1957 yılından beri Almanya'da yapılan Paskalya yürüyüşleri bu yıl yaklaşık 80 yerde gerçekleştirilecek.15 Nisan Cuma günü “barış ve silahsızlanma” çağrılarıyla başlayan Paskalya yürüyüşlerinin çoğunluğu cumartesi ve pazar günleri gerçekleştiriliyor. Pazartesi günü ise belli merkezlerde yapılacak büyük buluşmalarla bu yılın paskalya (Ostermarsch) eylemleri tamamlanmış olacak.

16 Nisan cumartesi günü Baden-Württemberg eyaletinin birçok kentinde de Paskalya yürüyüşleri yapıldı. En büyük Paskalya yürüyüşünün gerçekleştirildiği Stuttgart'taki eylemin bir kolu sabah Stuttgart-Vaihingen'deki ABD emperyalizminin Avrupa Komutanlığı (EUCOM) önünde başlatıldı. Bir-Kar'ın da çağrıcısı olduğu ikinci kol ise önce kent merkezinde miting gerçekleştirdi. Ardından Obereschlossgarten'de buluşuldu ve burada da miting gerçekleştirildi. Mitingde yapılan konuşmaların yanı sıra alanda kültürel etkinlikler de gerçekleştirildi.

İlk mitingin tamamlanmasından sonra kent merkezinde kavis çizerek gerçekleştirilen yürüyüşten sonrada kısa bir miting daha yapıldı. 

Bu yılki Paskalya yürüyüşlerinin odak noktası Ukrayna'daki savaştı. Konuşmalarda Ukrayna işgali kınanarak, iki trilyona dayanan dünyadaki silah harcamaları ve ayrıca Alman emperyalizminin silahlanma harcamalarında yapılan devasa artış şiddetle protesto edildi. Katılımcılar toplumsal zenginliklerin savaşa değil doğanın korunması ve insanların ihtiyaçları için harcanmasını talep ettiler. Yürüyüş güzegargahı boyunca yapılan konuşmalar ve  dağıtılan bildirilerle silahlanma ve emperyalist savaşlara karşı mücadele çağrıları yapıldı.

Ukrayna savaşının başlamasından sonra Stuttgart’ta gerçekleştirilen ikinci büyük eylemde, sendika bürokrasisinin ağırlıkta olduğu birinci (13 Mart) eylemin aksine NATO ve batı emperyalist bloku da şiddetle suçlanarak emperyalist savaşlara karşı mücadele çağrıları yapıldı.

Stuttgart'ta son yılların en büyük  paskalya yürüyüşüne 3000 civarında kişi katıldı.

Rezil bir savaş çığırtkanlığı yapan Alman burjuva medyası Paskalya yürüyüşleri öncesinde kitleleri ‘uyardı.’ İnsanlara “sokağa kiminle çıktıklarını, eylemleri kimin organize ettiğini ve protestonun nedenlerinin neler olduğunu dikkatlice düşünmelerini tavsiye eden” savaş çığırtkanı medya katılımı olumsuz yönde etkiledi. Öte yandan SSCB bayrağının taşınmasını yasaklayan kararnameler çıkaran eyalet hükümetleri de ortamı provoke ettiler. Medya/yerel hükümetler ortaklığı ile provokatif bir ortam yaratılmasına rağmen Almanya çapında on binlerce (belki de yüzbinlerce) insanın sokaklara çıkarak emperyalist savaşları lanetlemesinin anlam ve önemi çok büyüktür.

Kızıl Bayrak / Stuttgart