Konya Katliamı davasında reddi hakim talebi kabul edilmedi. Avukatlar ve Dedeoğlu ailesi salonu terk etti. 30 Temmuz’da Konya’da Dedeoğlu ailesinden yedi kişiyi katleden Mehmet Altun ve dokuz kişinin yargılandığı davanın ikinci duruşması görüldü. Konya 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada avukatlar reddi hakim talebine ilişkin karar açıklandı. Avukatların reddi hakim taleplerinin süre ve davayı uzatmaya yönelik olduğunu ileri sürerek, reddi hakim talebini reddetti. Mahkeme, üst mahkemeye itiraz yolunun açık olduğunu belirtti.
Mahkeme reddi hakim talebine ilişkin kararını açıkladıktan sonra yargılamayı sürdürmek istedi. Yargılamanın sürdürülmesine itiraz eden dava avukatlarından Atilla Kart, Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren söz alarak duruma itiraz etti. Eren, “Şu andan itibaren dosyanın esasına ilişkin bir işlem yapamazsınız” diyerek karşı çıktı. Söz alan Avukat Fuat Epözdemir ise, CMK’de maddelerin çok açık olduğunu kaydederek, itiraz yolunun tüketilmesi gerektiğini vurguladı.
Avukatlar, “Siz devam ederseniz biz salonu terk ederiz” diyerek salonu terk etti. Avukatlarla birlikte Dedeoğulları ailesinin yakınları ve izleyiciler de salondan çıktı.
Avukat ve izleyicilerin salonu terk etmesi üzerine ara karar oluşturan mahkeme, açık yargılamaya devam etti.
“Savcılar katliama ortak”
Salonu terk eden avukat ve izleyiciler, adliye önünde açıklama yaptı. Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren davanın sıradan bir cinayet dosyası olarak ele alınamayacağını vurguladı ve şunları dedi:
“Ama mahkeme, bu yönüyle bir inceleme yapmamakta ısrarcı. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Daha bu cinayet yaşanmadan 15 baro açıklama yaptık, tedbir alınmasını istedik. Ama uyarılara rağmen tedbir alınmadığı gibi bizler hedefe oturtulduk. Ama açıklamadan günler sonra katliam yaşandı. Bu cinayet aylar öncesinden tasarlanmış, şehir şehir gezilmiş. Arkasında birilerinin olduğunu biliyoruz bu davayı takip etmeye devam edeceğiz. Şu anda avukatsız bir yargılama yapılıyor. Buradan adil bir kararın çıkmayacağını bugün bir kez daha gösterdiler. Ama biz bu davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz”
Avukat Atila Kart, Dedeğulları’nın feryatlarını devlete duyurmaya çalıştığını ancak devletin görevini yapmadığını vurguladı ve şunları dedi:
“Bu çığlıklara rağmen korumaya alınmadılar ve o aile, profesyonel bir tetikçi tarafından katledildi. Görevin doğru ve tarafsız yapılmayacağına dair kuşkularımız var. Adalete erişim mekanizmalarını çalıştıramıyoruz. Mahkeme, katliamla saldırı arasındaki illiyetti, sebepleri araştırmak istemiyor. Çünkü o sebepleri araştırdığı zaman altından neler çıkacağını biliyor. Bunun üstünü örtmeye çalışıyor, şu anda yaşadığımız bu”
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Abdullah Koç da, ırkçı katliamın nedenlerinin araştırılmadığını söyleyerek şunları belirtti:
“Hrant Dink, İzmir’deki katliamda olduğu gibi burada da soruşturmanın genişletilmesi ve gerçek faillerin ortaya çıkarılması önünde ciddi engeller var. Türkiye’de adalet sarayları var ama içinde adalet yok. Mahkemenin verdiği kararda da gördük ki Türkiye’de artık adalet kalmamış. Bu nedenle Adalet Bakanlığı’nı derhal göreve çağırıyoruz. Artık bu davaya müdahale edilmesini bıraksınlar. Konya Adliyesi’nin önünde açıklama yapıyoruz ama bu dosyada adalete erişileceğine ilişkin inancımız yok. Adalet Bakanı’nı göreve çağırıyoruz”
Avukat Abdurrahman Karabulut, Konya Adliyesi’ni göstererek şunları vurguladı:
“Şu adliyede görev yapan savcıların bu katliama nasıl ortak olduklarını, sanıkların kendi aralarındaki WhatsApp görüşmeleri açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Yetkililer, müvekkillerimizi korumak yerine saldırganları korudular”
Kaynak: Mezopotamya Ajansı