Metal İşçileri Birliği İzmir’den bir metal işçisinin, Birleşik Metal-İş’in bir saatlik iş bırakma eylemi üzerine düşüncelerini sosyal medya hesabında paylaştı.
MİB’in paylaşımı şu şekilde:
“Türk Metal sendikasının değil bir sendika sermaye adına denetim aracı olduğunu sadece Türk Metal üyesi arkadaşlar değil, Birleşik Metal üyesi metal işçiler de biliyor.
Son süreçte 1 saat üretim durdurma üzerinden birkaç kelam etmek gerekiyor.
Metal işçisi sözleşme başlamadan evvel birçok fabrikada ek zam talebinin dile getirdi. Türk Metal üyesi işçiler yemekhane eylemleri ile Birleşik Metal ise komiteler aracılığıyla bu talebi iletmeye çalıştı. Fakat bu talebin karşısında hep şu dendi sözleşmeyi delemeyiz, bunu alamayız. Oysa bu mücadeleden kaçmak, çözüm üretmekten kaçmaktı Tpi, Corning, Antep tekstil işçileri yasal her engeli aşarak işçi sınıfının mücadelesini esas alarak bulundukları alanlarda ek zam aldılar demek ki oluyor.
Oysa bu süreçte normalde sermayenin işçilere söylediğini sendika ağaları bizlere söyledi. Sonra ortaya mahsuplaşma MESS’in işine gelen canını yakmayan yani yine ocak ayında olduğu gibi zaten alacağımız ücret bize zafer gibi sunuldu. Bugün o zaferin karşılığı her fabrikada 16 bin 18 bin TL. Hesap ortada işçinin istemediğini bu kadar zorlamak akla bir tek şey getiriyor. Zaten işçi geçinemiyor, nefes alamıyor, iki kırıntı atalım, alan alsın almayan önemli değil böylece işçi kendi içinde bölünür bizde süreci pazarlık yapıyormuşuz gibi götürürüz durum bu.
Birleşik Metal tepeden bir saat üretim durdurma ile geldi.
Mesele ne? Ek zam değil ön zammın arasındaki 2 bin liralık fark. Peki bu neyi değiştirecek? Sadece ek zam talebinin üzerini örtecek. Hadi gelelim her şeye rağmen, üretim durdurmak metal işçisi için ileriye doğru atılan bir adımdır, çünkü fiili mücadele işçi sınıfının her zaman önünü açmıştır doğru yerden tutarsak.
Peki eylem yapıldı sadece sabah ve gece vardiyası, Birleşik Metal ağaları esti gürledi ve sustular. Ertesi gün MESS binlerce işçiyi tehdit etti bazı fabrikalarda, amirler baskıyı arttırdı haliyle, çünkü sen sermayenin çarkına dokunmuşsun tabii ki diş gösterecek peki ilk gün bu kararı alan sendika yöneticileri nerde? “Ama makinanın başından ayrılmayın yasal olarak eline koz vermeyin” dediler geri çekildiler. Ee soralım neden üretim durdu o zaman?
Şimdi Birleşik Metal üyesi metal işçileri bu soruları sormalı.
Bir eylem kararı aldınız bizimle konuşup tartışmadan, sonra ardından bitirdiniz yine işçiye sormadan peki böylesi bu süreçte bu durum nasıl değerlendirilmeli? “Türk Metal istemedi, MESS bizi dışladı” o zaman neden dişe diş mücadele yok? MESS’in amacı belli, Türk metalin amacı belli biz neden susuyoruz ve meseleyi madem MESS kırıntıya indiriyor, biz meseleyi Ek zam olarak neden koymuyoruz?
Birleşik Metal yöneticileri ancak kendileri isterse ücretim durur o da işçiye sormadan, eğer işçi mesela Çimsetaş işçisi ya da Kroman işçisi, Ejot Tezmak işçisi mücadele derse bu sendikal disiplinsizlik oluyor. Kime ve neye karşı 20 senedir koltuklarında rahat yaşayan ağalık düzenine karşı.
Açıkçası bu süreç şunu gösteriyor ki Türk Metal ağaları ihaneti açıktan yapıyor, Birleşik Metal ise şov yaparak üstünü kapatıyor bahanelere sığınıyor. Sonuç MESS'in sefalet dayatması işçiyi dibe doğru götürüyor…
O zaman şu yöne dönmek lazım yani Metal İşçileri Birliği MİB'i de söylediği gibi MESS TİS sürecinde kurtuluşun anahtarı 2015 Metal Fırtınayı iyi anlamakta, onu değerli kılan sınıf dayanışması idi onu eksik kılan ise sürece hazırlıklı değildi böylesi bir deneyimi yoktu işçilerin. Şimdi o zaman ne yapmalı?
Metal işçisi kardeşim hedef belli tek tek her fabrikada ve sonrasında fabrikalar arası kurul kurarak sendika ayırmaksızın tek ses olmak.
Reno'dan, Habaş'a, CMS'den, Totomak'a, ZF'den Ford'a sorunlarımızı ortaksa mücadelemizin de ortak olması için adım atmalıyız…
İzmir’den bir metal işçisi”