(04.02.13) - İzmir’de 180 PTT emekçisi 31 Ocak günü işten çıkarıldı. İş sözleşmeleri fesh edilen işçiler hiçbir hakkı ödenmeden işten atıldılar. İşten atılan işçilerin uzun çalışma koşuları, doğum ve yıllık izin uygulamalarının kaldırılması ve düşük ücretle çalışma dayatmaları yapan PTT yetkililerine yanıt olarak eyleme geçen işçiler bugün de Bayraklı PTT önünde bekleyişlerini sürdürdüler.
Bugün baklayişi sürdüren işçilere KESK İzmir Şubeler Platformu tarafından dayanışma ziyareti gerçekleştirildi. Saat 12:30'da başlayan eylemde “KESK İzmir Şubeler Platformu” pankartı açılıp KESK flamaları taşındı. Basın metnini KESK İzmir Şubeler Platformu adına İsmail Akyol okudu. Akyol açıklamaya, “PTT’de çalışan 180 işçinin işine son verilmesi kabul edilemez” sözleriyle başladı. Ardından AKP iktidarının özelleştirme ve taşeronlaştırma çalışmaları hızlandırdığını söyleyen Akyol, taşeronda çalışan işçi sayısının son 10 yılda katlanarak 1,5 milyonu geçtiğini vurguladı. Taşeron sisteminin kölelik olduğunu belirten Akyol, taşeron sisteminin kaldırılması için mücadelelerinin süreceğini belirtti. Akyol, İzmir PTT’de çalışan 180 dağıtım ve kargo işçisinin, işten çıkarılmasında sorumlunun asıl işveren konumunda bulunan İzmir PTT Başmüdürlüğü olduğunu söyledi.
Yargı kararlarına rağmen işten atmalarla işçileri ve ailelerini yoksulluğa mahkûm edilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade eden Akyol açıklamanın devamında, yeni yılın emekçiler için yeni umutlarla başlamadığını ifade etti Akyol, açıklamayı şu sözlerle bitirdi: “Birileri sırça köşklerinde ,’yeni yılda işsizlik azaltacağız’vaazları verirken, taşeron işçiler ya iş cinayetlerinde can veriyor, ya da işten atılarak açlığa ve yoksulluğa mahkûm ediliyor. Buradan işsizliği azaltacağız diyen Başbakan ve onun bakanı Ali Babacan’a soruyoruz: İşten atarak mı işsizliği azaltacaksınız, yoksa iş cinayetleriyle mi ya da istatistik oyunlarıyla mı? PTT dağıtım ve kargo işçileri de yeni yıla sözleşmem yenilecek mi, yenilenmeyecek mi korkusuyla girdiler. Böyle bir çalışma düzeni olabilir mi, işçileri kışın ortasında, tazminatsız bir şekilde mali hakları da gasp edilerek işten atmak hangi vicdana sığar!”
Eylem boyunca “Atılan işçiler geri alınsın!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz!”, “Taşeron sistemi kaldırılsın!”, “Direne direne kazanacağız!” ,”PTT işçisi yalnız değildir!” sloganları atıldı.
Eyleme TÜMTİS, Belediye-İş 6 No'luŞube, Tek Gıda-İş, Deri-İş, Kültür-Sen, BES, Eğitim Sen 4 ve 6 No'lu şubeler, Genel-İş üyeleri ile SDP ve BDSP'li sınıf devrimcileri destek verdi. Basın açıklamasının ardında Haber-Sen Şube Başkanı Hasan Özdem konuşma yaptı. Konuşmasında PTT yetkilileriyle yapılan görüşmeyi anlattı. Özdem konuşmasında şunları ifade etti: “31 Ocak günü itibarıyla PTT yönetimi atılan işçilerin Haber-Sen’in üyesi değil, siz bunların haklarını koruyamazsınız dedi. PTT yetkilileri bizleri sözlü olarak tehdit ettiler. Haber Sen olarak biz hep işçilerin yanındayız, Bugün PTT yetkilileriyle bir görüşme yaptık. Yapılan görüşme sonucu işten çıkarılan işçilerin işe geri alınmasını sağladık. Sözleşmede dayatılan uzun ve ağır çalışma koşulları, doğum ve yıllık izinlerin kaldırılması gibi dayatmaları olan sözleşmeyi imzalamayacağımızı söyledi ve sözleşmeyi yırttık attık. İzmir dışında da işten çıkarılmalar olmuştu. Manisa’da 10 işçi işten atılmıştı, onların işe geri dönmelerini sağladık. Bu bizim için önemli kazanımdır. İşe iade kararı tüm işçileri kapsıyor.”
Özdem, basın açıklamasının ardından işbaşı yapılacağı, sigorta ve maaşların 1 Şubat tarihinden itibaren ödeneceğini söyledi.
“Sorun çözülmez ise eylemlerimiz devam edecek”
İşyeri temsilcisi Hasan Nalbant’la işten çıkarılma sürecini konuştuk. Nalbant işten atma süreciyle ilgili şunları ifade etti:“Ben dört yıldır taşeron olan Tempo Lojistik şirketinde çalışıyorum, normalde 400 civarında çalışanız işten atılan arkadaşlarımız kargo ve yayan dağıtım bölümünden çıkarıldı ve bize işten çıkarılma sebebi söylemediler. Sözlü bir şekilde 31 Ocak günü işten çıkarıldığımızı söylediler, biz herhangi bir şeye imza atmadık. Biz bu arada işyerlerimize giderek tutanak tutturduk. Kurumumuz bize yazılı bir kâğıt vermedi ve bu kâğıt verilmediği için biz de iş kanununda göre her gün işimize geldik ve bize iş verilmedi biz de tutanaklarımızı tuttuk. 31 Ocaktan itibaren her gün eylem ve basın açıklaması yaptık, sorun çözülmez ise eylemlerimiz devam edecek.”
Kızıl Bayrak / İzmir