Rusya, NATO, ABD ve AB arasında Ukrayna üzerinde süren ve restleşmelerle giderek tırmanan krizi çözmek adına yeni yıl başında planlanan diplomasi trafiği, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) toplantısıyla devam etti.
Her bir emperyalist gücün çıkar ve önceliklerinin yön verdiği diplomasi görüşmelerinde sonuç almak bir yana, karşılıklı olarak “ölçülü” tehditler uçuştu. Taraflar çıkarlarını birbirine dayatma konusunda ısrarını sürdürürken, AGİT toplantısı da buna sahne oldu.
Pazartesi günkü ABD-Rusya görüşmesi ve Çarşamba günkü Rusya ile 30 NATO ülkesinin toplantısının ardından dün (13 Ocak) AGİT toplantısı gerçekleşti. Ukrayna, Rusya, ABD ve tüm AB ve NATO ülkeleri dahil 57 üye ülkesi bulunan AGİT toplantısında Rusya ile Batılı emperyalistler arasındaki gerilimi azaltma konusunda bir ilerleme sağlanamadı.
Rusya derhal “güvenlik garantisi” talep ediyor
Rusya, talep ettiği güvenlik garantileri konusunda erken karar verilmesi ısrarını dünkü toplantıda da sürdürdü. Rusya’nın AGİT Daimi Temsilcisi Alexander Lukaşeviç, Rusya’nın taleplerinin karşılanması çağrısını yineledi ve makul bir süre içinde tekliflerine yapıcı bir yanıt beklediklerini belirtti. Lukaşeviç Twitter’da, “ulusal güvenliğe yönelik kabul edilemez tehditleri ortadan kaldırmak için gerekli önlemleri alacağını” söyleyerek batılı emperyalistlerin tehditlerine “meydan okudu.”
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise, bu haftaki üst düzey toplantıların “başarısız” olduğunu ve temel konularda anlaşmazlık olduğunu söyledi. NATO’nun, Rusya’ya askerlerinin ülke sınırları içinde nerede konuşlandırılması gerektiğini dikte edemeyeceğini vurguladı. ABD’yi Putin’e yaptırım uygulamaması konusunda da uyaran Peskov, “Bir devlet başkanına yaptırım uygulamak bir sınırı aşar ve bu da ilişkilerin kesilmesi anlamına gelir” dedi.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, Rusya’nın güvenlik garantisi taleplerinde ABD ve diğer ülkelerin uzlaşmazlığını eleştirdi. Bu nedenle, daha fazla görüşme için bir neden görmediğini belirtti. Ukrayna’daki durumun kötüleşmesi durumunda askeri uzmanların Putin’e seçenekler sunacağını söyleyen Ryabkov, diplomasiye de şans tanıyacağını vurguladı.
“Doğu Avrupa’da artan savaş tehlikesi”
AGİT başkanlığını yürüten Polonya Dışişleri Bakanı Zbigniew Rau, “Doğu Avrupa’da büyük bir askeri gerilimin yaşandığını” ve mevcut krizin “tüm Avrupa sisteminin istikrarını ve güvenliğini tehdit ettiğini” ve dolayısıyla da “savaş tehlikesinin arttığını” söyledi. Bir yandan her türlü askeri/saldırgan adımları atarak savaş tehdidini büyüten batılı emperyalistlerin sözcülüğünü üstlenen Rau, riyakarca “diyalog” vurguları yaptı ve AGİT platformunu bu açıdan kullanmak gerektiğini savundu. Çözümlerin Minsk anlaşmalarına uygun olması ve uluslararası kabul görmüş sınırlar içinde “Ukrayna’nın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne tam saygı gösterilmesi” gerektiğini söyledi.
Rusya’ya saldırganlıkta başrolde ABD var
Rusya karşıtı ekseni güçlendirmek ve AB emperyalistlerini yanına almak isteyen ABD, bu doğrultuda saldırganlığı tırmandırmaktan geri durmayacağının sinyalini AGİT toplantısında da verdi. Rau’nun sunumundan sonra yaptığı konuşmada Carpenter, kendi provokasyonlarını bir kenara bırakarak Rusya’yı hedef gösterdi. “Rusya’nın temelsiz eylemleri” için “AGİT bölgesinde barış ve güvenliğe bir meydan okuma” değerlendirmesi yapan ABD emperyalizminin temsilcisi “Herkesin yararına güvenliği nasıl güçlendireceğimiz konusunda açık bir diyaloga hazırlanırken, şantajı kesin olarak reddetmeli, saldırganlık ve tehditlere asla izin vermemeliyiz” iddiasında bulundu.