Avrupa Birliği (AB) Liderler Zirvesi 16 Aralık Perşembe günü Brüksel’de toplandı. Zirvede öncelikle ele alınan temel konu, Rusya-Ukrayna krizi oldu. Enerji fiyatları, Covid-19, göç ve mültecilik vb. sorununlar da zirvenin gündemleri arasındaydı. Zirveden önceki akşam Avrupalı “patronlar”, Rusya’nın Ukrayna’ya olası askeri müdahalesinin tehlikesini görüşmek üzere Karadeniz bölgesindeki beş devletle özel bir “Doğu Ortaklığı” zirvesi düzenlemişti. Doğulu ortaklara her türlü yardım sözü verildi.
Ukrayna sınırındaki son Rus askeri hareketliliğini temel gündem olarak ele alan Avrupa Birliği zirvesi, “Sınırların dokunulmazlığı, Avrupa’da barışın en önemli temellerinden biridir.” fikrinde ortaklaştılar. Almanya’nın yeni başbakanı Scholz, çarşamba günü Almanya Federal Meclisi önünde yaptığı hükümet açıklamasında, “Toprak bütünlüğünün herhangi bir ihlalinin yüksek bir bedeli olacak ve burada Avrupalı ortaklarımız ve transatlantik müttefiklerimizle tek ses olarak konuşacağız.” dedi. Yayınlanan bildirgede ise, Rusya’nın Ukrayna sınırına asker konuşlandırmasının ve saldırgan söylemlerin neden olduğu gerilimleri acilen yatıştırması gerektiği belirtiliyor. Ukrayna’ya yönelik herhangi bir askeri saldırının “büyük sonuçları ve yüksek maliyetleri” olacağı yeniden vurgulandı. Zirve bildirisinin taslağı aynı zamanda AB’nin “kendi güvenliği ve savunması için daha fazla sorumluluk üstleneceğini” söylüyor.
Avrupalıdevlet ve hükümet başkanları, Ukrayna için her şeyi yapacaklarını ifade ederlerken, AB dış politika sorumlusu Borrell, Rusya’yı agresif hareketinden dolayı 2014’te uygulanan yaptırımlardan daha ağır siyasi ve ekonomik maliyetlerle cezalandıracakları konusunda uyardı. Litvanya Devlet Başkanı Nauseda, Rusya sınırındaki durumu Sovyetler Birliği’nin çöküşünden bu yana “son 30 yılın en tehlikeli durumu” olarak görüyor. AB, ABD ve diğer NATO ülkelerinin yanı sıra G-7 dışişleri bakanları, daha önce üzerinde anlaşmaya varılan tutumu yeniden teyit ettiler. Bazı üye ülkeler, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’ya olası bir askeri müdahalesine yanıt vermek yerine, Rusya’ya derhal cezai yaptırımlar uygulanması çağrısında bulundular.
Rusya ile yaşanan büyük gerilimler karşısında, anlaştıkları noktalar olmakla ve Rusya ortak şekilde tehdit edilmekle birlikte Brüksel’deki AB devlet ve hükümet başkanları ortak bir çizgi bulmakta zorlandılar. Kuzey Akım 2 de anlaşamadıkları konular arasında oldu.
Brüksel’de bulunan Scholz, tartışmalı Rus Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattını durdurma talepleriyle bir kez daha karşı karşıya kaldı. Ukrayna’nın yanı sıra Polonya, Litvanya ve Letonya gibi AB ülkeleri Alman-Rus boru hattı projesi Kuzey Akım 2’yi eleştirip yaptırımlarda ısrar ederlerken, örneğin Lüksemburg ve Avusturya Moskova ile daha fazla diyalogdan yana tutum belirlediler. Almanya’ya ek olarak Rus doğalgazına bağımlı olan Avusturya “şiddet yoluyla siyaset yapmanın anlamsız olduğunu göstermek” için Rusya ile “diyalog” lehinde konuştu. Finlandiya Başbakanı Sanna Marin de “Enerji politikasını çatışmanın dışında tutmak” gerektiğini dile getirerek, Kuzey Akım 2’yi Ukrayna meselesiyle ilişkilendirmeyi reddetti. Doğu Avrupalılar ise, Kuzey Akımı 2’nin sona ermesi çağrısında bulunuyorlar.
AB’li Politikacıların yüksek enerji fiyatları konusunda ne yapmaları gerektiği sorusuna gelince, görüşler çok farklı, çünkü her devlet kendi vatandaşlarını ve şirketlerini nasıl rahatlatmak istediğine kendisi karar veriyor. Her halükarda, piyasaya müdahaleler veya emisyon ticaretinde değişiklikler için görünürde bir çoğunluk bulunmuyor.
Brüksel’deki zirve tartışmaları korona pandemisine ve son derece bulaşıcı omicron varyantı ile nasıl başa çıkılacağına da odaklandı. “Herkese aşı sunmak ve takviye dozları sağlamak kritik ve acildir.” denildi. Korona pandemisi ile mücadelede Avrupa birliği bir kez daha zorluklarla karşı karşıya. Aşı oranlarında çok büyük farklar var. Zorunlu aşı konusu tartışmalı. İtalya, Portekiz ve Yunanistan gibi ülkeler topraklarına girişte dijital aşı sertifikasına ek olarak PCR testinin de negatif olmasını şart koşuyor. Lüksemburg Başbakanı Xavier Bettel, yeni seyahat kısıtlamalarının doğru çözüm olduğunu söyledi. “İnsanların ruh sağlığına da dikkat etmeliyiz” diyen Bettel, “İnsanlara evde kalmalarını söyleyemezsiniz” çıkışı yaptı. Zirvede korona konusunda görüş ayrılığı yaşandı.