Direnişlerle dayanışmayı yükseltelim!

İşçi sınıfının kazanılmış haklarına göz dikerek pandemiyi fırsata çeviren sermayedarlara karşı, kadın ve erkek işçiler olarak ortak taleplerle mücadelenin yükseltilmesi ihtiyacı ortadadır.

  • Kızıl Bayrak yazıları
  • |
  • Kadın
  • |
  • 08 Şubat 2021
  • 23:15

AKP iktidarı pandemiyle birlikte çıkardığı yasalar ve sağladığı teşviklerle sermaye sınıfını adeta ihya etti. Kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin uygulamasının pandemi sürecinde işçi ve emekçilerin çıkarları için hayata geçirildiği iddia edilse de, işçilerin ödeneklerinin yağmalanmasıyla beraber patronların karlarına kar kattıkları açık bir şekilde görüldü. Bu süre zarfında sözde işçi ve emekçileri korumak adına “işten atmalar” yasaklanırken, iş yasasının 25-2 maddesi (Kod 29) dışında tutuldu. Böylece Kod 29 kapitalistler için işçileri istedikleri şekilde işten çıkarmanın temel bir dayanağı haline geldi.

Kod 29, iş yasasında “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri” olarak tanımlanıyor. Bu maddeye göre, işçi çıkaran kapitalist patronların ispat yükümlülüğü bulunmuyor. Bu yükümlülük iş mahkemelerine havale ediliyor. Bu maddeden işten çıkartılan işçilere tazminatları ödenmiyor, işsizlik ödeneğinden faydalanılamıyor. İşçinin kayıtlarına bu kodun işlenmesi yeni bir iş bulmayı da zorlaştırıyor. Bu kodla işten çıkartılan işçi, daha düşük ücretlerle hatta sigortasız çalışmaya mahkum ediliyor. Özetle işçi fişlenmiş sayılıyor.

Kod 29, ciddi anlamda hak kaybına yolaçtığı gibi, asıl olarak işçi sınıfı üzerinde korku yaratan bir sopa işlevi görüyor. Pandemi sürecinin yarattığı belirsiz atmosferde işten atılma korkusu yaşayan işçi ve emekçiler üzerinde baskı kurmanın, koşullara boyun eğdirmenin bir aracı olarak kullanılıyor.

Tüm bunlarla birlikte, sermaye sınıfının pervasız saldırılarına karşı örgütlenme ve hak alma mücadelesine giren, sendikalaşma çalışması yürüten işçiler üzerinde baskı kurmak ve sendikalaşmayı engellemek olarak karşımıza çıkıyor. İstanbul’da Sinbo ve SLM Etiket’te, Kocaeli’de Baldur ve Migros’ta, Çorum’da Ekmekçioğlu’nda, Uşak’ta Kaynak İplik’te işçiler, sendikalaşma çalışması yürüttükleri için Kod 29’dan işten atıldılar.

Kod 29 kadın işçiler için ne anlama geliyor?

“İyiniyet ve ahlak kurallarına uymamak” gibi bir iddia, kuşkusuz kadın ve erkek tüm işçiler için onur kırıcı bir nitelik taşıyor. Ancak kadın işçiler için toplumsal yaşamda daha ağır sonuçlar yaratıyor. Erkek egemen düzende kadınlara cinsiyetçi yaklaşımla birlikte düşünüldüğünde, kadın işçiler için “ahlak kurallarına uymamak” gibi bir madde ile işten atılmak, kadın işçinin doğrudan  “ahlaksızlıkla” suçlanarak “damgalanması” anlamına geliyor. Bu şekilde işten atılmak, kadın işçilerin kimliklerinin ve yaşamlarının sorgulanmasını doğuruyor. İş yaşamında ve özellikle aile yaşamında baskı, şiddet ve mobinge davetiye çıkartıyor.

Kod 29, sadece bu madde ile işten atılan kadın işçi üzerinde değil, aynı işyerinde çalışan kadın işçiler üzerinde baskı ve tehdit unsuru olarak kullanılıyor. Kadın işçinin itiraz etmesini, hakkını aramasını, sendikalaşmasını engellemek ve boyun eğdirmek için değerlendiriliyor. Sinbo’da işten atılan Dilbent Türker’in ve Migros depo işçilerinin de anlattığı gibi, Kod 29 ile özellikle kadın işçiler üzerinde korku yaratılmaya çalışılıyor. Tazminatsız olarak işten atılmak ciddi anlamda maddi kayıp yaratacağı gibi, bir de ahlaksızlıkla “damgalanmak” kadın işçiler için büyük bir tehdit anlamına geliyor.

Direnişlerle dayanışmayı yükseltelim!

İşçi sınıfının kazanılmış haklarına göz dikerek pandemiyi fırsata çeviren sermayedarlara karşı, kadın ve erkek işçiler olarak ortak taleplerle mücadelenin yükseltilmesi ihtiyacı ortadadır. “25-2 Maddesi (Kod 29) kaldırılsın! İşten atmalar son bulsun!” talebi güncel olarak öne çıkmaktadır. Türkiye’nin farklı bölgelerinde Kod 29’a karşı direnen işçilerin yanısıra, Sinbo’da, SML Etiket’te, Migros’ta kadın işçiler, aynı zamanda cinsiyetçi baskı ve şiddete kaynaklık eden Kod 29’a karşı da direnişleri yükseltiyorlar. Sinbo direnişçisi Dilbent Türker’in “Benim mücadelem, örgütlendikleri için Kod 29 ile tehdit edilen tüm Sinbo işçisi kadınlar için” sözleri de bu tabloyu özetliyor.

Bu kapsamlı saldırıları püskürtebilmek, birleşik bir mücadelenin örülmesinin yanı sıra bu direnişlerle dayanışmayı yükseltmekten geçiyor.