İran’da işçilerin eylemleri sürüyor
İran’da işçilerin ücret gasplarına, kötü çalışma koşullarına, Covid-19’un etkisine karşı protestoları sürüyor. Güneybatı Yasuj kentindeki belediye çalışanları, 27 Temmuz’da eylem yaparak ödenmeyen 9 aylık ücretlerini talep etti. İşçiler düşük ücret ve istihdam güvensizliğine karşı 26 Temmuz günü de İran parlamentosu önünde gösteri düzenledi ve Sağlık Bakanlığı ile sözleşme yaptı.
Hafta sonunda ise Şiraz'daki Beheshti hastanesinde çalışan sözleşmeli işçiler, yüzde 50 ücret artışı taleplerini yükselterek eylem düzenlediler.
Petrol endüstrisinde grevler
Ülke çapındaki çeşitli petrol rafinerilerinde ve petrokimya fabrikalarında işçiler greve gitti. İşçilerin grevi yayılarak bugün de devam ediyor. Ödenmeyen ücretlerinin ödenmesini ve çalışma koşullarının iyileştirilmesini talep eden işçiler 50 derece sıcaklık göz önüne alındığında, günlük çalışma saatlerinin düşürülmesini istiyorlar.
Haft-Tappeh şeker fabrikası işçilerinin kararlı grevleri
Ülkenin güneybatısındaki Tappeh Şeker Kamışı Şirketi’nde işçiler tutuklanırken, buna rağmen işçiler 41 gündür grevde. İşçiler çok çeşitli talepler için savaşıyor ve ülkedeki siyasi baskıya karşı çıkıyorlar. İşçilerin mücadele kararlılığı ve birliği sahip oldukları en önemli silahları.
Tutuklanan işçi arkadaşlarının derhal serbest bırakılmasını isteyen işçiler, ödenmemiş ücretlerinin ödenmesini ve sigortalarının yenilenmesini talep ediyor. Bunlara ek olarak, görevden alınan meslektaşlarının derhal işe geri alınması, fabrikanın özelleştirilmesinin kaldırılması, yolsuzluk yapan yöneticilerin işten çıkarılması ve cezalandırılması talepleri için de mücadele sürüyor.
İsrail’de işçi ve emekçiler sokaklarda
İsrail'de Başbakan Benjamin Netanyahu aleyhinde gösteriler sürerken eylemlere katılanların sayısı bu hafta sonu daha da arttı. Protestoların merkezi bir süredir Tel Aviv'den Kudüs'e kayıyor. 2 Ağustos Pazar gecesi, başbakanlık konutu ve bitişik sokaklarda düzenlenen protestolara 10 binin üzerinde katılım oldu. Polis ilk kez şehir merkezinde bir yürüyüşe izin verdi.
Başbakanlık ofisi etrafındaki gösterilerde son iki hafta polisin vahşice saldırılarının büyük ölçüde eleştirilmesi üzerine polis yüksek basınçlı TOMA’ları kullanmamaya karar verdi ve protestoların sabaha kadar tolere edileceğini duyurdu. Ancak bundan sonra kalan yüzlerce kişi polisin saldırısına uğradı. Son zamanlardakinin aksine Cumartesi günü mitinge katılanlar sağcı haydutların ciddi saldırılarına maruz kalmadı.
Eylemlerde, Netanyahu yönetiminin yolsuzluk ve sahtekarlıklarının yanı sıra, pandemi ile mücadele adı altında öne sürülen kısıtlamaların ve yasakların işçi sınıfı ve emekçi kitleleri karşı karşıya bıraktığı işsizlik, yoksulluk gibi ekonomik sonuçlar da protesto edildi. Nisan ayının ikinci yarısındaki kapanma ile kayıtlı işsizlik oranı yüzde 25'ti. Mayıs ayı başlarında kısıtlamaların kaldırılmasından sonra bile, işsizlik oranları yüzde 20 ila 21 olarak açıklanıyor.
Bununla birlikte ülkede, Covid 19 salgınında durum daha da kötüye gidiyor. Temmuz ayında İsrail'de her gün 2.000’den fazla yeni vaka tespit edildi.
Bu süreçte, krizden ciddi şekilde etkilenenlere yapılacak yardımlar vaatlerin çok altında kaldı. Buna ek olarak, zorlaştırılan yardım ödemeleri bürokratik engellerle geciktiriliyor.
Bolivya’da genel grev
Bolivya işçiler sendikası (Central Obrera Boliviana, COB) ve Cochabamba kentindeki geleneksel koka yetiştiren çiftçiler, birçok sosyal örgüt süresiz ülkede genel grev ilan etti. Bolivya'da eski Devlet Başkanı Evo Morales'in partisi Sosyalizme Doğru Hareket (MAS) karşısında oy kaybeden ABD destekli darbeci hükümetin, pandemi koşullarını gerekçe göstererek seçimleri dördüncü kez ertelediğini açıklaması üzerine genel grev kararı alındı. İşçiler, Eylül'de yapılacak seçimleri 18 Ekim'e erteleyen geçici hükümetin, bu kararından geri adım atana dek greve devam edeceklerini duyurdu.
28 Temmuz’da La Paz ve El Alto'da binlerce kişi gösteri düzenlemişti. İşçiler Jeanine Áñez yönetimindeki geçici hükümeti, salgını daha uzun süre iktidarda kalmak için kullanmakla suçluyorlar.
Yerel basında çıkan haberlere göre, La Paz ve El Alto'da darbeden bu yana yaşanan en büyük kitlesel yürüyüşler gerçekleşti. Öfkeli işçiler, çiftçiler ve öğrenciler iki şehir arasındaki yolları işgal etti ve önemli bir ulaşım bağlantısı olan Cochabamba Departmanındaki Parotani Köprüsü'nde ulaşımı engelledi. Savunma Bakanı Fernando López küstahça, “Koka çiftçilerinin Cochabamba'dan koronavirüs bulaştırmak için geldikleri” iddiasında bulunsa da halk buna aldırış etmedi. Protestolar halkın büyük çoğunluğu tarafından desteklendi.
Güney Afrika’da işçilerden grevler
Güney Afrika Scaw Metals Group bünyesindeki fabrikalarda Güney Afrika Ulusal Metal İşçileri (NUMSA) Sendikası’na üye çelik işçileri, 27 Temmuz Pazartesi günü ülkenin dört bir yanındaki grup tesislerinde süresiz greve çıktı. Çelik işçileri şirketin tek taraflı olarak işçi ödenekleriyle diğer haklarına el koyması üzerine greve gitti. 2 gün sonra şirketle anlaşma sağlandığını duyuran sendika işçilerin 30 Temmuz’da iş başı yapacağını açıkladı.
Thaba Nchu’da kurulu Sky Country kesimhanesinde çalışan işçiler ülkedeki karantina sırasında satışları ve dolayısıyla kârları artan et işleme şirketinden tehlike ödeneği talep ederek greve gitti. Güney Afrika Ticari, İkram ve İttifak İşçileri Sendikası üyesi işçilerin 22 Temmuz’da işyerlerinin önünde salgına karşı güvenlik önlemlerinin alınması için yaptıkları eyleme polis saldırdı.
Ürdün’de öğretmenlerden miting
Ürdün Öğretmenler Sendikası’nı hedef alan saldırıya karşı öğretmenlerin eylemleri sürüyor. Sendika, hükümetin saldırısını protesto etmek için 29 Temmuz Çarşamba günü bir miting düzenledi. Öğretmenlerin geçtiğimiz yıl Ekim ayında düzenledikleri eylemlerin ardından varılan anlaşmanın Covid-19 bahanesiyle askıya alınması öğretmenleri yeniden harekete geçirmişti. 25 Temmuz’da mahkeme, 100 bin öğretmeni temsil eden Ürdün Öğretmen Sendikası’nın kapatılması kararı aldıktan sonra sendika merkezine baskın düzenlenmiş, sendika yöneticileri gözaltına alınmıştı.
Avustralya’da Woolworths’te grev
Avustralya’da Wyong’daki Woolworths süpermarket zincirinde çalışan 500’den fazla depo işçisi 24 saat grev yaptı. İşçiler, % 16’lık bir ücret artışı ve taşeron işçi sayısının % 20’yle sınırlandırılmasını talep ediyorlar.
Woolworths tekeli işçilere sadece yüzde 0,6 lık bir ücret artışı sundu ve müzakere heyetinden derhal imza istedi. Müzakere heyeti kapitalistlerin bu provokasyonunu reddetti, bunun üzerine Woolworths kapitalistleri lokavt ilan etti.
Tayland’da tekstil işçileri iş için yürüdü
Nakhon Sawan’da Body Fashion’da çalışan 800 işçi, üç ay süreliğine kapanan fabrikalarında, bu sürenin dolmasıyla birlikte kararlaştırıldığı gibi çalışmak üzere işyerlerine gitti. Alman Triumph International için mayo üreten fabrika kapalıydı ve asılan listede işten atılan 800 işçinin ismi yer alıyordu. Üç ay önce fabrikada 2 bin işçi istihdam ediliyordu. İşçiler iş ve refah bürosuna yürüyüş düzenleyerek işten çıkarmayı protesto etti. Triumph, fabrikayı 2016'da Malezya'daki bir şirkete sattığını açıklamıştı.
Bangladeş’te işten çıkarılan işçileri ücretleri için mücadele ediyor. Ashulia’da korona salgını nedeniyle işten çıkarılan Talisman Limited’de çalışan 130 tekstil işçisi son haftalarda Dhaka ihracat bölgesinde yıllık ikramiye için gösteri yaptı. Kapitalistler, bir yıldan kısa süre çalışan işçilere bu ikramiyeyi ödemek istemiyor. Kampanya diğer fabrikalarda çalışan işçiler tarafından geniş çapta desteklendi.
Myanmar’da askeri şiddete ve keyfiliğe karşı protestolar devam ediyor. Ülkenin güneydoğusundaki Kayin eyaletinde, 17 Temmuz’da iki askerin bir kadını öldürmesine 28 Temmuz günü 4.500 kişi gösteri yaptı. Altın takılarını da çalan failler askeri birlikler tarafından tutuklandı. Ancak protestocular katiller hakkında hiçbir bilgi verilmemesini protesto ediyor. Bu cinayet ülkede tek dava değil. Bu yıl beş sivilin, askerler tarafından öldürüldüğü belirtiliyor.
Nijerya’nın Imo kentinde emekli kamu çalışanları, emekli maaşlarının ödenmesini talep ederek gösteri düzenledi. Protestocular “Biz hayalet emekliler değiliz” yazılı pankartlar taşıdılar, eyalet başkenti Owerri yakınlarındaki bir kavşağı kapatıp trafiği engellediler.
Kenya’da doktorlar promosyon ve donanım eksikliğini protesto etti. Siaya County’deki doktorlar, promosyonlar ve kişisel koruyucu donanım eksikliğinin giderilmesini talep ederek protesto gösterisi yaptı. Kenya’da 19 binden fazla Covid-19 vakası ve 300’den fazla ölüm var.
Liberya’da ambulans sürücüleri Nisan ayından bu yana ödenmeyen ücretleri için eylem yaptı. Emekçiler koronavirüs (Covid-19) riskinin arttığı bir dönemde çalışmak için ücretlerini talep ediyor. Liberya’da bin 100’den fazla Covid-19 vakası ve 70’ten fazla ölüm var.
Kanada’da 2 Temmuz'da başlayan 40 saatlik grevden sonra, Montreal'deki liman işçileri 27 Temmuz Pazartesi günü 4 gün süren greve gitti. 1125 üyeyi temsil eden CUPE Sendikası daha iyi çalışma süresi için mücadele ediyorlar. İşçiler şimdiye kadar, yıl boyunca ard arda 21 gün ile 19 gün arasında çalışmak zorunda kaldılar. Tek istisna limanın kapalı olduğu tatiller ve günlerdi. Rıhtım işçileri buna karşı çıkıyor.
Şili’de Mapuche topluluğundan tutuklular Mayıs ayının başından bu yana açlık grevinde. Halen Araucanía ve Bío Bío bölgelerindeki Temuco, Ángol ve Lebu cezaevlerinde 27 kişi bulunmaktadır. Açlık grevini desteklemek için ülke genelinde dayanışma ve protestolar gerçekleşti.
