Siyonist İsrail’in Gazze’de devam eden soykırım saldırısına karşı net bir tutum alan başkent Sana’daki Yemen hükümeti, işgal altındaki Filistin (İsrail) limanlarına giden gemilerin Bab el Mendeb boğazından geçişine izin verilmeyeceğini açıklamış ve bu kararı hayata geçirmişti. Gazze etrafındaki kuşatma devam ettiği sürece bu karardan vaz geçmeyeceklerini ilan etmişti. ABD emperyalizmi ile suç ortakları ise, İsrail’e Gazze’de soykırımı durdur diyeceklerine, Yemen’e karşı bir savaş cephesi oluşturmayı tercih ettiler.
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin pazartesi günü Kızıldeniz ve Aden Körfezi’nde “Refah Muhafızı Operasyonu” adı altında Yemen hükümetine karşı bir askeri cephe oluşturulduğunu ilan etmişti. Bu adımı atan ABD, İsrail’e “Gazze’de soykırıma devam et” demiş oldu.
Yemen'de hükümet gibi halk da emperyalist/siyonist güçlerin Gazze’deki katliamlarına tepki gösteriyor. Nitekim cuma günü yüzbinlerce kişi ABD’nin Kızıldeniz'e savaş gemilerini yığmasını protesto etmek için sokaklara döküldü.
Başkent Sana ile Yemen'in kuzeyindeki büyük şehirlerde sokaklara çıkan yüzbinler, “İsrail gemilerini koruma koalisyonu bizi korkutmuyor!” şiarını yükselttiler. Gösterilerde yapılan konuşmalarda, “Yemen halkına ve onların Filistin yanlısı tutumuna karşı herhangi bir düşmanca eylemin cevapsız bırakılmayacağı” ifade edildi ve Yemen halkının her zaman "Amerikalılar ve İsraillilerle doğrudan savaşmaya hazır olduğu" vurgulandı.
Yemen hükümetinde belirleyici konumda olan Ansarullah hareketinin liderleri de Arapça yayın yapan birçok televizyon kanalında yayınlanan açıklamalarında ABD’nin tehditlerinden korkmadıklarını, kendilerini hedef alan saldırılar olması durumunda tereddüt etmeden karşılık vereceklerini dile getirdiler ve bölge ülkelerini Amerikan saldırganlığından uzak durmaları konusunda uyardılar.
“Refah Muhafızı Operasyonu” adıyla bir cephe oluşturulması üzerine açıklama yapan Ansarullah hareketinin lideri Abdülmelik el Husi de tehditlere boyun eğmeyeceklerini, kendilerine dönük saldırı olması durumunda ise karşılık verileceğini söylemişti. El Husi, “ABD ile İsrail’in vekilleriyle değil, doğrudan kendileriyle savaşmayı tercih edeceklerini” özellikle vurgulamıştı.