Ekim Devrimi’nin 107., TKİP’nin kuruluşunun 26. yılı Wuppertal’da düzenlenen çoşkulu bir etkinlikle kutlandı. Baştan sona politik bir atmosferin hakim olduğu merkezi geceye, katılımı etkileyen bir dizi olumsuz etkene rağmen çok sayıda kentten yüzlerce kişi katıldı.
“Savaşa ve faşizme karşı devrim ve sosyalizm için!” şiarıyla düzenlenen gece, kısa bir açılış-selamlama konuşmasıyla başladı. Dünyadaki tablo kısaca aktarıldıktan sonra, “Elbette ‘dövüşenler de var bu havalarda!’ İşçi ve emekçi kitleler şimdilik dağınık ve parçalı da olsa döne döne mücadele yolunu tutuyorlar. Bunalımın derinleştiği, emperyalist savaş ve saldırganlığın dizginlerinden boşaldığı, faşizmin tırmanışa geçtiği bu tarihsel dönemde mücadele her kesim için bir zorunluluk haline geliyor. Devrim bu mücadeleler içinde mayalanacak, işçi sınıfının devrimci önderlikleri bu mücadeleler içinde gelişecektir” denilerek, mücadele zorunluluğuna vurgu yapıldı.
Devrim ve sosyalizm kavgasında ölümsüzleşenler anısına yapılan 1 dakikalık saygı duruşunun ardından gecenin programına geçildi. İlkin sahneye “toplumlara dayatılan riyakarlık ve vicdansızlığa karşı” en güçlü itirazı yükselten gençliği temsilen Resistance Gençlik Korosu çağrıldı. Farklı dillerden türkü ve marşları seslendiren koro, “Gençlik gelecek gelecek sosyalizm!” sloganıyla sahneden uğurlandı.
Programda ikinci sırada parti konuşması yer alıyordu. Parti adına yapılan konuşmada, dünyadaki savaş olgusuna dair gerçekler güncel somut gelişmeler ışığında özetlenerek, yeni bir emperyalist paylaşım savaşının yeniden yakın bir tehlike haline geldiği hatırlatıldı. Tarihsel bunalım içindeki kapitalizmin işleyişi üzerinden savaşın kaçınılmazlığına işaret edildikten sonra, emperyalist burjuvazinin sınıf ve emekçilere, mazlum halklara dayattığı faturalar teşhir edildi. Faşizmin yeniden yükselmesini de bu bağlam içinde değerlendiren konuşmada, savaşa ve faşizme karşı mücadelenin güncel önemi üzerinde duruldu.
Konuşmada Türkiye’deki duruma ayrı bir bölüm ayrıldı, partinin son gelişmeler üzerinden Kürt sorununa dair değerlendirmeleri ve tutumu aktarıldı. Arada salondan devrimci sloganlarla desteklenen konuşma, ülkedeki devrimci mücadelede partinin konumu ve tutumunu yansıtan şu sözlerle noktalandı:
“Mücadele cephesindeki temel sorunların başında kitlelerin düzen içi, parlamenter ya da reformist mücadele zihniyeti ve eylemin sınırlarına hapsedilmiş olması gelmektedir. Burjuvazi, solun devrimci kanadını durmadan kırarak, liberal-reformist akımların önünü açarak bu geçici sonucu elde edebilmiştir. Geçicidir, zira Türkiye sosyal patlamaları tetikleyecek gerilimlerin alabildiğine biriktiği bir ülkedir. Geçicidir, çünkü ağır bedellerle göğüslenen saldırılara rağmen bu topraklardaki devrimci birikim korunmuş, devrimci damar yok edilememiştir. Bu birikime yaslanan partimiz, devrimci teori ve siyasal çizginin, devrimci örgütlenme ve mücadelenin en kararlı temsilcisidir. Buna uygun devrimci yol, yöntem ve araçlarla sınıfı devrime kazanma, devrimci bir sınıf hareketi geliştirme çabasını tereddütsüz bir şekilde sürdürecektir.”
Konuşmanın ardından, sanatsal ve edebi uğraşlarını mücadelenin hizmetine sunmuş ozanlarımızdan şiirlerle gösterilerini sunmaları için genç komünistler sahneye çıktı. Sık sık alkışlarla karşılanan şiir dinletisi salondaki coşkuyu artırdı ve büyük beğeni topladı. Gösteriden sonra etkinliğe yarım saat ara verildi.
Gecenin ikinci bölümü sinevizyon gösterimiyle başladı. Zengin bir içreğin kullanıldığı ve gecenin temasında yer alan konuları son yıllardaki yakıcı olaylar üzerinden işleyen sinevizyon katılımcılar tarafından büyük bir dikkatle izlendi.
Program Türkiye’den gelen müzik grubunun dinleyenlerin beğenisiyle karşılanan müzik dinletisiyle devam etti. Grubun seslendirdiği son parçalara salondan halaylarla eşlik edildi. Son olarak Almanya’da politik RAP’teki duruşlarıyla bilinen S.Castro ve Tenor sahneye çıktı. Özellikle geceye katılan gençlere hitap eden RAP dinletisi gençliğin gecedeki dinamizmini yansıtıyordu.
Etkinlik, geceye katılanlara, emeği geçen herkese teşekkür edilerek, “Devrim ve sosyalizm davasını omuz omuza büyütmek ve yeni etkinliklerde, mücadele ve eylem alanlarında buluşmak dileğiyle” sona erdi.
Katılanların özellikle politik atmosferine işaret ettikleri bu yılki etkinliğe çok sayıda örgüt ve kurum da stantlarıyla katılarak dayanışmada bulundular. Program akışı içinde ülkeden TKİP İstanbul İl Örgütü, Genç Komünistler ve Komünist Yayın Kolektifi’nin mesajlarının yanı sıra MLPD, Bolşevik İnisiyatif/NRW Taraftarları, TKP-ML Avrupa Komitesi, MLKP Almanya, TKP/ML Almanya Örgütü, MKP Avrupa Komitesi’nin mesajları okundu. PiA, Kommunistischer Aufbau, Avrupa Halk Cephesi ise mesajlarını kürsüden kendileri sundular.
Kızıl Bayrak / Almanya