Hapishanelerde mahpusların tedavi hakkını engellemeye dönük saldırılar devam ediyor. Kayseri Bünyan Kadın Hapishanesi’nde kalan ve Çölyak hastası olan Merve Aydoğan, kendisiyle birlikte 4 kişinin 3 Nisan’dan bu yana koronovirüs belirtileri gösterdiklerini ancak hapishane idaresinin kendilerini hastaneye sevk etmediğini belirtti. Kendilerine koronavirüs testinin dahi yapılmadığını söyleyen Aydoğan durumlarının kötüye gittiğini ifade etti.
Hamdullah Kesen’in Mezopotamya Ajansı’nda yer alan haberine göre Merve Aydoğan yaşadıklarını ablası Şükran Aydoğan ile haftalık telefon görüşmesinde anlattı. Yapılan görüşme sırasında 3 kez telefon hapishane idaresi tarafından kesildi.
Nedeni çözülemiyor
Aydoğan, kendisinde virüs belirtilerinin olduğunu ancak hapishane idaresinin göstermelik tedavi yaptığını belirtti. Aydoğan durumunu şöyle dile getirdi: "Ben Çölyak hastasıyım. Benim kusmam sıkıntılı bir durumdur. 10 gündür aralıksız kusuyorum. Komalık olmuş durumdayım. Revire çıkıyoruz ve serum taka taka kolum delik deşik olmuş durumda. Hiçbir etkisini görmüyorum. Geçen Cumartesi revire çıktık, acile gitmek istediğimizi söyledik. Hem kusuyor hem gözlerimiz görmüyor hem de ishal var. Bunun normal olmadığını ifade ettik. Bunun üzerine revire bir doktor getirdiler. Doktor bizi muayene etti. Doktorlar görme kaybının sebebini bulamıyorlar.”
Bakanlıktan genelge
Doktorun kendilerine Adalet Bakanlığı’nın “Hiçbir tutuklu hastaneye sevk edilmeyecek yönünde genelge yolladı” dediğini belirten Aydoğan, revire getirilen göz doktorunun da yaptığı muayene sonucunda “Ya sizin beyninizde tümör olması lazım ya da bir şok veya kaza geçirmiş olmanız lazım ki görme kaybınız olsun” dediğini aktardı.
Aydoğan, hapishane müdürünün de kendilerine “Derdiniz karantinaya girmek sizin psikolojiniz bozuk” dediğini belirtti. Yaşananların dışarıya aktarılmasını istemedikleri için telefonları kestiklerini söyleyen Aydoğan kamuoyuna şu çağrıyı yaptı: “Biz burada ölüme terk edilmiş durumdayız. Bizden gelip kan tahlili aldılar ama koronavirüs testi yapmadılar. Sesimizi duyun."
Aydoğan'ın ablası Şükran Aydoğan, kardeşinin ve tutukluların hayatlarından endişe duyduklarını ve sağlık sorunlarına dair gerekli tedavinin yapılmasını istedi.