Türkiye ve Rusya arasında yaşanan İdlib gerilimi ile Libya’daki gelişmelere ilişkin Araştırmacı-Yazar Anis Naccach ve Mısır Sosyalist Halk İttifakı Partisi Dış İlişkiler Sorumlusu Mamdouh Habeshi, Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirmede bulundu.
Naccach, “Amerika, Ortadoğu’da uzun zamandır İslami örgütlenmeler aracılığıyla bir yapı oluşturmak istiyorlardı. Türkiye’de bunun bir parçası olarak hareket etti” dedi.
Türkiye’nin bölgede neo-Osmanlıcılık fikriyle hareket ettiğini belirten Naccach, “Türkiye, Ortadoğu’da rejimi değiştirmek ve İslami bir rejime evriltmek istiyor. Bunun örneği de İdlib, Tunus ve Mısır da olduğu gibi bir nevi İslami devrim modelini hayat geçirmek” dedi.
Naccach, “Neo-Osmanlıcılık öyle bir rüya ki, Türkiye dışında hiç kimse bu rüyanın gerçekleşmesini istemiyor. Türkiye’nin Libya’ya girmesinde de bu rüya var. Orada Kürtler yok. Türkiye’nin Osmanlı rüyası mümkün değil. Bu çok eski bir rüya. İmparatorluk dediğimiz şey bir ulusun diğer başka uluslara tahakküm ve himayesiydi. Ama artık dünyada böyle bir şey söz konusu olamaz” diye belirtti.
‘Türkiye uluslararası terör unsurlarını destekliyor’
“Türkiye, Ortadoğu’da terör unsurlarını destekliyor” diyen Naccach, şöyle devam etti: “Sadece Özgür Suriye Ordusu ile kalmıyor bu ilişki. Türkiye, uluslararası terör olarak kabul edilebilen ve bu anlamda sadece Suriyeliler olarak değerlendirilemeyecek terör guruplarına da hem para desteği sağladı hem de bu terörist unsurlara silahların sınırdan geçirilmesi için kolaylık tanıdı. İdlib’de de şuan açıkça TSK, bahsettiğimiz pek çok uluslararası terör örgütle birlikte hareket ediyor. Orada beraber yeni bir yaşam kuruyorlar ve bunu görüyoruz.”
‘Erdoğan eninde sonunda çıkacak’
Naccach, İdlib’deki gelişmelere ilişkin şunları belirtti: “Türkiye ile Rusya’nın çatışmaya girmesi çok küçük bir tehlike. Bundan daha olası şey ise, Ruslar kararlı bir şekilde rejimi destekleyecekler, eninde sonunda Erdoğan da geri adım atıp, Suriye’yi terk etmek zorunda kalacak. Bu Erdoğan için çok büyük bir kayıp olacak. Erdoğan için üçüncü bir yolda daha var. O da Erdoğan’ın akıllıca hareket ederek Rusya ile antlaşma yoluna gitmesi. Bu antlaşmada eğer Türkiye çekilirse, direk olarak bölgesel çıkarlarını koruma garantisi Rusya’dan alabilir. Bu bölgesel çıkarlardan kasıt bir hegemonya değil. Askerlerini çekmeyi kabul etmediği durumda bu anlaşma imkansızdır. Erdoğan eninde sonunda Suriye’den çıkacak. Ya antlaşma ya da zor yoluyla...”
‘Müzakere ile çözülmeli’
Bölgede var olan sorunların işbirliği ve müzakereyle çözülmesi gerektiğini vurgulayan Naccach, “Bu durum sadece Suriye için değil, hem Irak hem de Türkiye’de devam eden Kürt sorunu için de geçerli. Çünkü Kürtler, hegemonya altında ve bu sorun müzakere ile çözülmeli” dedi.
‘Kuzey Suriye modeli dünyaya örnek'
Naccach, bugün yeniden şekillenen dünyada Kuzey Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin bir model olacağını da ifade etti. Naccach, “Bugün oranın bir Kürt modeli olarak anlatılıyor. Rojava’daki yapılanma bir Suriye modeli olarak anlatılmalıdır. Burada şöyle bir durum var; biri Öcalan’ın felsefesi, biri de Kürtlerin uyguladığı pratik. Ama bu ikisi birbiriyle aynı değil. Öcalan’ın felsefesi var, teorisi var. Bir teori her yere uygulanabilirdir. Sadece Türkiye’ye değil, sadece bir ülkeye değil. Bu teoriyi her halk uygulayabilir. Bunu sadece bir Kürt partisinin kendi talebi olan bir federasyon olarak ortaya koyarsak, o zaman bu teori tam doğru olmamış oluyor” ifadelerini kullandı.
‘Akp, DAİŞ’ten kalanları savunuyor’
Mısır Sosyalist Halk İttifakı Partisi Dış İlişkiler Sorumlusu Mamdouh Habeshi ise, DAİŞ karşıtı koalisyonda yer alan Türkiye’nin İdlib’de DAİŞ’ten arta kalanları savunmak için savaştığını dile getirdi.
Habeshi, “Erdoğan hükümeti, Libya’da da benzer politikaları devam ettiriyor” dedi.
AKP hükümetinin Suriye’den çıkmaktan başka şansı olmadığını vurgulayan Habeshi, “Çünkü Suriyeliler kendi toprakları için savaşıyor. Eğer siz kendi topraklarınız da kendi özgürlüğünüz için savaşırsanız, başka bir yolunuz yoktur. Son askerinize kadar savaşırsınız. Ruslar da bunu anladı, anladıkları için Erdoğan’ı destekleme gibi bir durumları yok. Erdoğan ısrarla Suriye’de kalmak istiyor, Ruslar bunu desteklemiyor” diye belirtti.
‘Erdoğan sınırlarını biliyor’
Habeshi, İdlib’deki gelişmelere ilişkin ise “Tansiyon savaş boyuta gelmeyecek çünkü Erdoğan kendi sınırlarını biliyor. Erdoğan aptal değil. Durumun tırmanması durumunda neler olacağının farkında ve tansiyonun tırmanmasına izin vermeyecek. Savaş meselesi her zaman bir retorik meselesidir. Böyle bakmak gerekiyor. Bu bir söylem meselesi, gerçek savaştan ziyade sözle savaş” yorumunda bulundu.
Berivan Altan - Mezopotamya Ajansı / 27.02.20