“Yeşil” emperyalist riyakarlık

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock (Yeşiller Partisi) militarizm, saldırganlık ve savaşın önde gelen temsilcisi olarak sivrilmeye başladı.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 01 Kasım 2024
  • 19:00

ABD-NATO tarafından kışkırtılan Rusya-Ukrayna savaşının başlamasıyla birlikte, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock (Yeşiller Partisi) militarizm, saldırganlık ve savaşın önde gelen temsilcisi olarak sivrilmeye başladı. Tel Aviv’deki savaş çetesinin Gazze’de başlattığı soykırım savaşına da histerik bir şekilde destek veren bu “yeşil” emperyalist figür, halen “feminist” diye kendini tanıtıyor. 

Baerbock, kendinden menkul “demokrasi temsilcisi” rolüne girerek Çin’e, Rusya’ya, İran’a, Yemen’e ve direniş hareketlerine dil uzatıyor. Geçen hafta bir heyetle Çin’i ziyaret eden Baerbock, hava alanında nahoş bir sürprizle karşılaştı. Kendisini karşılamaya gelen tek bir resmi görevli bulamadığından hem neye uğradığını şaşırdı hem de rezil oldu. Baerbock, bir süre önce yaptığı konuşmada Çin lideri Şi Jinping’e hakaret etmişti.  

Kendisi hem Ukrayna’daki Neonazi işbirlikçisi Zelenski yönetiminin önde gelen destekçisi hem dinci-faşist Netanyahu hükümetinin soykırım savaşının suç ortaklarından biridir. Hal böyleyken hegemonya savaşında ABD’nin şu veya bu şekilde karşısında yer alan kimi ülkelerin liderlerini diktatör olmakla itham ediyor, insan ve kadın haklarını çiğnedikleri gerekçesiyle onları kınıyor. İdam cezası karşıtı pozlar takınan Baerbock, İran-Almanya çifte vatandaşı olan Cemşid Şarmehd'in, yüzlerce kişinin hayatına mal olan terör eylemine katıldığı gerekçesiyle idam edilmesine tepki gösterdi. Tahran'ı “Kendi gençlerine, kendi nüfusuna ve yabancı vatandaşlara karşı ölümü kullanan bir rejim” olmakla itham eden Baerbock, İran'ın Almanya'daki tüm konsolosluklarının (Frankfurt, Hamburg, Münih) kapatılacağını ilan etti. 

Bulunduğu ABD’de yaptığı açıklamada, “Bir Alman vatandaşının infaz edilmesinin ciddi sonuçları olacağını Tahran'a defalarca ve kesin surette net bir şekilde ifade ettik” şeklinde konuşan Baerbock, söz konusu idamda dahli olanlara karşı Avrupa Birliği (AB) çapında yaptırım talep edeceklerini de belirtti. 

Bir Alman vatandaşının idamına bu kadar öfkelenen Baerbock, Gazze’de 50 bin sivilin son teknoloji ürünü bombalarla paramparça edilmesine ise tam destek veriyor. Kendisi bir “feminist” olmakla birlikte işgalci İsrail ordusunun 17 binden çok Filistinli kadını öldürülmesini, soykırımcı çetenin “kendini savunma hakkı” olarak gördüğünü söylüyor. Bunun da ötesine geçen “feminist” Baerbock, “Aralarında teröristler saklanmışsa İsrail ordusunun sivilleri hedef alma hakkı var” diyecek kadar zıvanadan çıkmış bir savaş suçlusudur. Tel Aviv’deki soykırımcı çetenin Washington’daki suç ortakları bile bu kadar azgın açıklamalar yapabilmiş değiller. 

***

Baerbock’un ithamlarına karşılık veren İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, “Almanya tarafından desteklense bile İran'daki hiçbir terörist güvende değildir” ifadelerini kullandı.

Alman yetkililere seslenen Arakçi, “Çifte standart uygulamayı bırakın. Filistin ve Lübnan'da çocukların ve masum insanların öldürülmesini desteklerken bize insan haklarından bahsetmeyin” dedi.

Avrupa Birliği'nin dış politika koordinatörü Josep Borrell'e de hitap eden Arakçi şunları söyledi: 

“Sayın Borrell, yaşamı ve insan onurunu desteklemekten bahsettiğinizde buna inanmak isterim ama gerçek şu ki, Avrupa'daki meslektaşlarınız, Gazze'deki soykırımı ve Lübnan'daki katliamları hiç utanmadan destekliyorlar.”

Batılı emperyalistlerin, insan hakları ve özgürlükler konusundaki söylemleri ikiyüzlü tavırlarını yansıtmaktadır.