Birleşik Metal grev sürecine girildiğini duyurmuştu. Ancak grev tarihi açıklanmamıştı. Bu süreçte, her vardiyada haftada bir saatlik iş durdurma eylemleri yapılıyordu. Bugün itibariyle Birleşik Metal 14 Ocak’ta 4 fabrikada (ÇİMSATAŞ, TOTOMAK MAKİNA, SARKUYSAN, KROMAN ÇELİK) greve çıkılacağını duyurdu.
Yapılan açıklamada “Salgın döneminde durmaksızın çalışan üyelerimizin, bir de hayat pahalılığı ve yoksulluk altında ezilmesine göz yummamız beklenemez.” deniyor. Evet MESS’in son görüşmedeki %17’lik teklifi metal işçileri için sefalet demektir. Ancak Birleşik Metal’in %30’luk taslağı da metal işçileri için sefalet demektir. Metal işçilerinin yoksulluk altında ezilmesine göz yummak istemiyorlarsa hemen hemen bütün metal işçilerinin taslağın revize edilmesi talebi görmezden gelinemez. Birleşik Metal yönetimi, metal işçilerinin taleplerini ne kadar önemsediğini ya da görmezden geldiğini bu tutumuyla ortaya koyuyor.
Bu noktada MESS’in %17’lik teklifi de MESS’in gerçek teklifi değildir. MESS, pazarlık payını kullanmaktadır. Teklifi düşük vererek %30’un altında rakamlara metal işçilerini razı etmeye çalışmaktadır. Sendika bürokratları da bu oyuna alet olmaktadır.
İkinci olarak, neden sadece 4 fabrikada greve çıkılmaktadır? Bu sorunun da cevaplanması gerekir.
MESS’in 3 yıllık sözleşme, deneme süresinin 4 aya çıkartılması, ikramiyelerin çalışılan gün sayısına göre verilmesi, sendikal izinlerin tırpanlanması dayatmaları da kabul edilemezdir. Metal işçileri için mesele sadece ücret zammı olmamalıdır. Grev süreci, MESS’in bütün dayatmalarına karşı da yürütülmelidir.
Metal işçileri, grev kararına dört elle sarılmalı, taslakların revize edilmesi taleplerinin arkasında durmalı, bu süreçte söz-yetki-karar hakkına sahip çıkmalı, komitelerini kurmalı, gücünü birleştirmelidir. Metal işçileri, kölece çalışma koşullarını değiştirmek, hakkı olanı almak istiyorsa inisiyatif almalıdır.
Metal İşçileri Birliği