Pandeminin yıkıcı sonuçlarını gösterdiği yerlerden biri olan İspanya'da “aynı gemideyiz” yalanları gün yüzüne çıktı.
Madrid bölgesel yönetimin aldığı kısmi karantina kararı göçmenlerin ve emekçilerin yaşadığı şehrin en fakir kesimini kapsıyor. Madrid Bölgesi Başkanı Isabel Diaz Ayuso'nun bu kararı dün kitleler tarafından protesto edildi. İspanya'da yalnızca son iki hafta içinde 125.944'ü olmak üzere toplam 640.000'den fazla Covid-19 vakası kaydedildi. Ülkede vefat sayısı toplam 30.495.
Madrid bölgesindeki vaka ve vefat sayıları ise tüm vakaların yaklaşık üçte birini oluşturuyor. Yerel basında Madrid'in vaka tablosu merkezi yönetim ile yerel yönetim arasında suçlama yarışına konu olurken, yerel yönetimin aldığı kısmi karantina kararı tartışma yarattı.
Dezavantajlı gruplar dışlanıyor, ayrımcılık yayılıyor
Ayuso'nun salgının yayılışından “Madrid'deki göçmenlerin yaşam tarzını” sorumlu tutması ve aldığı karar Madrid’de hoş karşılanmadı. 850 bin kişiyi kapsayan ve bölgede göçmenler ile emekçilerin barındığı alanı içine alan karar bugün uygulamaya giriyor.
Ancak dün mahalle grupları tarafından Madrid çevresinde protesto gösterileri düzenlendi. “Birlik”, “Sağlık” ve “Ayuso istifa” yazan dövizler taşıyan kitle Ayuso'nun kararının, salgın karşısında dezavantajlı olan grupları dışladığını, “korku ve nefret” yaydığını ifade etti.
Eylemi örgütleyen grupların ortak bildirisinde yerel yönetimin şehirdeki en savunmasız insanları korumak ve onlara bakmak ve en yüksek enfeksiyon oranlarına maruz kalmadıklarını görmek yerine, onları damgalamayı, dışlamayı ve bölgesel ayrımcılığı seçtiği belirtildi. Aşırı derecede yıpranmış sağlık merkezlerinin talebe yanıt vermesi için çalışma yapılması ve uzun vadeli yatırımlar yapılması için acil eylem çağrısında bulunuldu.
BBC News'e konuşan ve “Irkçı!”, “Sınıf Sahibi!” dövizlerini taşıyan eylemcilerden biri, yerel yönetimin "İspanya'da doğmuş insanlar ile göçmenler” olarak insanları ayırdığını ve bunun bir suç olduğunu söyledi.
Madrid Bölgesi Sağlık Bakanı Ruiz Escudero ise kısmi karantinanın fakirleri cezalandırdığı ve zenginleri kayırdığı yönündeki suçlamaları reddetti. "Kriterler kesinlikle epidemiyolojiktir" iddiasında bulundu.