BİR-KAR’dan kampanya çağrısı!

  • Arşiv
  • |
  • Avrupa
  • |
  • 09 Ocak 2013
  • 13:11

(09.01.13) – İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu (BİR-KAR) yaptığı açıklama ile başlattığı anti-emperyalist kampanyayı duyurdu ve mücadele çağrısı yaptı.

BİR-KAR’ın açıklaması şöyle...

NATO bir saldırı ve savaş aygıtıdır!
NATO’ya ve Patriot füzelerine hayır!

Emperyalistler Ortadoğu’dan defolsun!

Türkiye ve Ortadoğu, günümüzde, konumu ve barındırdığı stratejik kaynaklardan dolayı değişik türden çıkarların, çatışmaların, emperyalist nüfuz mücadelelerinin, özellikle de emperyalist saldırganlık ve savaşların ana sahnesi haline gelmiştir.

Sermaye devleti ise, bu coğrafyayı emperyalist müdahale ve savaşların alanı haline getiren emperyalistlerin, en başta da ABD’nin bölgedeki taşeronu ve tetikçisidir. Gırtlağına kadar emperyalizme bağımlı hale gelmiştir. O kadar ki, günümüzde, Türkiye, önümüzdeki dönemde bölgenin kardeş halklarına ölüm ve yıkım kusmaya hazırlanan emperyalist saldırganlık ve savaş aygıtı NATO’nun ana üssü haline gelmiştir.

Bölgede savaş rüzgarları esiyor. Savaş çığırtkanlığı had safhada. Bunun başını da sermaye devleti çekiyor. Bu savaş çığırtkanı devlet, öncekiler yetmezmiş gibi, NATO’dan Patriot füzeleri gibi yeni savaş silahları talep etmiştir. ABD’nin yanı sıra, Almanya ve Hollanda Amerikancı-işbirlikçi AKP hükümetinin bu talebine olumlu karşılık vermişlerdir. ABD’ye ait olanlar İncirlik Hava Üssü'ne yerleştirildi. Almanya ve Hollanda’ya ait olanların bir kısmı yola çıktı, geriye kalanlar ise en geç 22 Ocak’ta Türkiye-Suriye sınırına konuşlandırılacak.

İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu olarak, emperyalist saldırganlık, savaş ve iç savaş aygıtı olan NATO’ya da Patriot füzelerine de hayır! diyoruz. NATO’nun dağıtılmasını istiyoruz. Tüm emperyalistlerin derhal Ortadoğu’dan defolmasını ileri sürüyor, emperyalist saldırganlık ve savaşlara karşı, işçilerin birliği halkların kardeşliği mücadelesini yükseltiyoruz.

Tam da bunun ifadesi olarak, emperyalist saldırganlık ve savaşa, bu savaşta kullanılacak olan AWACS ve Patriot füzelerine karşı bir kampanya başlatmış bulunuyoruz.

Bu çerçevede çeşitli dillerde binlerce bildiri hazırlanmıştır. Çalışmayı zenginleştirmek amacıyla konuya ilişkin afişler hazırlanmaktadır. Yanı sıra, NATO ve Patriotlara hayır diyen bir de imza kampanyası yürütülecektir. Bu arada, çalışma süresince hayata geçirilmek üzere, tüm çalışma birimlerimizde standlar kurulacak, savaş karşıtı ajitasyonun yapılacağı, sınıf devrimcilerinin “bunalımlar, savaşlar ve devrimler dönemi” olarak tanımladığı içinde bulunduğumuz tarihsel dönem ve bu dönemdeki görev ve sorumluluklar konulu toplantılar, paneller ve konferanslar gerçekleştirilecektir.

Yoğun ve yaygın bir politik ve pratik seferberlik olarak yaşanacak bu dönemi en iyi biçimde değerlendirmek, en fazla verimi almak, elbetteki öncelikle biz sınıf devrimcilerinin görevi ve sorumluluğudur. Bundan hareketle, öncelikle biz harekete geçeceğiz, ilk adımları biz atacağız. Şu ya da bu beklenti içinde olmayacak, başından sonuna dek bağımsız devrimci çalışmayı esas alacağız. Ve fakat, inkardan gelinmez bir gerçek var.

Kampanyayı bu topraklarda yürüteceğiz. Kardeş halklara dönük öldürücü silahları da, bulunduğumuz ülkelerin savaş suçlusu burjuvazisi gönderiyor. Bunu karar haline getiren ve parlamentosunda onaylatan bu ülkelerin emperyalist hükümetleridir. Bunun kendisi çok doğal olarak bu ülkelerdeki ilerici ve devrimci güçlerle ilişkilenmeyi, ortak iş yapmayı ve ortak organizasyonlar gerçekleştirmeyi gerektiriyor.

Bu böyleyse eğer, vakit geçirmeden bu güçlere akılcı ve uygulanabilir bir çağrı yapmalıyız. Bu konuda hızla açıklık yaratmalıyız. Kampanyanın bu şekilde yerli ayağını örebilmeyi başarabilirsek, çalışma daha bir etkili ve verimli olacaktır. Yerli uluslardan işçi ve emekçilere dolaysız seslenme imkanları yaratacak, çalışmayı güçlendirecek ve daha da anlamlı hale getirecektir. Bilinmelidir ki, bu yönlü çaba, günümüzde önemi daha da artan enternasyonal dayanışma bilincini de geliştirici bir rol oynayacaktır.

Ve nihayet, başından da belirtildiği gibi, ölüm ve yıkım kusmayı bekleyen silahlar herkesten önce, Arabı, Farsı, Belucisi ile bölgenin diğer kardeş halklarına dönüktür. Demek oluyor ki, bu uluslara mensup ilerici ve devrimci güçler de çalışmanın öncelikli muhataplarıdırlar. Güçleri ve imkanlarına bakılmaksızın, içtenlikli ve isteklilerse eğer, bu güçlerle de ilişkilenmek gerekiyor. Bu, onları tanımak ve kalıcı ilişkiler kurmak bakımından da yararlı olacaktır.

Tüm çalışanlarımızı vakit geçirmeksizin emperyalist saldırganlık ve savaş çığırtkanlığına geçit vermemek üzere harekete geçmeye ve seferberliği büyütmeye çağırıyoruz.

Türkiye’nin bir NATO üssü yapılmasına izin vermeyeceğiz!

Tüm emperyalistler Türkiye’den ve Ortadoğu’dan defolsun!

Emperyalist savaşa ve Patriotlar’a tek kuruş yok!

Yaşasın proletarya enternasyonalizmi!

İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu (BİR-KAR)