DHL’de baskılara rağmen direniş!

  • Arşiv
  • |
  • Eylem/Etkinlik
  • |
  • Sendika
  • |
  • 30 Ocak 2013
  • 10:53

(30.01.13) – DHL direnişi tüm baskılara rağmen kararlılıkla sürüyor. Direnişteki işçiler çadırlarına yönelik fiili saldırılarla karşı karşıya kalırken içerde “korsan sendika” eliyle TÜMTİS’in örgütlenme çalışmaları boşa düşürülmek isteniyor.

Gebze’de çadıra saldırı!

Gebze Güzeller Sanayi Bölgesi’ndeki DHL deposu önünde 230 gündür direnişini sürdüren işçilerin kaldığı çadır dün gece bir kez daha saldırıya uğradı. TÜMTİS’e (Türkiye Motorlu Taşıt İşçileri Sendikası) üye oldukları gerekçesiyle işten atılmalarının ardından direniş başlatan DHL işçilerinin, kış aylarında soğuktan korunmak için kurdukları çadır, işçilerin direniş alanından ayrılmalarının ardından üçüncü kez tahrip edildi.

Direnişleri boyunca patron ve patron yanlısı kişilerce baskı ve tehditlere maruz kaldıklarını belirten işçiler, dün gece direniş alanına gelen polisin de “bu çadırı burada istemiyoruz” şeklinde tehdit savurduğunu anlattı. Gece yaşadıkları bu gerginliğin ardından sabah saatlerinde direniş alanına gittiklerinde çadırın yıkıldığını öğrenen işçiler bunun bir tesadüf olmadığını dile getirdi. Sendikalı olarak işe dönme talebiyle başlattıkları direnişin yasal ve son derece haklı olduğunu belirten işçiler, çadırı yeniden kuracaklarını, haklarını elde edene kadar direnişlerini sürdüreceklerini ifade etti. İşçiler çadırlarını yeniden kurarak direnişe devam ediyor.

DHL Esenyurt deposu önünde direnişini sürdüren işçilerin çadırı da geçtiğimiz günlerde zabıta tarafından yıkılmış çadırda bulunan eşyalara el konmuştu.

“Korsan sendika”ya uluslararası tepki!

TÜMTİS, geçtiğimiz günlerde Hak-İş’e bağlı olarak gözüken ve herhangi bir geçmişi olmayan Taşıma-İş isimli “korsan sendika”nın DHL’ye sokulmaya çalışıldığını, işçilerin zorla bu sözde sendikaya üye yapılmak istendiğini duyurmuştu. Sözkonusu sendikanın kuruluş tarihinin 5 Aralık olması da amacın açıkça DHL direnişini kırmak olduğunu ve örgütlenmeyi boşa düşürmenin amaçlandığını göstermekteydi.

Hak-İş’in bu arsız oyununa bir tepki de UNI Küresel Sendika ve Uluslararası Taşımacılık İşçileri Federasyonu’ndan (ITF) geldi. Konfederasyonlar adına Hak-iş Genel Başkanı Mahmut Arslan’a hitaben bir mektup yazılarak hukuksuz uygulama protesto edildi.

Mektupta DHL’nin işçilere Hak-İş’e bağlı Taşıma-İş’e üye olmaları için baskı yaptığı ve işçilerin DHL yöneticileri tarafından Hak-İş bürolarına götürüldüğünün bilindiği belirtilerek bu durumun “sendika karşıtı işveren kampanyası” olduğu belirtildi.

Hak-İş’in rolü ise şu sözlerle tanımlandı: “Herhangi bir sendikal organizasyonun böyle işverenin sponsorluğunda devam eden bir eyleme masumane katılımı dahi gerçek bir sendika olarak temel güvenilirliğine gölge düşürecektir. Hak-İş'in tehdit edilen işçileri üye olarak açıkça ve görünür şekilde kabul ediyor olmasındaki karışıklık işçi haklarının gerçek temsilcisi olarak davranma kabiliyeti üzerinde ciddi şüpheler uyandırıyor.”

Ayrıca mektupta bir dizi kurumun da imzasıyla Hak-İş’in sendika karşıtı tutumdaki işbirliğini bırakması talep ediliyor. İmzacılar ve destekçiler şöyle:

ITF Genel Sekreteri David Cockroft, ITF Genel Sekreter Vekili Stephen Cotton, UNI Küresel Sendikası Genel Sekreteri Philip Jennings

Destekleyenler: IndustriALL Genel Sekreteri Jyrki Raina, IUF Genel Sekreteri Ron Oswald, BWI Genel Sekreteri Ambet Yuson, PSI Genel Sekreteri Rosa Pavanelli