Başbakan Merkel ve eyalet başkanlarının bir araya geldiği görüşmede, Almanya’da yeni korona önlemleri alındı. Artan korona vakalarından dolayı, önlemlerin daha da sertleştirilmiş olduğunu belirten hükümet temsilcileri, önlemlerin 14 Şubat’a kadar uzatılmasına karar verdi.

Yeni önlemler ve toplantıdaki tartışma başlıklarından bazıları şöyle:

-Restoran, kafeler, barlar, mağazalar ve dinlenme tesisleri kapalı kalmaya devam edecek.

-Toplu taşıma araçları, marketler vb. kamuya açık kapalı alanlarda FFP2 olmasa da tıbbi maske takılması zorunlu kılınacak. FFP2 maske kullanımı zorunluluğu Bavyera eyaletinde uygulanıyor.

-Okul ve anaokullarının kapalı tutulmaya devam edilmesine karar verilirken, bu kararın ne kadar daha geçerli olacağı konusunda tartışmalar sürüyor. SPD’nin (Almanya Sosyal-demokrat Partisi) yönetiminde olan bazı eyalet başkanlarından bu konuda itiraz oldu ve bu kararın eyaletlerde farklı şekilde uygulanabileceği belirtiliyor.

-Evden çalışma zorunluluğu tartışılan önlemler arasında yer alırken, bunun toplu taşıma araçlarındaki yolcu sayısının düşürülmesinde payı olacağı savunuldu, fakat bir karara bağlanmadı. Evden çalışma, sadece bunun mümkün olduğu işyerleri için geçerli olacak.

Bu uygulama fabrikalar, havaalanları, hastaneler gibi işyerlerinde çalışan işçiler için hiçbir anlam ifade etmiyor. Koronavirüsün büyük oranda yayıldığı bu işyerlerine ilişkin “sert” hiçbir önlem alınmamaya devam ediliyor. Zira bu işçilerin ve toplumun sağlığını koruyacak, üretimde kesinti gibi sert önlemler, sermayenin çıkarlarına ters düşüyor. Ayrıca evden çalışma ile, daha uzun süreli ve esnek çalışma koşullarının önü açılıyor. Dolayısıyla bu “önlem” kapitalistlerin işine yarıyor.

Mağazalar kapatılırken, internet üzerinden alışverişlerin üç kat fazla artması, kapitalistlerin kâr etmeye devam ettiğine işaret ediyor. Online alışverişlerdeki bu artış, taşımacılık alanında çalışan işçilerin daha yoğun sömürüye maruz kalmasına yol açıyor.

Diğer kapitalist devletler gibi Alman devleti de sermayenin çıkarlarını ipek eldivenlerle sözde “önlemler” eşliğinde korumaya devam ederken, işçi ve emekçilere daha ağır sömürü, virüs tehdidi ve yoksulluk reva görüyor.

Kızıl Bayrak / Almanya