(06.12.12) - Eğitim-Sen Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi’nde YÖK Yasa Tasarısı ile ilgili panel düzenledi. DEÜ Fen Fak. Arş. Gör. Ümit Akıncı’nın moderator olduğu panelde konuşmacı olarak Çukurova Üniversitesi’nden akademisyen Adnan Gümüş ve Eğitim-Sen Ankara Şube’den Mustafa Ecevit yer aldı.

İlk sözü alan Mustafa Ecevit, Eğitim-Sen’in eğitim üzerindeki neo-liberal dönüşümlere karşı ördüğü hattı anlatan bir konuşma yaptı. Konuşma sırasında AKP’nin 10 yıllık iktidarından beri eğitim sisteminin sermaye çıkarlarında dinci-gerici bir yapıya büründürülmeye çalışıldığını belirtti. Konuşmasına devam eden Mustafa Ecevit, Eğitim-Sen’in Yüksek Öğrenim alanındaki örgütlenme eksikliğine vurgu yaptı.

2003 yılındaki anadilde eğitim taleplerinden beri davalara, baskılara uğradıklarını bu baskılara cevap olarak her zaman hayal ettikleri üniversite modeli ile ilgili çalışma yürüttüklerini açıkladı. Son olarak eğer mücadele eksikliği devam ederse kazanımların tek tek değil toplu bir şekilde gasp edileceğini buna karşın mücadelenin akademisyen-öğrenci ve bütün üniversite çalışanlarının beraber öreceği bir hattan ilerlemesi gerektiğini söyledi.

Adnan Gümüş sunumunu Yeni YÖK Yasa Tasarısı ile ilgili yaptı. İnsan, doğa ve toplum için üniversite şiarı ile gerçekleşen sunum bilimsel özgürlük, bağımsız kişilik ve özerk üniversite hattında ilerledi. Üniversitelerin işletmelere çevrileceğini ve kar getiren projeler olarak bakıldığını vurguladı. Üniversite öğrencileri borçlandırma ile bankalara ömürlük müşteri haline getirileceğini şimdi bile bir öğrencinin en az  15.000-25.000 TL arası borçlu çıktığını, yüksek lisansta bu fiyatların 50.000-150.000 arasına çıktığını söyledi. Bu katmerli borcun ileriki süreçlerde öğrencileri iyice zorlayacağını ve yeni yasa tasarısı ile artarak büyüyeceğini belirtti. TÜSİAD raporlarında belirtilen kamu, üniversite, orta öğretim alanındaki modelinin uygulanmaya çalışıldığını ve sermayenin önünün kampüslerde iyiden iyiye açılmaya başlandığını söyledi. Bologna Süreci, TÜSİAD raporları ve sermaye saldırılarına karşı bilimsel özgürlük-kamusal özerklik anlayışının benimsenmesi gerektiğini vurgulayarak konuşmasını sona erdirdi.

Selahattin Akçiçek’teki panele vakıf ve devlet üniversitelerinden akademisyen, öğrenci ve üniversite. Ekim Gençliği okurları da panele katıldı. Eğitim-Sen’in panelleri İzmir’deki üniversitelerde sürecek.

Ekim Gençliği / İzmir