Johannesburg’un en yoksul ve sefalet içserisinde yaşayan insanların oturduğu yeri ziyaret ettik. Township/Sabuken olarak bilinen bu bölgeye yaklaşırken ilk gözümüze çarpan, 10 metrekareyi geçmeyen tenekelerden yapılmış barakalarda yaşayanların evlerini gördük.
Neredeyse her köşede çöp yığınlarının olduğu ve çöplerde birşeyler arayan insanların olduğunu gördük.
Bu tür bölgeler Güney Afrika’da Apartheid’dan beri olan bölgeler. Nelson Mandela’nın her Güney Afrikalıya bir ev sözünü verdiği biliniyor. Ama bu, sefalet ve yoksulluk gerçeğini değiştirmediği gibi işsizlik de cabası olmuş durumda. Bu bölgede yaşayanların ezici bir çoğunluğu işsiz. Genç nüfusun sayısı fazla ve çoğu da işsiz.
Bu yoksul mahalleleri 30 kişilik enternasyonal bir grupla gezerek konferansa katılmaları doğrultusunda çağrı bildirileri dağıttık. Büyük bir ilgi ile karşılaştık. Yaşadıkları yoksulluk ve sefaleti yakından gördük.
İçerinde bulundukları yoksulluk, sefalet ve işsizliğin kaynağının bu kapitalist sistem olduğunu dile getirdik.
Bu gezide biz çok etkilendiğimizi belirtelim. İnsanlığın ulaştığı bugünkü aşamada bu insanların bu koşullarda yaşamaya mahkum edilmesi bu sisteme karşı mücadele etmemiz gerektiğini bir defa daha bize gösterdi. Sosyalizmin bu gezegen için ne kadarda gerekli olduğunu iliklerimize kadar hissettik.
Johannesburg’dan MİB’li işçiler