28’i tutuklu 108 kişinin yargılandığı Kobanê Davası’nın 2. duruşması başladı. Sincan Hapishanesi Kampüsü’nde görülen duruşma öncesi kampüs içi ve dışında yoğun polis ablukası görüldü. “Bomba araması” yapılıyor denerek uzun süre duruşmayı izlemeye gelen milletvekilleri kampüs kapısında bekletildi.
Kobanê Davası öncesinde mahkeme önünde Sincan Cezaevi Kampüsü önünde toplanan “Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu”, “15 Temmuz Demokrasi Şehitleri ve Gazileri”, “Türkiye Gaziler ve Şehit Aileleri Vakfı” isimli gruplar adına açıklama yapan AKP Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta, HDP'yi hedef alarak, mahkeme heyetine başarılar diledi.
Duruşmayı takip etmek isteyen gazeteciler, turkuaz kartı olmadığı bahanesiyle salona alınmadı. Ayrıca duruşma salonuna bilgisayar ve telefonların alınmasına da izin verilmedi. Duruşmaya HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ Kandıra F Tipi Kapalı Hapishanesi’nden, Selahattin Demirtaş Edirne F Tipi Hapishanesi’nden Ses Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Tutuklu siyasetçilerden Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, eski milletvekili Ayla Akat Ata, Ayşe Bağcı, Bircan Yorulmaz, Sibel Akdeniz, Pervin Oduncu salonda hazır bulundu. Kandıra Hapishanesi’nde bulunan Aysel Tuğluk, sağlık sorunları nedeniyle, tutuksuz yargılanan Gülten Akkaya ameliyat olduğu için duruşmaya mazeret bildirerek katılmadı. Diğer tutuklu kişiler bulundukları hapishaneden tutuksuz yargılanan Sırrı Süreyya Önder İstanbul’dan SEGBİS’le katılırken, tutuksuz yargılanan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ahmet Türk ve eski milletvekili Altan Tan’da mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı.
Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada mahkeme başkanı ikinci reddi hakim talebine ilişkin karar verilmediği için bu celse esasa ilişkin işlem yapılmayacağını bildirdi. Duruşma, usule ilişkin itirazlarla devam etti.
Demirtaş: “Bu devran dönecek!"
Duruşmada reddi hakim talebine ilişkin konuşan Selahattin Demirtaş şunları ifade etti:
"Türkiye’nin barışı demokrasisi ve özgürlüğü için fedakarlık yapmış siyasetçilerin sanık sandalyesinde oturmasından üzüntü duyuyorum. Bu dava Kobanê Davası değil, HDP’ye dönük kumpas ve siyasi intikam davasıdır. Günün birinde Kobanê Davası da açılacak ve gerçek sorumlular, katliam yapan ve yaptıranlar ortaya çıkacaktır ama herkes emin olsun o zaman sanık sandalyesinde biz olmayacağız. Bize bu kumpasın kurulmasının nedenlerini tüm çıplaklığı ile ortaya çıkaracağız. Davanın kendisi hedefleri ve amaçları tamamen siyasidir. İddianamenin esasının hiçbir kıymeti yoktur. Bu davada usul esastan daha önemlidir"
"Tarihte ilk defa bir parti, AKP-MHP başka bir partiyi, HDP’yi yargılamaya çalışıyor. En faşist dönemlerde bile bir parti hakim cübbesi ile salona girmemiştir. Biz halkın iradesini bu kumpas davasında ezdirmeyeceğiz"
"Türkiye toplumuna merak etmeyin diyorum, bu devran dönecek!"
"AİHM kararının çevirisini A Haber'den mi ATV’den mi dinlediniz?"
"AİHM kararının resmî çevirisi hala dosyada yoktur. Nereden okudunuz A Haber’den mi ATV’den mi dinlediniz de AİHM kararına atıf yaptınız?"
"AİHM derhal tahliye kararı verdi. Türkiye tarihinin en ağır ihlal kararı verildi bu da mı sizi bağlamaz? Siyasi amaçla tutuklamışsınız deniyor, çoğulcu demokrasiye kast edilmiştir deniyor. Siz dosyaya bakmamışsınız!"
Demirtaş AİHM kararını uygulamayan mahkemede şunları söyledi:
“Şu anda üçünüz ihlal yapmaya devam ediyorsunuz, bu yorum hatası değildir, ileride üçünüzün yargılanması için SEGBİS kaydına geçsin diye söylüyorum, iddianamedeki hiç bir suçlama hiç bir sanıkla kişiselleştirme yoluyla şahsileştirilmemiştir. Hangimiz hangi eylemle nerede ne zaman hangi suç eylemini yapmışız, Torba iddianame torba suçlama sanıklar da kümülatif olarak tüm suçlardan sorumlu tutulmuştur.”
Duruşmanın seçim sonrasına bırakılmasını istedi
Taleplerini bitirirken duruşmanın seçim sonrası yapılması çağrısında bulunan Demirtaş şunları vurguladı:
“Duruşmanın Temmuz 2023’e bırakılmasını istiyorum. Bugünkü koşulda siz bağımsız yargı yapamazsınız. Çekilin ve ara kararı alın. ‘Bugünkü Türkiye koşullarında siyasi otoriteden bağımsız tarafsız yargılama yapma imkanı kalmadığından, benim ortaya koyduğum delillerde heyetin taraflı olduğu kesinleşmişken, bu yargılamayı gerçekleştirecek tarafsız mahkeme bulunmadığından Demirtaş hariç herkesin tahliyesine’ deyin. Ben de sizi alkışlayayım.”
Eski HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ şunları ifade etti:
“Sizin şahsınızla ilgili bir tartışma değil, tek başına yapısal bir sorunu tartışıyoruz. Bu kadar yapısal sorunun olduğu bir ortamda karşımızdaki mahkeme heyetinin bağımsız bir tavır almayacağına dair kuvvetli olağan şüphelerimiz var. Ancak iddianameyi kabul aşamasındaki bir takım tutum ve davranışlarınız bu olağan soru işaretlerini de ortadan kaldırmıştır. Siyaset kurumu şu an yargının yönetilmesi ve davaların yürütülmesi üzerinden yürütülüyor. Şu anda Türkiye’de o kadar çarpık bir tablo ile karşı karşıyayız ki neresinden tutacağımızı şaşırıyoruz.”
Tuncel: Çıplak aramayı kabul etmedim
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel de reddi hakim taleplerine ilişkin söz aldı.
Sincan 3 No’lu Kadın Kapalı Hapishanesi girişinde kendisine çıplak arama dayatıldığını ve kabul etmediği için hakkında soruşturma başlatıldığını anlatan Tuncel, sürekli devlet şiddetiyle karşı karşıya olduklarını söyledi. Kendileri lehine bir tane bile delil toplanmadığını ifade eden Tuncel şunları ifade etti:
“Cumhurbaşkanı size çok önemli bir görev verdi. Ya takdir edileceksiniz ya da aforoz edileceksiniz. Demokratik hukuk devletinden yanaysanız demokratik hukuk normlarını uygulamak zorundasınız”
“Siz egemen sınıfın temsilcisisiniz, biz halkın temsilciyiz”
Tuncel, “Siz egemen sınıfın temsilcisisiniz, biz halkın temsilciyiz; bırakın bizi halk yargılasın. Kendim için tahliye talep etmiyorum” dedi.
Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, Demirtaş’ın mayıs ayında devam eden başka duruşmaları olduğunu belirterek, duruşmanın 15 Haziran’dan sonraya ertelenmesini talep etti.
Avukatların taleplerini açıklamasının ardından mahkeme heyeti duruşmayı 20 Mayıs Perşembe gününe erteledi.