonuçlardan yola çıkarak kapitalist sistemin yarattıklarını anlamak, yorumlamak ve değiştirmek iradesini gösterebilmek için bir araya gelip tartışacağımız sömestr seminerlerini planladık. Bu tartışmaları gerçekleştirirken bir amacımız da gençliğin bugünkü siyasal süreçlere ve dünyaya bakışını değiştirebilmek ve devrimci çözümler için harekete geçmelerine katkı sunmaktır. Bunun öneminden kaynaklı seminerlerin ön sürecinde de çalışmalarımızı bu konular üzerine yoğunlaştıracağız.
-Seminer gündemleriniz nelerdir?
Sömestr seminerlerimizde dört ana başlık altında tartışmalar ve çalışmalar yapacağız:
-Birinci hafta konu başlığımız “Kapitalizmin krizi ve sınıf hareketinin devrimci geleceği: Greif işgali 10.yılında!
-İkinci hafta konu başlığımız: “Emperyalizm ve anti emperyalist mücadele!”
-Üçüncü hafta konu başlığımız: “Burjuva cumhuriyetin 100. yılı ve sosyalizm!
-Dördüncü hafta konu başlığımız: “Devrimci hareketin 50. yılı ve devrimci birikimimizi savunuyoruz!”
Kapitalizmin krizi ve sınıf hareketinin devrimci geleceği: Greif işgali 10.yılında!
Seminer programımızın ilkinde kapitalizmin krizini ve işçi sınıfının devrimci geleceği olan Greif işgalinin yol göstericiliğinde sınıf hareketini inceleyip, tartışmalar gerçekleştireceğiz. Kapitalizmin krizi başlığının bu dönem için ayrı bir önemi var. Zira kapitalist sistemin yarattığı krizleri incelemek ve bu sistemin nasıl değiştirileceğine dair tartışmalar gerçekleştirmenin önemi her zamankinden büyüktür. Dünyada kapitalist sistemin yarattığı ekonomik, siyasal ve sosyal krizler milyonların yaşamını çekilmez hale getirmektedir. İnsanlık dışı çalışma ve yaşam koşulları milyonlarca emekçiye, gence, kadına dayatılmaktadır. Bu krizlerin bizzat yaratıcısı olan kapitalistler, sömürü düzeninin çarkları dönsün diye her alanda pervasızca saldırıyorlar. Ancak kapitalist sistemin yapısal krizlerinin kronikleşip derinleşmesi bu sistemin çöküşe doğru sürüklendiğinin göstergesi olarak da önümüzde duruyor.
Bu sürecin yarattığı ağır yıkımlar tablosu karşısında ise bundan 10 yıl önce gerçekleştirilen Greif direnişinin/işgalinin deneyimleri mücadelemiz için yol göstericidir. Hem kapitalist sistemin krizlerini anlamak hem bunların yarattığı faturayı ödememek için devrimci müdahalenin olanaklarının iyi incelenmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Emperyalizm ve anti emperyalist mücadelenin önemi
Kapitalist sistemin yapısı gereği yarattığı krizleri ve bunalımları “çözmek” için emperyalist haydutlar yeni bölgesel savaşların fitilini ateşliyorlar. Emperyalizmin baş temsilcilerinden ABD’nin mutlak egemenliğinin sarsılması, Almanya, Rusya, Çin gibi diğer emperyalist ülkelerin siyasi, ekonomik ve askeri alanlarda güç kazanması dünyadaki hegemonya mücadelesini de kızıştırıyor. Bunun son dönemdeki örnekleri ABD ile NATO güçlerinin desteğiyle hareket eden Siyonist İsrail’in Filistin halkına karşı başlattığı soykırım ve işgal saldırısıdır. Bölge ülkelerinin savaşın içine çekilmesi meselenin de savaşın da Ortadoğu geneline yayılma riskini artırıyor. Hegemonya mücadelesinin kızışmasına dair ikinci bir örnek ise NATO’nun genişlemesi ve Rusya’nın karşısında etkin bir güç alması uğruna Ukrayna’nın Rusya ile savaşa sürülmesidir. Bu ve benzer gelişmeler bağlamında, emperyalist/kapitalist sistemin ürettiği sorunları ve emperyalist saldırganlığa karşı mücadelenin gündemlerini tartışmak için bu başlığı seminer programımıza aldık.
Anti-emperyalist mücadelenin gençlik içinde nasıl geliştirilebileceği, bu politikanın nasıl etkin bir biçimde hayata geçirileceği sorularına yanıt aramak konuya ayrı bir önem kazandırıyor. Bundan dolayı ikinci seminer başlığımızda bu tartışmalara yer vereceğiz.
Burjuva cumhuriyetin 100. yılı ve sosyalizm!
Burjuva cumhuriyetin 100. yılındayız. Bu gündem son dönemde sosyalist ve devrimci olma iddiasındaki siyasal hareketler açısından turnusol işlevi gördü. Sonuçta bugün bahsettiğimiz kapitalist sınıfın cumhuriyetidir. Bunun ne anlama geldiğini, sınırlarını anlamak ve burjuva cumhuriyetin nasıl yıkılacağına, sosyalist işçi-emekçi cumhuriyetinin nasıl kurulacağına dair tartışmalar gerçekleştireceğiz. Burjuva cumhuriyetin yıkılışının ardından sosyalizme geçiş dönemine, sosyalist dünya görüşünün neyi ifade ettiğine dair yapılacak tartışmalarla gençliğe sosyalist dünya görüşü ekseninde mücadele etme çağrısını taşıyacağız.
Devrimci hareketin 50. yılı ve devrimci birikimimizi savunuyoruz!
Kapitalist sistemin yıkılması uğruna verilen mücadelemizin birikiminden öğrenerek yol yürümek, ayağımızı sağlam temellere basmamıza da olanak sağlayacaktır. 71 devrimci çıkışını anlamlandırmak, değerlendirmek ve bu çıkışın ortaya koyduğu değerleri aşma iradesini kuvvetlendirmek bu dönemde yüklenilmesi gereken alanlardandır. Bu dönemde devrimci değerleri yaşatmanın önemli bir yolu da mücadeleyi işçi sınıfını eksen alan bir temele oturtmaktır. Bu mücadele çizgisinin gençlik alanına taşınabilmesinin önemini ve olanaklarını değerlendirebilmektir.
Devrimci hareketin 50. yılında, devrimci birikimi savunarak mücadeleyi ileriye taşıyabilmek ve bugünün zor koşullarında ayakta kalabilmek için devrimci değerler doğrultusunda hareket edebilmeliyiz. Bu dönemin zorlu koşullarında kapitalist sistemin yıkılması için yapılması gereken, devrimci birikimi savunarak mücadelede yeni güçler biriktirmektir.
Seminerlerde genel anlamda bu dört ana başlık üzerinden tartışmalar gerçekleştirerek mücadelenin yolunu/yöntemini değerlendirmeye ve düzeni değiştirme mücadelesine kendi alanımızdan katkılar sunmaya çalışacağız. Tüm gençliği seminerlerimize katılmaya, mücadeleyi büyütmeye davet ediyoruz.
Seminer programımız şu şekilde olacak:
1) Kapitalizmin krizi ve sınıf hareketinin devrimci geleceği: Greif işgali 10. yılında!
Katılımcılar: Prof. Dr. Fuat Ercan, kapitalizmin krizi.
BDSP temsilcisi, Greif işgali 10. Yılında.
Tarih-Saat: 11 Şubat Pazar- 14.00
2) Emperyalizm ve anti emperyalist mücadele!
Katılımcı: Fehim Taştekin
Tarih-Saat: 25 Şubat Pazar- 14.00
3) Burjuva cumhuriyeti ve sosyalizm
Tarih-Saat: 10 Mart Pazar- 14.00
4) Devrimci hareketin 50. yılı! Devrimci birikimimizi savunuyoruz!
Tarih-Saat: 17 Mart Pazar- 14.00
Kızıl Bayrak / İstanbul