Kürt halkına yönelik sistematik saldırılar pandemi sürecinde hız kesmeden devam ediyor.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü “Kobanê soruşturması” kapsamında çok sayıda ev ve kurumun basıldığı belirtiliyor.

5-9 Ekim 2014 tarihleri arasında düzenlenen Kobanê eylemlerine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 7 ilde 82 kişi hakkında gözaltı kararı verildiği ifade edildi. Soruşturma kapsamında Kars Belediyesi Eş Başkanı Ayhan Bilgen’in evine baskın düzenleyen polisler, evde arama gerçekleştiriyor. Polis tarafından gözaltına alınan Bilgen'in Ankara'ya götürüleceği belirtiliyor.

Eski HDP'li milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, Nazmi Gör, Ayla Akat Aka, Emine Ayna, Beyza Üstün, MYK üyeleri Alp Altınörs, Gülfer Akkaya da gözaltına alınanlar arasında. HDP önceki dönem parti sözcüsü Günay Kubilay, Toplumsal Özgürlük Partisi Dönem Sözcüsü Perihan Koca'nın da gözaltına alındığı belirtiliyor. 

Darıca Emekçi Kültür Derneği üyesi Tolga Kubilay Çelik'in de gözaltına alındığı açıklandı.

Eski HDP Milletvekili Altan Tan da gözaltına alındığını duyurdu. Tan sosyal medya hesabından, "Şuan Diyarbakır'daki evimden Ankara'ya götürülmek üzere göz altına alınıyorum. Evimde de arama yapılıyor" diye yazdı. 

***

Gözaltı terörüne dair açıklama yapan ÖHD ve HDP, yaşanan sürecin hukuksuzluğuna işaret etti.

Özgürlük için Hukukçular Derneği yazılı olarak yaptığı açıklamada, 7 ilde HDP'ye dönük yapılan operasyonda 4 günlük gözaltı kararı ve 24 saat avukat görüş yasağı olduğunu belirtti. ÖHD adına yapılan açıklamada şunlar ifade edildi:

“2014 yılı Ekim ayında yaşanan sürece dair hiçbir soruşturma ve kovuşturma süreci etkili yürütülmemiş, süreçta yaşanan saldırıların, ölümlerin gerçek sorumluları ortaya çıkarılmamıştır. Ancak hiçbir somut delil veya iddia ortaya koyulmadan 1 yıl önce Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, şüphelisi bile olmadıkları aynı içerikteki bu dosya kapsamında tutuklanmışlardır. Soruşturma dosyasında son bir yılda bir gelişme olmamış, dosya üzerindeki kıstlılık kararı kaldırılmamıştır. Siyasi iktidar yargı eliyle bir yıl önce yaptığı gibi bugünde elinin altında tuttuğu bir soruşturma dosyasını kendi çıkarları için kullanıyor.”

ÖHD, açıklamanın devamında 6 yıldır soruşturma dosyasının savcının odasında bekletildiğini belirterek, yapılan tüm hukuksuzlukları teşhir etmeye devam edeceklerini, 2014 yılı Ekim ayından beri yaşanan tüm hukuksuzlukların, gözaltıların, katliamların takipçisi oldukları gibi, bu sürecin de yakından takipçisi olacaklarını belirtti.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ise HDP MYK üyeleri ve milletvekillerinin de katıldığı basın toplantısında gözaltı saldırısının planlanmış olduğunun altını çizerek şunları söyledi:

“Yargı uzun süredir olduğu gibi burada da iktidarın sopası olarak kullanılmaktadır. Bahçeli’nin her söylediğini talimat olarak uygulayan, serbest bırakılmasını istediği kişiyi serbest bırakan, iktidarın tutuklanması gerektiğini belirttiği kişileri, ertesi gün rehin alan bir yargıdır. Buna evrensel anlamda yargı demek elbette mümkün değildir. Ortada iktidar sopası işlevi gören bir aygıt vardır.”

Operasyonun bahanesi olarak sunulan 6-8 Ekim Kobane olaylarının sorumlusunun HDP olmadığını belirten Sancar, tam tersine o dönem uyguladıkları politikalarla, IŞİD’in saldırılarını müjdeler gibi duyuran ve ardından şiddetin yaygınlaşmasına zemin hazırlayan siyasi iktidarın sorumlu olduğunu ve mücadelenin devam edeceğini ifade etti.