“Savunma Mitingi” Çağlayan’da

AKP iktidarının çoklu baro teklifi TBMM’ye sunulmasının ardından çoklu baro teklifine karşı avukatlar “Savunma Mitingi” için Çağlayan’da buluştu.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 30 Haziran 2020
  • 12:36

AKP iktidarının baroların yönetimine yönelik saldırı girişimi hayata geçirilmek üzere hazırladaığı düzenleme bugün TBMM’ye sunuldu. İstanbul Barosu, avukatlık yasası ve baroların yapısına dönük müdahaleyi protesto etmek için “Savunma Mitingi” gerçekleştiriyor.

Adliye içinde “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam!” sloganları

Miting öncesinde adliyenin dışında ve içinde bekleyiş sürdü. Adliye içerisinde bir araya gelmeye başlayan avukatlar alkışlar ve sloganlarla toplanmaya başladı. “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam!” sloganlarının atıldığı adliyeden hep birlikte eylem alanına doğru yürüyüş gerçekleştirildi.

Meydan polis bariyerleri ile çevrildi

Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde gerçekleşen miting öncesi adliye önündeki alan polis bariyerleri ile çevrildi. Avukatlar ayrıca adliye önündeki meydanın polis bariyerleriyle çevrilerek miting için küçük bir alan bırakılmasını da alkışlarla protesto etti. Polisin sık sık Covid-19 tedbirlerine uyulması anonsu yapmasına tepki gösteren avukatlar, "Bizi küçük bir alana hapsederek suç işliyorsunuz. Dalga geçer gibi salgın önlemlerine dikkat edin diyorsunuz" şeklinde tepkilerini dile getirdi.

Çağlayanda gerçekleştirilen savunma mitinginde, İstanbul Barosu Başkanı Av. Mehmet Durakoğlu bir konuşma yaptı. Avukatların sorunlarının konuşulmasını istediklerini fakat iktidarın "Sizi parçalayacağız" diye karşılık verdiğini belirten Durakoğlu, 80 baro ortak açıklama yaptı diye "siz siyaset yapıyorsunuz" demagojisiyle karşılaştıklarına değindi ve ekledi: "Allah aşkına siyasetin suç olduğu bir yer söyler misiniz bana. Hukukçular siyaset konuşmasın istiyorlar. Konuşacağız!"

Biz avukatız biat etmeyiz

Gazete Duvar'da yer alan habere göre, Av. Durakoğlu, meclise getirilen yasa teklifinin "FETÖ projesi" olduğuna dair şu vurguları yaptı:

"Barolar susmaz. Bunu bilmeli Ankara. Yaşamı değiştirelim. Yasayı değiştirelim. Gel konuşalım dedik. Yargıyı FETÖ’ye teslim ediyorsunuz dedik. FETÖ diyemezsiniz dediler, o bizim muhterem hocamız dediler. Yapmayın diyoruz yine. Bu ülkenin avukatları alarak bizi hiç Allah affetsin demedik. Gördüklerimizin karşılığı bu mu? Bizi göreceksiniz. Biz avukatız biat etmeyiz.

"Yazın bugünün tarihini. Bu bir FETÖ projesidir. Unutun, terk edin bunu. Sembolik bir yürüyüş yaptık. Baro başkanları Ankara’ya giremedi. Bağırmak istiyorum: Baro başkanları Ankara’ya giremedi. Bir zulümden, bir polis devletinden söz ediyorum. Kendilerine de seslendik: Biz buradan dönemeyiz. Dönersek meslektaşlarımızın yüzüne bakamayız. 28 saat sonra açmak zorunda kaldılar. Çünkü eğer açılmazsa barikatlar size iki saat süre veriyoruz dedik. Bütün avukatları buraya çağırırız dedik. Bu ülkenin dirence ihtiyacı var. Korku iklimine teslim olmayacağız.

"Bu teklif Meclis’e sunuldu. Bilmedikleri bir şey var. Bunların en fecisini darbeciler yaptı. İstanbul Barosu’nun kapısına mühür vurdular. Kapattıklarını zannettiler. Avukatlar kırıp attı o mührü. O dönem baro başkanımız Orhan Apaydın’ı şehit verdik. Baroları sindiririz sandılar. Bambaşka bir şey gelişti. Mücadele kodu gelişti. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Yargı bağımsızlığı, toplum için, halk için mücadele edeceğiz."

Miting, "savunma susmadı, susmayacak" sloganları ile sona erdi.