Sömürücü kapitalist düzen sebep olduğu krizlerin ağır faturasını da işçi sınıfına çıkarıyor. Kapitalistler, pandeminin derinleştirdiği ekonomik krizin yükünü, düşük ücretler, uzun iş saatleri, esnek çalışma, kısa çalışma sistemi ve nihayet ücretsiz izin gibi saldırılarla işçi sınıfına yüklüyorlar.
İşçi sınıfına yönelik sömürü ve baskıyı arttırmak için pandemiyi fırsat olarak gören kapitalistler, buna karşı çıkan işçileri ise ücretsiz izin veya “Kod-29” gibi, “yasal silahlarla” tehdit ediyorlar veya bunu doğrudan uygulamaya koyuyorlar. Bunun en somut ve son örnekleri Sinbo ve SML Etiket’te yaşanan işçi kıyımlarıdır. Söz konusu işletmelerde kölece uygulamalara ve yoğun sömürüye karşı çıkan öncü işçiler sorgusuz sualsiz kapı önüne konulmuşlardır.
Sınıfın saflarında gittikçe biriken öfkenin örgütlü bir tepkiye dönüşmesinden öcü gibi korkan patronlar, bu türden işçi kıyımlarıyla işçi sınıfına gözdağı vermeye ve yılgınlık yaratmaya çalışmaktadırlar. Patronların, Sinbo işçilerinin kazanımını içine sindiremeyen veya SML’de sınıf sendikacılığı çizgisindeki örgütlenmeye yönelik intikamcı ve düşmanca saldırılarının gerisinde yatan asıl şey, örgütlü ve bilinçli işçilerden duyulan korkudur. Fakat ne iyi ki, kapı önüne konulduğu halde, kapının önünden ayrılmayıp direniş bayrağını onurla yükselten işçiler de var sınıfın saflarında. Sinbo’nun ve SML’in yürekli işçileri yaktıkları direniş ateşiyle sermayedarların korkularını büyütmeye devam ediyorlar.
Bugün kapitalist haramiler ile onların dinci-faşist siyasal iktidarının işçi sınıfı ve emekçilere yönelik son derece pervasız saldırılarını asıl kolaylaştıran şey, işçi sınıfının bu saldırılara topyekûn karşı koyacak bir örgütlülükten yoksun olması gerçeğidir. Bu koşullar altında Sinbo ve SML işçilerinin ortaya koydukları cesur direnişler son derece önemli bir işlev görmektedirler. Bu direnişler, işçi sınıfının sermayenin saldırılarına dur diyecek örgütlü, bilinçli ve devrimci geleceğinin örülmesine yarayan yapı taşlarıdır. Onlar sadece kendileri için değil, tüm işçi sınıfı ve emekçiler adına direniyorlar. Bu anlamda, gittikçe birleşme ve çoğalma eğilimi taşıyan bu direnişlere sahip çıkmak, kendi haklarımıza, onurumuza ve geleceğimize sahip çıkmakla eş anlamlıdır.
Bir-Kar olarak, sömürüye, baskıya ve her türden burjuva gericiliğe karşı başta kadın işçiler olmak üzere Sinbo’da ve SML’de ortaya konulan haklı ve onurlu işçi direnişlerini yürekten selamlıyoruz. İkinci haftasını geride bırakan ve tüm emekçilere umut aşılayan direnişlerinizi büyük bir ilgi ve heyecanla izlemeye devam ediyoruz. Şimdiye kadar olduğu gibi bundan böyle de direnişlerinizle her türlü dayanışmaya devam edeceğimizi belirtmek istiyoruz.
İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!
Sınıfa karşı sınıf, düzene karşı devrim, kapitalizme karşı sosyalizm!
BİR-KAR İşçi Komisyonu