Geçtiğimiz günlerde TPİ fabrikasında sağlık sorunları olan 9 işçi koronavirüs nedeniyle işten ayrılmak istemişler ve 16 Mart tarihinde anlaşmalı olarak çıkış yapmışlardı. TPİ yönetiminin işçilere haklarını vereceğini söylemesine rağmen, Petrol-İş İzmir Şube Başkanı Orhan Zengin işçilerle toplantı yapıp ısrarla sürece müdahil olmaya çalışmıştı. Yapılan toplantıda Orhan Zengin ve sendika avukatı "hiçbir ücret almayacağız" demesine rağmen, işçiler hesaplarına yatan tutarın eksik olduğunu fark etmişti. Bazı işçiler sendikayla konuşup sendika yönetimi ve avukat tarafından yapılan kesintiyi geri almıştı. Bunun üzerine bize ulaşan işçilerin durumunu haberleştirip yayınladık, sendikanın açıklama yapmasını istedik.
6 Nisan günü öğrendiğimize göre sendika yönetimi tarafından mağdur edilen işçiler aranarak yatırılan paranın eksik olduğu ve yarın tamamlanacağı söylenmiştir.
Bu yaşananlar sıradan bir olay değildir. Zira, son günlerde yaşanan gelişmeler çok yönlü sorunların açığa çıkmasına bir kez daha vesile olmuştur. TPİ yönetimi, daha önce de yaptığı gibi, sağlık sorunları olanlar için tazminat ödemelerinde sorun yaratmamıştır. Bunun kendisi işçileri düşünmelerinden değil, TPİ’deki üretimin sağlık sorunları yarattığının üzerine gidilmesinden duydukları korkudan kaynaklıdır. Kaldı ki, verilecek tazminat için Şube Başkanı Orhan Zengin "tek kuruşunuzu bırakmadan alacağız" ve "bunu TPİ'ye dava açmayın diye yapıyoruz" demiştir. 9 TPİ işçisi resmen kandırılmış, birilerine para yedirtmek ve yemek için sendikal statü Orhan Zengin tarafından kullanılmıştır!
Sınıf mücadelesinde hukuk da bu mücadelenin bir parçasıdır! Hukuki sorunlar yaşayan hiçbir işçiden sendika çatısı altında ücret talep edilemez, edilmemelidir! Gerektiği durumda sendika yönetimi avukatların ücretini ödemelidir. Petrol-İş İzmir Şube Başkanı Orhan Zengin kendi statüsünü kullanarak kimseyi şaşırtmamış, böylesi bir salgın varken işçinin haklarını savunmak bir yerde dursun işçiyi kandırmıştır!
İşçi kardeşler; sendikal bürokraside yaşanan çürümüşlük gerçeği, bugün önümüzde duran en büyük sorunlardan birisidir. Bizler TPİ'de işçi arkadaşlarımızın virüs salgınında büyük bir tedirginlikle çalışmaya devam ettiğini, sendikadan haklı olarak bir adım atmasını beklediğini çok iyi biliyoruz. Orhan Zengin'de cisimleşmiş olan sendikal bakış ve anlayış, nasıl ki salgın koşullarında ücretli izin için mücadeleyi örgütlemediyse, işçilerin haklarından pay koparmayı da kendine mubah saymaya devam etmektedir. Bizlerin yaşamı ve geleceği bu bakış ve anlayışla hareket edenlere teslim edilemez.
Biz, Petrokimya İşçileri Birliği olarak hem sermaye sınıfının saldırılarına hem de sendika bürokratlarının kirli ayak oyunlarına karşı hak arayan hiçbir işçi arkadaşımızı yalnız bırakmadık, bırakmayacağız. TPİ işçileri şimdi bu gerçeği yaşanan olaylarla birlikte daha iyi görebilmelidir. Yaşam hakkı için sermaye sınıfına karşı mücadele etmeli, önüne çıkan bürokratları da aşmalıdır.
Petrokimya İşçileri Birliği