(29.01.13) - Irkçılık tartışması üzerine konuşan Kılıçdaroğlu, basını suçlama konusunda Erdoğan’ı aratmadı.

Irkçı açıklamalar gündemden düşmüyor

Geçtiğimiz hafta anadilde savunma yasasının görüşmeleri sırasında CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler “Türk ulusuyla Kürt milliyeti eşit olamaz” demiş, ırkçı sözler tepki ile karşılaşmıştı. Özellikle CHP’nin Kürt vekil ve üyelerinin istifa etmesi gündem olmuştu.

AKP cephesinden ise sözler fırsat olarak kullanıldı ve “ırkçılık”, “faşizm” gibi bir dizi itham ortaya atıldı. AKP şefinin daha bir kaç yıl önce Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kürt ve Alevi olmasını istismar etmek için “Önemli olan boy değil soy” sözlerini unutan dinci parti, ırkçılık üzerinden pirim yapma heyecanına kapıldı.

Bir çok kesimin hedefindeki Birgül Ayman Güler ise tutumundan geri adım atmak şöyle dursun, Nazi Almanyası’nı aratmayacak biçimde açıklamalarına bilimsel dayanaklar bulmaya çabaladı. Ulus ve Millet kavramlarına açıklamalar getiren, bu şekilde Türkler’in üstünlüğünü kanıtlamaya çalışan vekil, bir de kendisinden özür dilenmesini istedi.

Kılıçdaroğlu Güler’i değil medyayı suçladı

Süreci politik bir hamleye çeviren AKP, CHP’nin geçmişten beri ırkçı olduğunu kanıtlama çabası içerisindeyken gözler de CHP’nin alacağı tutuma çevrildi. Ancak Gürsel Tekin’in Güler’i eleştiren açıklaması ve kimi istifalar dışında CHP’den bir tepki gelmedi.

Bugün ise Kemal Kılıçdaroğlu tarafından yapılan açıklama, adeta akıllara AKP şefi Erdoğan’ın kendisine yöneltilen eleştirilere karşı  aldığı tanıdık tutumu getirdi. Kılıçdaroğlu tıpkı Erdoğan gibi konunun özüne değinmek yerine açıklamaları sayfalarına taşıyan medyayı suçladı.

Tartışmanın gündeme gelmesinin sebebinin “Yalaka medya” olduğunu söyleyen ve “CHP’nin içini karıştırın” talimatı verildiğini iddia eden Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Her arkadaşım konuşurken laflarının nereye çekileceğini iyi bilsin. Konuşmalarımıza dikkat edeceğiz. Önümüzde sağlıklı çalışan bir medya yok. Acaba CHP’de karışıklığı nasıl çıkarırım, böyle bir medya var. Boynunuzda tasma var dendiğinde sessiz kalan, yalaka medya dendiğinde ayağa kalkan medya var.

Parlamentoda konuşurken, ders vermiyoruz biz. Kullandığımız sözlerin nerelere çekiştirileceğine dikkat etmemiz gerekiyor. A dersiniz B yazarlar. O her şeyi söyleme özgürlüğüne sahip çünkü onun medyası var. Kapıkule’den kar yağışı diye haber olsa, emin olun söz dönüp dolaşıp CHP’ye gelecektir. Her CHP’linin son derece dikkatli olması lazım”

Kılıçdaroğlu’nun bu açıklaması düzen partilerinin işlerine geldiğinde medyanın yanında olurken işine geldiğinde nasıl saldırganlaşabildiğini gösteriyor. Kılıçdaroğlu da tıpkı AKP şefi gibi işine gelmeyince ırkçı açıklamayı dahi görmezden gelip bunu haberleştirenleri suçluyor.