Dedeoğulları ailesine yönelik 12 Mayıs 2021’de Çalık ve Keleş ailesi tarafından gerçekleştirilen saldırıya ilişkin 2’si tutuklu 9 kişi hakkında açılan davanın 2’nci duruşması, Konya 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmada, 12 Mayıs 2021’de Dedeoğulları’na yönelik gerçekleştirilen saldırının tek tanığı Ahmet Ardıç dinlendi. Sütçülük yapan Ardıç, olay günü süt topladığını ve bu şekilde tanık olduğunu söyledi. Ardıç, mahkemedeki ifadesinde, “Her iki evin arasında kavga olduğunu gördüm. Ben de aracımdan inip ayırmaya çalıştım. Ama zaten ayrılmışlardı. Her iki tarafında da elinde cisimler vardı. Ben Lütfü abileri ayırıp evlerine doğru götürdüm. O ara bunlar tekrar Dedeoğulları’nın evine doğru gitti. O sırada Ayşe Keleş bana, ‘polisi ara’ dedi. Aradım, 5 dakika sonra polis geldi. Polis gelince durdular” dedi.
Saldırı günü ifade için karakola çağrılmadığını belirten Ardıç, “Sonrasında çağırdılar. Savcılıkta ifademi aldılar” dedi. Mahkeme başkanı dosyadaki bilgilere bakarak Ardıç’ın ifadesinin 16 Haziran’da alındığını söyledi. Mahkeme başkanı Ardıç’a “İfadenin bir buçuk ay sonra mı aldılar” diye sordu. Ardıç, “Evet bir buçuk ay sonra aradılar. İfadeden önce kimseyle görüşmedim buna dair. Ama olaydan sonra herkesle işim gereği görüşüyordum” diye konuştu.
Dava avukatlarından Atila Kart, Konya 4’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen katliam davası ile mevcut davanın birleştirilmemesine tepki göstererek şunları ifade etti:
“Konya 4’ncü Ağır Ceza ‘Elimde bir asli fail var ben ona vereceğim cezayı veririm azmettirenlerle uğraşamam’ diyor. Aynı şeyi savcı da yaptı. Biz birleştirme konusunun bir ara kararla değerlendirilmesi gerektiğini ifade ediyoruz. 4 aile yargılanıyor. 4 ailenin tüm üyeleri azmettirendir demiyoruz. Fail Mehmet Altun saldırı ile katliam arasındaki 75 günlük sürecin 40 gününü lüks otellerde geçiriyor. Dosyaların birleştirilmemesi bizi kaygılandırıyor, adalete erişim noktasında kaygı duyuyoruz. Dosyalar birleşmediği müddetçe o mahkemede konuştuklarımızı burada, burada konuştuklarımızı ise orada konuşuyoruz”
Ardından konuşan dava avukatlarından Özüm Vurgun, kovuşturmanın genişletilmesi talebinde bulundu. Vurgun, Rudaw Haber Ajansı’nın katledilen Dedeoğulları’yla yaptıkları haberin görüntülerinin dosyaya eklenmesini ve olaya ilişkin keşif yapılmasını istedi
Söz alan sanık avukatı Kazım Turan, “Mesela Kürtlük meselesine çekmek istiyorlar ama onlar Yozgatlı da olsa, Laz da olsa, bir Alevi de olsa yine bu olacaktı” diyerek “soykırım” ifadesine itiraz etti.
Mahkeme heyeti avukatların taleplerini reddederek, tutuksuz sanıkların tutuklanması yönündeki taleplerin reddine ve adli kontrol tedbirlerinin devamına, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmederek bir sonraki duruşmayı 20 Nisan’a erteledi.
Duruşma bittikten sonra adliye önünde yapılan açıklamada 12 Mayıs’ta yapılan ırkçı saldırının Deniz Poyraz’ın katledilmesi de dahil katliamlardan faksız olduğu vurgulandı.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı