Geçtiğimiz haftalarda büyük Suudi holdinglerine bağlı inşaat şirketlerinin, işçilerini açlığa ve sefalete terk ettiği haberleri gündem olmuştu. Bin Laden Grubu ve Saudi Oger altındaki inşaat şirketlerinin, çoğunluğu göçmen olan işçilerin ücretlerini gasp ettiği, işçilerin en temel ihtiyaçlarını dahi karşılamadığı ve pasaportlarına da el koyduğu ortaya çıkmıştı. Dinci-gericilikle, mezhepçilikle zenginliklerini koruma altına almaya çalışan Suudi şeyhleri de işçilerin köleliğine uzunca süre sessiz kalmış, işçiler haklarını aramaya başlayınca, göçmen işçilerin vatandaşı olduğu Filipinler, Hindistan, Pakistan gibi ülkeler Suudi işbirlikçileriyle birlikte sınırlı “yardımlar” ile işçileri susturmak için girişimlerde bulunmuştu.
Maaşlar ödenmiyor, yiyecek verilmiyor, ayrılmak da “yasak”
Son olarak da diğer Suudi zenginlerine göre daha küçük sermayeli United Seemac adlı inşaat şirketinde de benzer kölelik uygulamalarının olduğu açığa çıktı. Şirket yetkilileri Suudi rejiminin geri ödemeleri gerçekleştirmediği bahanesine sarılarak işçilerin haklarını gasp etmelerine bahane üretirken, işçilerin aylardır maaşlarını alamadığı kaydedildi.
500’den fazla işçinin çalıştığı şirket 5 ay ile 19 ay arasında değişen sürelerde işçilerin maaşlarını gasp etmiş bulunuyor. Şirketin işçilere olan borçlarının kayıtlarını tutmakla sorumlu çalışanı ise toplamda işçilere olan borcun 2.4 milyon doları aştığını belirtti.
“Kafala” sistemiyle işçiler köleliğe zorlanıyor
İnşaatlarda hijyen ve temizlik sorununun da daha fazla öne çıktığı belirtilirken yaz sıcakları nedeniyle işçiler adeta kölelik koşullarına terk edilmiş bulunuyor. Maaşları gasp edilen işçilerin yiyecek almaları fiilen engellenirken işçiler, ülkelerindeki ailelerine de para gönderemediklerini ve sorunun 500 ailenin sorunu haline geldiğine dikkat çekti. Geçtiğimiz haftalardaki uygulamalara benzer şekilde işçilerin ülkeyi terk etmesine de engel olunduğu belirtilirken, bu uygulama Suudi yasalarının da korumasıyla hayata geçiriliyor. Öyle ki “kafala” adı verilen sistem işçilere çalışmayı bırakmadan önce rejimden izin almayı dayatıyor.
Oturma izni olmayan işçiye bir haftalık gözaltı
Öte yandan oturma izinlerinin sürelerinin de dolduğunu ve şirketin izinleri yenilemediğini belirten işçilerden biri Temmuz ayında polisin evine baskın düzenleyerek kendisini gözaltına aldığını ve bir hafta gözaltında tutulduğunu söyledi. Gözaltında da polisin baskı ve dayatmaları sürdürdüğünü söyleyen işçi, tuvaletten su içmeye zorlandığına dikkat çekti.
İşçiler, çalıştıkları şirket gibi orta büyüklükte çok sayıda şirket bulunduğunun ve buralarda da benzer sorunların yaşandığının altını çizerken, devletlerin Saudi Oger ve Bin Laden Grubu gibi büyük şirketlere yardım yaptığını ve kendilerinin görmezden gelindiğini belirtti. Kendi ülke elçiliklerinden de yardım isteyen işçiler burada da sözler verilerek geçiştirildiklerini ifade etti.
Geçtiğimiz aylarda Suudi Arabistan ve Cezayir’de benzer şekilde Türkiye’den çalışmaya giden işçiler de Türk sermayedarlarının benzer uygulamalarına maruz bırakılmıştı.
