Aysel Tuğluk’a özgürlük için bir araya gelen kadınlar Beyoğlu’nda bulunan Karşı Sanat’ta basın toplantısında bir araya geldi.
Basın açıklamasını okuyan ve Aysel Tuğluk'un yalnız olmadığını vurgulayan Deniz Türkali şunları ifade etti:
“Bir siyasetçi ve hukukçu olan Aysel Tuğluk altı yılı aşkın bir süredir cezaevinde. Cezaevinde tek başına hayatını idame ettirmesinin gün geçtikçe imkansızlaştığı görmezden geliniyor. Siyasi saiklerle devam eden yargı sürecinde ve günlerce süren duruşmalarda, Aysel Tuğluk, SEGBİS salonlarında beklemek zorunda bırakılıyor. Bizimle beraber birçok platformda çağrılar, eylemler ve kampanyalar yapıldı ve yapılmaya devam ediyor. Sağlıklı yaşam hakkına ve insanca yaşama saygılı Aysel’in dostları, yoldaşları ve binlerce kadınla beraber mücadele sürüyor. Aysel Tuğluk’un yaşadığı ağır hastalığa ilişkin yetkili sağlık kurumlarının hazırladığı 'cezaevinde kalamaz' raporlarının dikkate alınmasını, hukuka, insan haklarına uygun bir karar verilmesini, Aysel Tuğluk’un derhal serbest bırakılarak tedavi olmasının sağlanmasını, bunun için derhal harekete geçilmesini talep ediyoruz. Bu talepler bugün 54 ülkeden 6 bini aşkın kadının imzasını, çok daha fazla kadının irade beyanını taşıyor. Aysel Tuğluk’a karşı geliştirilen haksız tutum aynı zamanda kadın mücadelesine yönelik tutumun da bir göstergesidir. Kadın mücadelesinin ve barış mücadelesinin bir parçası olan Aysel Tuğluk’a yaşatılanlar, biz kadınların haklarımız ve hayatlarımız için sürdürdüğümüz mücadelenin gerekçelerinden birisidir.”
Ardından söz alan Aysel Tuğluk’un akrabası Gülsen Yüksel, Tuğluk’un hastalığının annesini kaybetmesi ve cenazede yaşananların ardından başladığını ifade etti.
Avukat Elif Taşdöğen 21 Nisan’da Kocaeli Kandıra Hapishanesi'nde Tuğluk’u ziyaret ettiğini ve basın toplantısını haber verdiğini Tuğluk’un da mutlu olduğunu paylaşarak konuşmasına başladı. Taşdöğen hukuki süreci ve hastaneye gidip getirilme sürecini anlattı. Pandemiyle beraber ziyaretlerin kısıtlanması ile Tuğluk’un hastalık şikayetlerinin başladığı ancak Adli Tıp Kurumu’na da bir kez götürülen Tuğluk’a alzeimer teşhisi ile birlikte hapishanede kalabilir raporu almasının adil olmadığını anlattı.
Nörolog Emel Gökmen söz aldı. Muayene etmediği bir hasta hakkında yorum yaptığını belirterek söze başladı. Ailesi ve avukatlarından aldığı bilgiler ışığında yorum yapacağını söyledi. Tıbbi açıdan değerlendirmelerde bulunan Emel Gökmen de benzer şekilde hukuksuzluklarla ağır hasta tutsak Aysel Tuğluk’un halen cezaevinde tutulduğuna dikkat çekti.
İTO Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip söz aldı. Hapishanelerde sürekli hekim olması gerektiğini belirten Saip “Hastaların bütün bir şekliyle değerlendirildiği bir kuruluşa ihtiyaç var hapishanelerde. Aynı zamanda hastalar sağlık hizmetine ulaşabiliyorlar mı, bununla ilgili denetim yapılması gerekiyor” dedi.