(30.07.12) – Suriye'ye yönelik emperyalist savaş ve saldırganlıkta aktif taşeronluk/vurucu güç rolünü üstlenen gerici-faşist rejim, içeride ise ırkçı-şoven kudurganlığı körüklüyor. Dinci-gerici AKP eliyle devreye sokulan toplumsal-siyasal yaşamı gericileştirme hamlelerini ırkçı-faşist saldırılar ve provokasyonlar izliyor.
Bu saldırılardan nasibini ise başta Kürt halkı olmak üzere Alevi emekçiler de alıyor.
Geçtiğimiz aylarda Adıyaman, İzmir, Antep ve Erzincan'da Alevi emekçilerinin oturduğu evlerin işaretlenmesi ve Alevi emekçilerinin ölümle tehdit edilmesinin ardından yeni bir ırkçı-faşist saldırı da Malatya'da yaşandı.
Sürgü'de ırkçı-faşist saldırılar
Malatya'da Alevilerin oturduğu ailelere yönelik 28 ve 29 Temmuz gecesi ırkçı-faşist saldırılar düzenlendi. Devlet ise, ırkçı-faşist saldırıya seyirci kalmakla yetindi.
Doğanşehir İlçesi'ne bağlı Sürgü Beldesi'nde, sahurda evinin önünde davul çalınmasına karşı çıkan ve oruç tutmayan Alevi bir ailenin evinin taşlanıp camlarının kırılmasıyla başlayan ırkıç-faşist saldırı 29 Temmuz gecesi de sürdü.
Yine saldırı...
İlk saldırıda evi taşlanan ve ahırı yakılan Evli Ailesi bir kez daha saldırının hedefindeydi. Ailenin evine doğru bir faşist grup yürüyüşe geçti. Evi taş yağmuruna tutan faşist grup Alevi aileye gözü dönmüş bir biçimde saldırdı.
Fidan Evli yaptığı açıklamada "saldırsalar da öldürseler de sürgünü kabul etmeyeceğiz daha kaç kişiyi sürecekler, direneceğiz. İnsanların burada bu kadar toplanmasına hala izin veriliyor. Kimse müdahale etmiyor." dedi.
Validen inkar ve sahiplenme
Malatya Valisi Ulvi Saran ise ırkçı-faşist saldırıyı inkar etmeye kalktı. "Sadece (önceki günden) kalan ufak çaplı bir gerginlik var. Sürgü'deki durum genel olarak sakin ve kontrol altında." diyen Saran, “Sürgü'de 500 kişinin toplandığı ve evi kuşattığına dair yer alan haberlerin de gerçekleri yansıtmadığını” iddia etti.
AKP'li Sürgü Belediye Başkanı Faruk Taşdemir ise, güvenlik önlemi alınmasını isteyen aileye "beldeyi terk edin, sizin güvenliğinizi alamayız" diyerek Evli ailesini, "olay çıkarmakla" suçladı.
Belediyenin yazılı açıklamasında ırkçı-faşist saldırıya değinilmezken saldırılar “provokatörler Alevi-Sünni Çatışması çıkarmaya çalıştı.” denilerek anlatıldı. Sürgü Belediye Başkanı Faruk Taşdemir, 'dışarıdan müdahale istemediğini' ve 'iki tarafla' görüşeceğini belirterek, 'davulcuya saldıran' ailenin bölgeden gönderilmesi gerektiğini savundu.
Düzen partileri AKP ve CHP'nin milletvekillerinin yanısıra BDP'li milletvekilleri de Malatya'ya geldi.
Günlerdir beldede Alevi emekçilere "oruç tutmamaları" üzerinden sözlü sataşmalarla süren baskılar iki gün önce linç saldırılarına dönüştü. Sürgü Beldesi'ndeki gerici-faşist kudurganlık iki gün önce Alevi Evli Ailesi fertlerinin, sahurda kapılarının önünden geçen davulcuya "Burada davul çalmayın" demesi gerekçe gösterilerek başladı. Tekbir getirip sloganlar atan 50-60 kişilik faşist grup Evli ailesinin evinin önünde toplandı, evi taşlayıp camlarını kırdı. Evin yanındaki ahır da yakıldı.
İnkar ve asimilasyon
Alevi emekçilerine yönelik saldırıların, Yargıtay'ın cemevlerinin ibadethane olmadığı yönündeki kararının ardından gelmesi de dikkat çekiyor. Bu karar, Alevilere yönelik inkar ve asimilasyon politikalarının yeni bir ispatı oldu.
