Sinbo direnişçilerinin kod 29’un, sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılması, tüm çalışanlara iş ve gelir güvencesi sağlanması, Dilbent Türker’in işe geri alınması talebiyle Sinbo fabrikası önünden Ankara’ya başlattığı yürüyüş 5. gününde Gebze’ye ulaştı.
Tuzla'da gözaltı
İçmeler Köprüsü’nde sabah saatlerinde tersane işçilerine seslenen direnişçiler Limter-İş Sendikası ile birlikte bildiri dağıtımı gerçekleştirdi. Bildiri dağıtımı sırasında TOMİS üyesi Dilbent Türker’in direniş süreci aktarılarak “Sinbo direnişi kazanırsa tersane işçisi de kazanacak” denildi ve dayanışma çağrısı yapıldı.
Ardından yürüyüşe başlamadan önce açıklama yapıldı. Dilbent Türker “Taleplerimiz karşılanana kadar Ankara yürüyüşümüzünden vazgeçmeyeceğiz” dedi.
TOMİS temsilcisi “Bugün 5. günümüzdeyiz. Dün akşam bıraktığımız yerde, Tuzla’dayız. Bu yasaklar ve engellemeler sendikal faaliyeti engellemeye dönüktür. Yasakları tanımıyoruz” dedi.
“Yürüyüş anayasal haktır”
Limter-iş Başkanı Kanber Saygılı yaptığı konuşmada “Çalışma koşulları işçilerin aleyhine her gün derinleşerek ve ağırlaşarak devam ediyor. Bir avuç sermaye daha da büyürken işçi sınıfı ve ezilenlere dönük saldırılar alabildiğine artıyor. Yürüyüş hakkı anayasal bir haktır. Gözaltı ve baskılar arkadaşlarımızın yolunu kesemeyecek. Onların yürüyüşü işi sınıfının yürüyüşüdür, bizim yürüyüşümüzdür. Onlar kazanırsa işçi sınıfı kazanacak” dedi.
GİDER, MİB ve Limter-İş Sendikası’nın destek verdiği açıklamada konuşmaların ardından TOMİS temsilcisi Onur Eyidoğan ve Sinbo direnişçisi Dilbent Türker yürüyüşe başladı. Yolları kesilen direnişçiler gözaltına alındı.
Gözaltına alınan direnişçiler Orhanlı Karakolu'ndan Anadolu Adliyesi'ne götürüldü ve buradaki işlemlerin ardından serbest bırakıldı.
Ankara yürüyüşü bugün saat 18.30’da Gebze Kent Meydanı’nda yapılacak eylemle devam edecek...
Direniş Gebze’de
Sinbo direnişçileri Ankara yürüyüşünün 5. durağı olan Gebze’ye ulaştı. Direnişçiler serbest bırakıldıktan sonra gün içinde Metal İşçileri Birliği’nden (MİB) sınıf dostları ile birlikte Gebze’de bulunan Birleşik Metal-İş Sendikası üyesi Sarkuysan işçilerine seslendi. Ankara yürüyüşünün taleplerinin yer aldığı bildirileri Sarkuysan işçilerine ulaştıran işçilere polis GBT dayatmasında bulundu.
5. gün programı dahilinde 18.30’da Gebze Kent Meydanı’nda sınıf dostları ile birlikte basın açıklaması yapan direnişçiler yürüyüşten vazgeçmeyeceklerini bir kez daha vurguladı.
Dilbent Türker yaptığı konuşmada kod-29 saldırısını teşhir ederek “Pandemi sürecinde 2000 işçi kod 29’dan işten atıldı. Patronlar için işçilerin sırtında sopa olarak kullanılan kod 29’a karşı Ankara’ya yürüyoruz. 5 gündür anayasal hakkımızı kullanıyoruz, 5 gündür saldırıya uğruyoruz” dedi.
“Onca polis sadece patronların hizmetinde”
Türker konuşmasının devamında “Ülkede bu kadar kaos varken devlet polisi, copu, sopasıyla bizim karşımıza dikiliyor. Onca polis sadece patronların hizmetinde” dedi.
Türker “Ne pahasına olursa olsun geri adım atmayacağız, direne direne kazanacağız” diyerek sözlerini tamamladı.
Ardından söz alan TOMİS temsilcisi Ankara yürüyüşünün taleplerini sıralayarak “5 gündür geçtiğimiz bütün sanayi havzalarında, kent merkezlerinde, fabrika önlerinde taleplerimizi haykırdık. Bundan sonra da aynı biçimde sürdüreceğiz” dedi.
Pandemi döneminde büyük şirketlerin büyürken, işçilerin açlığa mahkum edildiğine dikkat çeken Eyidoğan “Bu düzen pandemi sürecinde, işçi ve emekçilere verecek hiçbir şeyi olmadığını gösterdi” dedi.
Eyidoğan mücadeleyi sınıf dostları ve devrimci işçilerle birlikte yürüttüklerini ifade ederek “Ücretsiz izin saldırısını Sinbo’da püskürttüğümüz gibi Kod 29 saldırısını da püskürteceğiz” dedi.
“Bu iki kişi kod 29’la işten çıkarılan binlerce işçi adına yürüyor”
MİB temsilcisi yaptığı konuşmada Çalışma Bakanı Vedat Bilgin’in “Biz işçilerin sendikalı olmasını istiyoruz” sözlerini teşhir ederek “Türkiye’de işçilerin sadece %7si sendikalı. Sermaye devleti sendikalı olmayı ‘ahlaksızlık’ olarak görmektedir. MİB olarak kod 29’a karşı başlayan bu yürüyüşün yanındayız. Bu iki kişi kod 29’la işten çıkarılan 2000’den fazla işçi adına yürüyor” diyerek dayanışmayı yükseltme çağrısı yaptı. Toplu sözleşme süreçlerinin yaklaştığını hatırlatan MİB temsilcisi kazanabilmek için bu yürüyüşe destek olma çağrısını yineledi.
Gebze İşçi Kadın Meclisleri adına yapılan konuşmada “Sermaye düzeninin işçilere dayattığı çalışma koşullarının karşısında, direnen işçilerin yanındayız. Asla yalnız yürümeyeceksin” dedi.
“Başka yol yok”
Gebze İşçilerin Birliği Derneği adına yapılan konuşmada “Bütün işçiler ücretsiz izin saldırısı ile karşı karşıya kaldığında, Sinbo’daki kararlı direnişle saldırı püskürtüldüğünde biz oradan güç aldık. Bu sanayi havzasında işçilerin birliğini ilmek ilmek ördük. Ancak Sinbo patronu saldırılarını kesmedi ve kod 29’la saldırdı. Dilbent arkadaşımız bu kararlı duruşunu direnişle ve şimdi de Ankara yürüyüşü ile sürdürüyor” denilerek Gebzeli işçilere şu şekilde seslenildi:
“Dilbent bize yürünmesi gereken yolu gösteriyor. Oradan güç alarak omuz vererek işçilerin birliğini güçlendirelim ancak bu şekilde patronların sömürü çarklarını kırabiliriz. Eğer insanca koşullarda çalışalım istiyorsak mücadele etmekten örgütlenmekten ve birlik olmaktan başka yol yok”
Yarın Gebze’de işçilere seslenilecek
Eylemde aktarılan programa göre yarın Gebze’deki sendikalar ve fabrikalar ziyaret edilerek süreç anlatılacak, sonraki gün sabahtan Gebze’den yürüyüş devam edecek.
Eyleme Kadın Meclisleri, BDSP, MİB, Kaldıraç, BİK, DGD Sen, TİP, HDP, Gebze İşçilerin Birliği Derneği’nden katılım sağlandı.
Kızıl Bayrak / Gebze