Yaklaşık 154 bin metal işçisini kapayan MESS ile yetkili sendikalar arasındaki TİS süreci başlamış durumda. İşçi sınıfının düşen alım gücü, artan enflasyon ve hayat pahalılığı, ağırlaşan kölece çalışma koşullarında girdiğimiz sözleşme sürecinin çok önemli dinamikler barındırıyor. Metal işçilerinin bu süreçte kazanımla çıkmasının sınıf mücadelesi açısından önemi ortadadır. İşçi Emekçi Birliği olarak da bu bakış ve sorumluluk duygusu ile sürecin ve mücadelenin parçası olacağımızı ilan ediyoruz.
TİS hakkı işçi sınıfının mücadelelerle kazandığı bir haktır. Sermayenin karşısına örgütlü ve ortak taleplerle çıktığı, hakkı olanı almak için mücadele ettiği süreçlerdir. Son yıllarda gerek MESS’in dayatmaları, gerek AKP hükümetinin baskı ve tehditleriyle, grev yasaklarıyla gerekse de sendikal bürokrasinin sermayenin hizmetindeki rolüyle sözleşme süreçleri işçi sınıfını en aza razı etme, boyun eğdirme süreçlerine çevrilmek istenmektedir. Ancak, 2015 Metal Fırtına da olduğu gibi metal işçisi bu şer üçlüsünün iş birliğini bozacak güce sahiptir. Zayıf olan ise maalesef ki, bilinç ve örgütlülük düzeyidir.
Bu zayıflık, söz-yetki-karar hakkını kullanamamasına, inisiyatifi eline alamamasına neden olmaktadır. Metal işçilerinin yapması gereken açıktır. Taban örgütlülüklerini kurmak, örgütlü bir güç olarak emeğine sahip çıkmaktır. Yasal engellemelere, yasaklara, baskı ve tehditlere karşı kendi meşruluğuna güvenmeli, fiili meşru mücadele hattında ilerlemelidir. Mücadeleyi eline alamayan metal işçileri sefalet sözleşmelerine boyun eğdirilecektir. Metal işçileri hoşnutsuzdur, tepkilidir, kölece çalışma koşullarında asgari ücret düzeyinde maaşlara mahkûm edilmektedir.
Ancak daha şimdiden birçok fabrikada metal işçileri tepkilerini ortaya koymaya başlamıştır. Yemekhane eylemlerinden sendika istifa seslerinin yükselmesine, taslağı tanımıyoruz haykırışlarından kendi taleplerini ortaya koymalarına kadar metal işçileri hareketlenmektedir. Açıklanan taslaklar hoşnutsuzluğu arttırmıştır.
Metal işçileri hangi sendikaya üye olursa olsun bir araya gelmeli ortak talepler etrafında kenetlenmelidir. İnsanca yaşamaya yeten ücret talebini yükseltmelidir. Yetkili sendikaların açıkladığı yoksulluk sınırını bile geçmeyen zam oranları metal işçilerinin ihtiyaçlarına yanıt vermekten uzaktır. Metal işçilerinin ek zam talebi yok sayılmıştır. Ön zam veya mahsuplaşma adı altında geçiştirilmeye çalışılmıştır. Metal patronları başta olmak üzere sermayedarlar kâr rekorları açıklarken milyonlara reva görülen sefalet kabul edilemezdir.
İşçi sınıfı sermayeden daha çok vergi vermektedir. AKP hükümetinin vergi dilimlerindeki ayak oyunları ile işçiler yıl içinde üç defa vergi dilimi değişmekte, %27’lik gelir vergisi ödemektedir. Metal işçileri vergi oranlarının sabitlenmesini, maaşların brütten değil netten hesaplanmasını istemektedir.
TÜİK’in gerçeği yansıtmayan enflasyon rakamlarının sözleşme sürecinde maaşların erimesine neden olduğu ortadadır. Hiç kimsenin TÜİK’e güveni kalmamıştır. Metal işçileri gerçek enflasyon rakamlarının sözleşmede esas alınmasını talep etmektedir.
Metal işçileri adına bir sözleşme imzalanacaksa, metal işçilerinin onayı olmadan imzalanmamalı, tüm sözleşme görüşmeleri açık olmalı canlı yayınlanmalıdır. Metal işçileri sendikal bürokrasinin ayak oyunlarına karşı uyanık olmalı, inisiyatifi eline almalıdır. Şimdiden eylemlere başlanmalı, üretimden gelen güç kullanılmalı, grev yasaklarına karşı hazırlık yapılmalıdır.
Metal Grup TİS süreci sadece metal işçilerini değil, tüm işçi emekçileri ilgilendirmektedir. Sınıf mücadelesi bir bütündür. Kazanılan her hak, öyle ya da böyle tüm işçi sınıfının kazanımı olacaktır. Bu sürece bu bakışla bakmalı, metal işçilerinin kazanması için elimizden geleni yapmalıyız. Eylemli dayanışmayı yükseltmek, bulunduğumuz alanlarda metal işçilerinin mücadelesine omuz vermek önemli bir yerde durmaktadır.
Bizler sadece destekçi değil, bu sürecin parçası olacağız. İşçi Emekçi Birliği olarak metal işçilerinin kazanması için emek harcamaktan geri durmayacağız.
İşçi Emekçi Birliği
Eylül 2023