ON'ların çağrısı: Düzene karşı devrim!

Kızıldere şehitlerinin bizlere bırakmış olduğu devrimci mirası ve kızıl bayrağı daha da yükselteceğiz!

  • Haber
  • |
  • Gençlik
  • |
  • 29 Mart 2023
  • 20:00

30 Mart 1972 yılında Tokat’ın Niksar ilçesine bağlı Kızıldere köyünde Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi (THKPC) ve Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu'ndan (THKO) 10 yiğit devrimci; Mahir Çayan, Cihan Alptekin, Ömer Ayna, Ertan Saruhan, Sinan Kazım Özüdoğru, Hüdai Arıkan, Saffet Alp, Sabahattin Kurt, Nihat Yılmaz ve Ahmet Atasoy Denizlerin idamını durdurabilmek için direnerek, savaşarak ölümsüzleştiler. Kızıldere katliamı ve direnişi 51 yıldır bu topraklarda siper yoldaşlığının, devrime adanmışlığın, fedakarlığın ölümsüz simgesidir. Bu topraklarda ölümsüzleşen yüzlerce devrimci ile birlikte Kızıldere'de ölümsüzleşenler de devrim ve sosyalizm mücadelemizde yaşamaya devam edecekler.

1960’lı ve 70’li yıllar dünyada ve Türkiye’de çeşitli toplumsal hareketliliklerin yaşandığı yıllardı. Fiili-meşru mücadele yöntemlerinin öne çıktığı ve devletin zorbalıkta sınır tanımadığı bu sürecin önderlik ihtiyaçlarına, parlamenter çizgideki TİP (Türkiye İşçi Partisi) ile MDD (Milli Demokratik Devrim) çizgisindeki refomcu ya da düzen içi çözüm arayışında olan yapılar yanıt veremiyorlardı. Mahirler, Denizler ve İbrahimler bu hareketlerden 71 devrimci kopuşunu gerçekleştirerek bizlere büyük bir devrimci miras bıraktılar.

***

“Onlar yaratılan devrimci değerlerin, onurun, erdemin, inancın simgeleri olarak yüreklerimizi dolduruyor, bilincimizi aydınlatıyor, bizi kopmaz bağlarla bağlıyor devrime...”

Emperyalist-kapitalist sistemin yaratmış olduğu krizler her geçen gün daha da derinleşiyor. Emperyalistlerin mazlum halkları hedef alan kirli oyunları dur durak bilmeden devam ediyor. Yaşadığımız topraklarda ise milyonlarca emekçi açlık, yoksulluk koşullarında yaşam savaşı veriyor. Mazlum Kürt halkının varlığı inkar edilerek katliamlardan, kıyımlardan geçiriliyor. Gençler geleceksizliğin karanlık çukuruna itilmiş durumda. Kadınlar ise baskının, sömürünün, şiddetin, cinayetin, taciz ve cinsel saldırıların en ağır sonuçlarını yaşıyor. Öte yandan, bu topraklarda meydana gelen doğal afetler büyük insan kıyımına dönüşüyor, bir avuç asalağın çıkarları için alınmayan önlemler milyonlarca işçi ve emekçiyi yaşamdan koparıyor.

Sermaye devleti ise tüm bu sorunlara karşı mücadele eden devrimci ve ilerici güçlere dönük baskıyı, şiddeti, yasaklamaları ve zorbalığı her geçen gün arttırıyor. Fakat, faşist baskı ve zorbalıkla milyonların öfkesini dindirebileceklerini sananlar yanılıyorlar. Çünkü bu topraklarda Denizlerin, Mahirlerin, İbrahimlerin yoldaşları onlardan aldıkları devrimci mücadele ve direnme geleneğini sürdürüyor, devrim ve sosyalizm bayrağını büyük bedeller ödeyerek geleceğe taşıyor.

Bizler devrimci çizgide ısrar edenlerin yoldaşlarıyız. Tarihimizden güç alıyor, geleceğe yürüyoruz! Kızıldere şehitlerinin bizlere bırakmış olduğu devrimci mirası ve kızıl bayrağı daha da yükselteceğiz!

Kızıldere katliamı ve direnişinin 51. yılında Kızıldere şehitlerini selamlıyor, ON’ların anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.

Devrimci Gençlik Birliği