Toplumsal yaşamı derinden etkileyen koronavirüs pandemisi birinci yılını geride bıraktı.
Pandemi, kapitalist sistemin insanlığı ne denli büyük bir felaketin eşiğine getirdiğini gözler önüne serdi. En gelişmiş kapitalist ülkelerde dahi sağlık sistemleri çöktü. Sermayedarlara büyük krediler ve teşvikler verilirken işçi ve emekçilerin büyük bir kısmı sağlık hakkına dahi erişemedi. Salgına karşı önlem olarak evde kalma çağrıları yapılırken, dünyanın birçok yerinde işçi sınıfı pandemi koşullarında zorla çalıştırıldı.
Covid19, kısa bir süre sonra işçi ve emekçilerin yakalandığı bir hastalık haline geldi. Resmi verilere göre dünya çapında üç milyona yakın kişi salgın nedeniyle yaşamını yitirdi. Yüz milyonlarca insan ise enfekte oldu. Salgın öncesi dünya çapında etkileri hisseden ekonomik kriz daha da derinleşti. Milyonlarca işçi ve emekçi işsiz kaldı.
Salgının etkileri konusunda araştırma yapan Londra merkezli uluslararası insani yardım örgütü Oxfam'ın hazırladığı “Eşitsizlik virüsü” raporu, koronavirüs pandemisinin dünya çapındaki ekonomik eşitsizliği büyüttüğünü gözler önüne serdi. Raporda “Gezegen üzerindeki en zengin 1000 kişi Covid-19 nedeniyle yaşadıkları kayıpları sadece 9 ay içerisinde telafi edebilirken, dünyanın en yoksullarının ekonomik olarak toparlanması on yıldan fazla sürebilir" denildi. Ekonomik eşitsizliğin tüm ülkelerde eş zamanlı olarak şiddetlendiği belirtilen raporda, bunun yüz yıl sonra ilk kez gerçekleştiğine dikkat çekildi.
Oxfam raporuna göre dünyadaki milyarderlerin toplam serveti Mart 2020 ile Aralık 2020 arasında 3 trilyon 900 milyar dolarlık artışla 11 trilyon 950 milyar dolara yükseldi. Jeff Bezos, Bernard Arnault, Bill Gates, Mark Zuckerberg gibi isimlerin bulunduğu dünyanın en zengin 10 kişisinin serveti aynı dönemde net olarak 540 milyar dolar arttı. Raporda bu toplamın tüm dünya nüfusunun aşılanması ve hiç kimsenin pandemi nedeniyle yoksulluğa düşmemesi için yeterli olduğu belirtildi.
Rapora göre dünya 90 yıldır gördüğü en büyük istihdam krizini yaşıyor. 100 milyonlarca insanın gelirini ya da işini kaybettiği belirtiliyor. Bu durumdan etkilenen kesimlerin başında da kadınlar geliyor. Pandeminin olumsuz etkilediği önde gelen ekonomik branşlar arasında otelcilik ve lokantacılık ile büro yönetimi var. Kadınların yüzde 49'u ve erkeklerin yüzde 40'ı bu branşlarda istihdam ediliyor. Öte yandan, sağlık ve sosyal hizmet alanlarında istihdamın yüzde 70'ini oluşturan kadınlar Covid-19 hastalığına yakalanma riskiyle daha fazla karşı karşıya.
İngiltere'de yapılan araştırmalara göre Covid-19 hastalığından ölüm oranlarının düşük gelirli bölgelerde varlıklı kesimlerin yaşadığı bölgelerin iki katı olduğu belirtiliyor. Fransa, İspanya ve Hindistan'da yapılan çalışmalardan da benzer sonuçlar elde edildi. Oxfam raporunda ayrıca bazı ülkelerde etnik azınlıklar arasında da ölüm oranlarının belirgin bir biçimde daha yüksek olduğu ifade edildi.