“Asgari Ücret Tespit Komisyonu” adıyla anılan ve kapitalistlerin çıkarlarını esas alan oluşumun üçüncü ve son toplantısının pazartesi günü yapacağı açıklandı. Bakanlığın ev sahipliği yaptığı toplantı pazartesi günü saat 10.30'da gerçekleştirilecek.
Koronavirüs nedeniyle online yapılan toplantıların ikisi geçtiğimiz haftalarda gerçekleştirilmişti. TÜİK, bir işçi üzerinden hesapladığı asgari ücret miktarını 2 bin 439 TL olarak sunmuştu. Açlık sınırının biraz üstünde kalan TÜİK önerisinin yanı sıra, görüşmelerde yapılan her hesap kapitalistlerin çıkarlarını öncelik alıyor.
Son görüşme öncesinde Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu yazılı bir açıklama yayınladı.
Açıklamada “Üç işçi konfederasyonu olarak 4 Aralık 2020'de ortaklaştığımız 'insan onuruna yaraşır bir asgari ücret' belirlenmesi talebinin arkasında durmaktayız. Çalışanların kabul edeceği, işçilerin mutlu olacağı bir asgari ücret ancak bu şekilde mümkün olacaktır. Hükümet ve işveren, asgari ücretle ilgili tekliflerini kamuoyuyla paylaşmalıdır" denildi. Açıklamanın devamında ise, işçi ve emekçilere Saray rejimini “tarafsız” hatta emekçilerin “yanında” gösteren şu vurgu yer aldı:
"Geçmiş kimi yıllarda olduğu gibi Hükümet tercihini, iktisaden dar ve sabit gelirli kesimler için kullanmalıdır.”
Komisyon görüşmelerine ‘işçilerin temsilcisi’ sıfatıyla katılan Türk-İş bürokratlarının alacağı tutumun ne olacağı ise belli. Zira geçtiğimiz yıl yapılan görüşmelerde “açık kalan mikrofon”dan kamuoyuna yansıyanlar Türk İş bürokratlarının kapitalistlerin hizmetinde olduklarını gözler önüne sermişti. Türk İş’in tepesine çöreklenen ağa takımı ‘sarayın dalkavukları’ arasında yer alıyorken, sermayeden ve hükümetten bağımsız hareket etmeyen Hak-İş Sendikası’nın yeri de onların yanıdır. Yazılı açıklamada altında bu ikilinin yanı sıra DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun da imzası bulunmaktadır. Göstermelik öfke boşaltma eylemlerin dışında henüz anlamlı bir pratik sergilememiş olan DİSK’in durduğu yer de net olarak gözükmektedir.
Sermaye komisyonu içerisinde masada yerini alan sendika bürokratları ve onlarla aynı açıklamaya imza atanlar işçi sınıfının karşısında yerini almaktadır. Dolayısıyla, işçi ve emekçiler inisiyatif alarak harekete geçmediği sürece bu yıl gerçekleştirilen “komisyon” toplantılarından da bir kez daha sefalet ücretleri çıkacaktır.