Kobanê kenti Türkiye'ye ait savaş uçakları tarafından bombalandı. Mezopotamya’da yer alan habere göre savaş uçaklarının kentin batı ucundaki Kobanê ormanı ve Cerablus yolunu hedef aldığını söyledi. Savaş uçakları ayrıca kentin güney eteklerindeki Miştenur tepesini hedef aldı. Kentin doğusunda ise Helinc köyü ile Kaniya Kurda Mahallesi de bombalandı.
Savunma Bakanlığı, resmi sosyal hesabından yaptığı paylaşımda, İstanbul’da 13 Kasım’da gerçekleştirilen bombalı saldırıya atıfta bulunarak, “Hesap zamanı! Alçaklardan hain saldırıların hesabı soruluyor!” paylaşımı yaptı.
QSD Basın Sözcüsü Ferhat Şami, twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, "İŞİD'i yenen #Kobanê Türk işgal uçaklarının bombardımanına uğruyor" dedi.
Kobanê’ye yönelik hava saldırılarının ardından savaş uçakları Şehba’nın Bêlûniyê köyü ile Hesekê’ye bağlı Zirgan ilçesinin Dehir Ereb’te bulunan bir depoyu da bombaladı. Qamişlo’nun Dêrik ilçesi sınırlarında bulunan Koçerat bölgesinde Teqil Beqil ile Gir Kendal köyleri arasındaki kırsal bölgeyi bombaladı. Berav bölgesindeki Til Şiyê köyünde bulunan Girê Çelê de bombalandı. Türkiye, Kuzey ve Doğu Suriye geneline yönelik bombardımanının yanı sıra Kandil ve Asos dağlarını da bombaladı. Kuzey ve Doğu Suriye kentlerinin yanı sıra Federe Kürdistan Bölgesi'nde bulunan Kandil Dağı bölgesinde bulunan birçok nokta yoğun bir şekilde havadan bombalandı.
Saldırılarda bir gazeteci de yaşamını yitirdi. Hawar Haber Ajansı (ANHA), hava saldırılarını takip eden muhabirleri Îsam Ebdullah’ın da katledildiğini açıkladı. Haberde, Ebdullah’ın yanı sıra bombardımanda yaralananlara yardım etmek isteyen çok sayıda kişinin de yaralandığı aktarıldı.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Genel Merkezi, açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Savaştan beslenen ve devlet içinde giderek hakim olmaya çalışan savaş kliği kendi yaşamını Kobanê ve Rojava'ya saldırmakta gördü. Kürd'ün inkarı ve imhası üzerine kendisini tahkim eden bu kuvvet yüzyıllık acılara, katliamlara, savaş ve isyanlara yeni bir yüzyıl yaratmanın peşindedir. İstiklal kumpasında da görüldüğü gibi hiç bir mantığa ve akla ziyan komplolarla kendisine katliam zemini ve meşruiyeti yaratmanın peşinde koşmaktadır.”