TMMOB Maden Mühendisleri Odası, 6 Şubat Maraş merkezli depremler ile ilgili hazırladığı ikinci raporunu yayımladı.
Raporda yaşanan yüksek can kaybının sorumlusunun siyasi iktidar olduğu vurgulanarak şunlar ifade edildi:
“Rant uğruna yapılan uygunsuz imar planları, para ve oy için getirilen imar afları, liyakatsız kadrolar nedeniyle kamu kurum ve kuruluşlarının işlevlerini yapamaması, yeteriz ve/veya yanlış mevzuat, partizanlık, denetimsizlik vb. bu yıkımın temel nedenleri olarak sıralanabilir.”
“AFAD, AKP’nin personel deposudur”
Yıkım sonrasında arama-kurtarma, ulaşım, iletişim, barınma, iaşe, hijyen, sorunları başat sorunlar olarak öne çıkarılan raporda depremle ilgili organizasyon ve koordinasyon bozukluğunun en az 8-10 bin insanın canına mal olduğu belirtildi.
Raporda depremde afet yönetimine yönelik değerlendirmeler başlığında şu ifadelere yer verildi:
“Yerel koşullar dikkate alınarak bilimsel kriterlere uygun doğru planlamalar ve doğru uygulamalar sonucunda ortaya çıkacak olan gerek ekonomik gerek toplumsal maaliyetler, her açıdan sonrasında oluşacak zararlardan çok daha az olmaktadır. Bu bilinen geçeğe rağmen, modernleşme süreçlerini tamamlayamamış, bir başka deyişle gelişmemiş toplumlarda siyasal odak etrafında kümeleşmiş çıkar grupları işin gereğinden uzaklaşarak ranta yönelmekte, kişisel ikbal motivasyonu ile bilimsel-teknik kriterlerden uzaklaşılmakta, mevzuat eksikliği/yanlışlığı, denetimsizlik, yandaşlık ilişkileri sonucunda telafisi çok zor olan ağır bedeller ödenmektedir.”
AFAD’ın AKP’nin personel deposu haline geldiğine dikkat çekilen raporda acil müdahalede yaşanan aksaklıklar sıralandı. Aksaklıklar ulaşım, iletişim, beslenme, barınma, hijyen, hasar tespit, enkaz kaldırma başlıkları altında tespit edildi.
“Madenciler özveriyle çalışmalara katıldı”
Depremin ardından odanın çalışmalarına yer verilen raporda madencilerin büyük bir özveriyle arama-kurtarma çalışmalarına katıldığına dikkat çekildi. Arama-kurtarma faaliyetine katılan madencilerin karşılaştıkları sorunlar ise ulaşım, koordinasyon eksikliği, ekipman eksikliği, iletişim eksikliği, barınma ve iaşe sorunları olarak tanımlandı.
“Yeni bir afet modeli zorunludur”
Raporun sonuç ve öneriler bölümünde şu ifadelere yer verildi:
“Bir deprem coğrafyasında konumlanan ülkemizde depremler hep olacaktır. Bu nedenle, afetlerin tüm aşamalarının planlandığı, görev ve sorumlulukların net olarak belirtildiği, yeni bir afet üst örgütlenmesine ihtiyaç olduğu aşikardır. Merkezi idarenin, mahalli idarelerin, TSK’nin, madencilerin, Kızılay’ın, sivil toplum kuruluşlarının ve gönüllülerin yer alacağı; görevlendirilen meslek gruplarının açık/net olarak belirtileceği -kağıt üstünde kalmayan uygulamalara sahip olacak- yeni bir Afet Üst Örgütlenme Modeli’nin hayata geçirilmesi zorunludur.”