Kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri tırmanarak devam ediyor. İstanbul Sözleşmesi’nin ardından başta 6284 olmak üzere kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüze karşı yaptırımlar getiren yasal düzenlemelere de göz dikilmiş durumda. AKP-MHP iktidarı bir yandan kadın işçi ve emekçileri en ağır sömürü koşullarına mahkum etmeye çalışıyor, bir yandan da kadın düşmanı politikalarını hayata geçirmek için fırsat kolluyor.

İşçi emekçi kadınlar evde, sokakta şiddetin her türlüsüyle karşı karşıya kalıyorlar. İş yerleri de kadınların tacize, mobbinge, şiddete yoğun olarak maruz kaldıkları alanlar olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle fabrikalarda kadın işçiler hem erkek işçilere göre daha ağır çalışma koşullarına maruz bırakılıyor, hem de patron, ustabaşı, erkek işçi tarafından mobbinge, tacize, şiddete uğruyor. Pek çok kadın işçi karşı karşıya kaldığı bu saldırılar karşısında sesini çıkartamıyor. Fabrikalarda kadınların karşı karşıya kaldığı farklı şiddet biçimlerine karşı etkin bir mücadele yürütülmüyor. Kuşkusuz bunda işçi sınıfının örgütsüzlüğü, büyük çoğunluğunun sendikasız olması önemli bir rol oynuyor.

Ancak son dönemde fabrikalarda yaşanan şiddete, tacize, mobbinge karşı yaşanan sessizlik bozuluyor. Alba’da kadın işçiler erkek sınıf kardeşleriyle birlikte tacize göz yummayıp tepkilerini ortaya koydular. Bu tepkiye tahammül edemeyen, tacize göz yuman kapitalistler işçileri işten attı.

Alba işçileri kadın ve erkek işçiler olarak el ele verdiler; hem fabrikada tacize hem de sendika düşmanlığına ve işten atmaya karşı gelecekleri ve hakları için direniyor. Alba’nın hemen ardından Farplas işçileri de fabrikada bir kadın işçinin karşı karşıya kaldığı taciz ve şiddeti ifşa ettiler.

Dilbent Türker, Sinbo’da 200 günü aşkındır sendikası TOMİS’le birlikte Kod 29’a, sendika düşmanlığına karşı direniyor. Türker, fabrikada kadın işçilerin karşı karşıya kaldığı mobbinge, tacize karşı da direnişte olduğunu ifade ediyor. Direnişi sırasında patron yalakası bir yönetici tarafından şiddete de uğrayan Türker, bu şiddete sessiz kalmadı, kendisine şiddet uygulayan yöneticiyi her yerde teşhir etti, hesap sordu.

İşçi Emekçi Kadın Komisyonları olarak işçi-emekçi kadınları iş yerlerinde karşı karşıya kaldıkları tacize, mobbinge, şiddete karşı mücadele etmeye çağırıyoruz. Direnen Sinbo ve Alba işçilerinin yolundan erkek sınıf kardeşlerimizle birlikte el ele vererek hem karşı karşıya kaldığımız sömürüye, hem de tacize, mobbinge, şiddete “Dur!” diyelim. Tacizin, mobbingin, şiddetin olmadığı çalışma alanları için birlik olalım!

İşçi Emekçi Kadın Komisyonları