25 Kasım’da Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde kadınlar yine dünyanın her yerinde sokağa çıktı, eylemler ve yürüyüşler düzenledi.
Almanya’nın onlarca kentinde binlerce kişi 25 Kasımda sokaklara çıkarak, etkinlikler düzenledi, kadına karşı şiddeti protesto etti.
"Kadın, yaşam, özgürlük", "Erkekler öldürüyor, devlet koruyor", "Kadın ve Çocuklara karşı şiddete hayır!”, “Emperyalist savaşa hayır!", "Çevre katliamına hayır!" sloganları atılan eylemlerde Filistin halkına karşı İsrail Siyonizmi’nin soykırımcı saldırıları da protesto edildi. Eylemlerde aynı şiarlı dövizlerin yanı sıra Filistin bayrakları taşındı.
25 Kasım Cumartesi günü Köln'deki “Turuncu Günler” kapsamında 25 Kasım-10 Aralık tarihleriarasında sürecek eylemlerde kadına şiddet ve kadın cinayetlerine dikkat çekiliyor. 25 Kasım’da bazı binalar turuncu renkte aydınlatıldı. Bir sokak her biri geçen yıl Almanya'da aile içi şiddet sonucu ölen bir kadını simgeleyen 133 çift turuncu ayakkabı yerleştirildi. Banklar turuncu renge boyanarak üzerine “Kadına şiddete yer yok” yazıldı ve kadına şiddete dikkat çekildi. Cumartesi akşamı yürüyüş düzenlendi. Şiddetsiz, eşit, özgür ve kendi kaderini tayin edecek bir yaşam hakkı isteyen kadınlar taleplerini şöyle sıraladılar:
“İstanbul Sözleşmesi uygulansın ve uyulsun!
Kadın sığınma evleri, şiddetten etkilenen kadın ve kızlara yönelik danışmanlık ve destek hizmetleri için fon sağlansın!
Uygun fiyatlı konutlara eşit erişim!
Savaş ve kriz bölgelerinden kadınlara özgü kaçış nedenlerinin tanınması, kalma hakkı, korumalı konaklama ve kadın ticaretinden etkilenenlerin korunması,
Yaş, yoksulluk, ikamet durumu, engellilik, işsizlik, ten rengi, köken, cinsiyet, sınıf, din ve cinsel yönelime dayalı ayrımcılığa son verilmesi!”
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nü sendikalar da190 Sayılı Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) Sözleşmesi’nin her düzeyde hızlı bir şekilde uygulanması için baskı yapmak amacıyla kullanıyor.
Hamburg'da 25 Kasım’da sendika salonlarının önüne bayraklar çekildi. ver.di sendikası kadınları da 8 Mart ittifakı ile birlikte eylem yaptı.
İspanya’da da 25 Kasım’da kadın örgütlerinin çağrısı ile binlerce kadın sokaklara çıktı. En kitlesel gösterilerden biri Madrid’de gerçekleşti.
İngiltere’de 25 Kasım’da kadınlar aşağılanmaya ve şiddete karşı etkinlikler yaptı. Etkinliklerde cinsiyet eşitsizliği, aile içi şiddet, devlet şiddeti, savaş, ırkçılık, faşizm ve dayanışma üzerine konuşmalar yapıldı, dövizler taşındı.
İtalya’da 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde Başkent Roma başta olmak üzere Milano, Torino, Perugia ve Napoli gibi diğer kentlerde onbinlerce kişinin katıldığı kitlesel yürüyüşler yapıldı.
Roma’da kitlesel bir eylem gerçekleşti. “Non Una di Meno"nun (Bir Kadın Daha Eksilmesin!) çağrısı üzerine düzenlenen yürüyüşe 50 bin kişi katıldı. Yürüyüş, Circo Massimo alanında Giulia Cecchettin ve öldürülen tüm kadınlar anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başladı. Yürüyüşte, çok sayıda Filistin bayrağı da taşındı. Bir grup kadın, Kolezyum'un duvarlarının dibine kadar giderek burada meşaleler yakıp, dövizler açtı ve kadınlara yönelik şiddeti protesto etti.
Güney Amerika'da 25 Kasım’da eylem ve yürüyüşler gerçekleştirildi.
Guatemala'da 25 Kasım eylemlerinde bu yıl şu ana kadar öldürülen 438 kadın için 438 mum yakıldı.
Şili'nin başkenti Santiago de Chile'de göstericiler öldürülenlerin posterlerini taşıdı.
Kadına yönelik şiddetin yaygın olduğu diğer Latin Amerika ülkelerinde (Peru, Meksika, Ekvador) da büyük kitlesel gösteriler düzenlendi.
Peru'da kadınlar yürüyüş sırasında cinsiyete dayalı şiddet mağdurlarının isimlerinin yazılı olduğu sahte bir tabut taşıdı.
Meksika’da kadın örgütlerinin yanı sıra kaybedilen çocuklarını arayan aileler de 25 Kasım’da gösterilere katıldı.
Arjantin'in başkentinde binlerce kadın mücadelelerle kazandıkları haklarını savunmak amacıyla, 25 Kasım’da ülke çapında sokaklarda ve meydanlarda toplandı, gösteriler düzenledi. “Ni un paso atrás” (Bir adım geri değil) ve “Ni un derecho menos” (Bir doğru eksik değil) şiarları altında gerçekleşen protestolar özellikle yeni seçilen Javier Milei'ye yönelikti. Faşist Milei, cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimlerini şaşırtıcı bir şekilde kazandı. Sert kemer sıkma politikalarına ek olarak bakanlık sayısında da azaltmaya gideceğini duyuran Milei Kadın, Cinsiyet ve Çeşitlilik Bakanlığı da kaldırılacak. Milei ayrıca kürtaj haklarına karşı çıkıyor ve mevcut kürtaj yasasıyla ilgili referandum yapılacağını duyurdu.
Bu, 10 Aralık'ta göreve başlayacak olan cumhurbaşkanına karşı ülke çapındaki ilk gösterilerdi.
Nikaragua Hükümeti, başta İsrail kuşatması altındaki Filistinli kadınlar olmak üzere tüm cesur, dik ve militan kadınlara bir mesaj gönderdi. Nikaragua başkan yardımcısı Rosario Murillo, yaptığı açıklamada, Birleşmiş Milletler'in Gazze'de her saat başı iki annenin öldürüldüğünü bildirmesinin ardından "yeni bir tarih yazılması" çağrısında bulunarak Filistin halkının kadınlarına destek gönderdi: "En derin kardeşlik ve dayanışma duygularımız, her şeyden önce, emperyal, sömürgeci, yeni-sömürgeci ve faşist güçler tarafından dayatılan acımasız saldırganlığa ve anlatılamaz soykırıma maruz kalmaya devam eden bu kahraman ve büyük Filistin ülkesinin kadınlarına yöneliktir." dedi.
