AKP iktidarının İçişleri Bakanı Süleyman Soylu sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile görevinden istifa ettiğini duyurdu.
10 Nisan akşamı koronavirüs salgını nedeniyle alının 2 günlük sokağa çıkma yasağı kararı, kamuoyunda ciddi tartışmalara konu olmuştu. Yasak hakkında kamuoyuna önden bilgilendirilme yapılmaması birçok kesim tarafından tepkiyle karşılanmıştı. Zira sokağa çıkma yasağının birkaç saat önce duyurulması toplumda kaos ortamı yaratmış, bu da virüs salgınının yayılımı açısından uygun zeminlerin oluşmasına neden olmuştu. Söz konusu pervasızlığı başta savunan Süleyman Soylu, 12 Nisan akşamı sosyal medya hesabından açıklama yaparak görevinden istifa ettiğiniz duyurdu.
Soylu yayınladığı mesajda istifa nedenini şu sözlerle açıkladı.
"Gayretle ve titizlikle yürütülen bir süreçte tamamen salgının önlenmesine yönelik hafta sonu sokağa çıkma kararının uygulanmasının sorumluluğu, her yönüyle şahsıma aittir, İçişleri Bakanlığı görevimden ayrılıyorum"
Süleyman Soylu İçişleri Bakanı olarak görev yaptığı dönem içerisinde başta devrimcileri, ilericileri ve Kürt halkını olmak üzere; toplumsal muhalefeti hedef alan saldırıların birinci dereceden sorumluğunu taşıyor. Görevde olduğu dönem içerisinde uyguladığı faşist baskı ve zorbalık konusunda, şefi Mehmet Ağar'ı aratmayan Süleyman Soylu'nun istifa sürecinin arka planında ne yer aldığı ise henüz bilinmiyor.
***
Öte yandan, son bilgilere göre Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı (CİB) Soylu'nun istifa kararının kabul edilmediğini duyurdu. CİB adına yapılan açıklamada şunlar ifade edildi:
"Bir makam sahibinin istifasını sunması kendi takdiridir, fakat nihai karar sayın Cumhurbaşkanımıza aittir.
Sayın Bakanımız istifa talebini sayın Cumhurbaşkanımıza sunmuş, Cumhurbaşkanımız bu talebi uygun bulmadığını kendisine ifade etmiştir.
İçişleri Bakanımızın istifası kabul edilmemiştir, kendisi görevine devam edecektir."
Erdoğan'ın Soylu'nun istifa etmesini kabul etmemesi olayın bir mizansen olduğunu akıllara getiriyor.
