Teslim Demir (Sinan) yoldaşın dördüncü ölüm yıldönümünde Wuppertal’de kitlesel katılımlı bir anma etkinliği düzenlendi. Devrimci bir atmosferin hakim olduğu ekinlikte, 2012’de yaşamını yitiren parti taraftarlarından Zafer Aktan ile 23 yıl önce Ulucanlar katliamında yitirdiğimiz devrimciler de anıldı.
Alevi Kültür Merkezi’inde düzenlenen etkinlik, kısa bir selamla konuşmasıyla başladı. Sinan yoldaş ve Ulucanlar’da ölümsüzleşen ON’lar şahsında, devrim ve sosyalizm kavgasında yitirdiğimiz tüm devrimciler anısına yapılan saygı duruşunun ardından, önce sinevizyon gösterildi. Sinan yoldaşın hayatından karelerin ve konuşmaların yer aldığı, sonunda da Ulucanlar’da ölümsüzleşen devrimcilerin selamlandığı sinevizyon kitle tarafından ilgiyle izlendi.
Sinevizyondan sonra parti adına konuşma yapıldı. Katılımcıların selamlanmasıyla başlayan konuşmada, öncelikle Sinan, Habip ve Ümitlerin birer dava insanı oldukları vurgulandı. “Devrimci mücadelede dava insanı olmak, genel devrimcilik kimliğinin ötesine geçmek demektir. İktidar perspektifini içeren bir hedefe bağlılığı ve bunu, kendi yaşamı da dahil olmak üzere her şeyin üstünde tutmayı anlatır. Hayatı devrim ve sosyalizmin çıkarları, ihtiyaçları ve devrimin moral değerleri temelinde yaşamayı ifade eder” denilerek, onların son nefeslerine kadar gerçek birer dava insanı olarak yaşadıkları belirtildi. Onların aynı zamanda örgütlü devrimciler oldukları hatırlatılarak, örgütlü devrimci kimliğin ne denli hayati bir önem taşıdığının son yıllarda çok daha anlaşılır hale geldiği ifade edildi. Bunun yanı sıra her birinin zor dönem devrimcisi olduğu söylenerek, “zor dönem devrimciliği”nin anlamı üzerinde duruldu.
Konuşmanın devamında Teslim Demir yoldaşın yaşamı kısaca özetlendi ve oradan da Ulucanlar katliamına değinildi. Ulucanlar katliam ve direnişine dair hatırlatmalar yapılarak, devletin vahşetine rağmen tutsakların teslim olmadığı, son sözü direnenlerin söylediği dile getirildi.
Parti konuşmasının son bölümünde, dünyanın güncel kriz ve savaş tablosuna dair gerçekler dile getirildi ve devrimci hazırlığın en önemli boyutuna şöyle işaret edildi: “Hazırlığın en temel boyutu örgütlü devrimci mücadeleyi büyütmektir. Gerek kitle hareketlerinin akıbeti gerekse düzen cephesinin ezme yöntemleri ve giderek faşizmi öne çıkarması, örgütlü devrimci mücadeleyi çok daha yakıcı hale getirmektedir. Karşı devrim tarafından acımasızca ezilmenin önüne geçmenin de devrimci önderlik boşluğunu gidermenin de başka bir yolu yoktur.” Bu çerçevede, ölümsüzleşen devrimcilerin devrim bayrağını yükseklerde tutmalarının tarihsel anlam ve önemine vurgu yapılarak, anılarına bağlı kalınacağı ve yaşamlarından öğrenileceği söylendi.
Etkinlik, Wuppertal’de yerel sanatçı Kirvem Erdal’ın türkü dinletisiyle devam etti. Sanatçı dostun devrimci ağıt ve türkülerden oluşan dinletisi beğeniyle karşılandı. Sonrasında Wuppertal Partizan adına kısa bir konuşma yapıldı. Devrimci dayanışma duygularının ifade edildiği konuşmada, Ukrayna savaşında emperyalist taraflar olarak Rusya, ABD-NATO gibi güçler kınandı, devrimci mücadeleyi büyütme çağrısı yapıldı.
Programın son bölümünde Wuppertal’den iki yoldaş tarafından şiirler okundu. Nazım Hikmet’in “Veda”, “Zafere Dair” gibi şiirlerinin de yer aldığı dinletinin ardından, anma etkinliği 12 Kasım’daki merkezi gecede buluşma çağrısıyla sona erdi.
Kızıl Bayrak / Wuppertal