Kırşehir E Tipi Hapishanesi’nde bulunan 13 tutuklunun cezaevinde artan hak ihlallerine karşı 19 Mayıs’ta başlattığı dönüşümlü açlık grevi, 112’nci gününde devam ediyor. Açlık grevindeki tutuklulardan Cumali Yıldırım, ailesiyle yaptığı telefon görüşmesinde, sağlık durumları ve cezaevi şartlarına ilişkin bilgi verdi. Yıldırım, 4 aydır açlık grevindeki 12 arkadaşı ile birlikte tekli hücrelerde tutulduklarını söyledi.
Açlık grevi başlattıkları 19 Mayıs’ta koğuşlarının basıldığının ve darp edilerek tek kişilik hücrelere konulduklarının bilgisini veren Yıldırım, talepleri karşılanana kadar eylemlerini sürdüreceklerini söyledi.
3 yıldır etkinlikler yasak
Mezopotamya Ajansı’ndan Ömer Akın’ın haberine göre Yıldırım, kendilerine günde sadece yarım saat soğuk suyun verildiğini, haftada iki gece saat 23.00’te ise yarım saat sıcak suyun verildiğini aktardı. Ayakta sayım dayatmasına maruz kaldıklarını dile getiren Yıldırım, uygulamaları “düşman muamelesi” olarak nitelendirdi. Tutuldukları tekli hücrelerin havasız ve nemli olduğunu ifade eden Yıldırım, günde sadece 20 dakika havalandırmaya çıkarıldıklarını söyledi. Cezaevinde yine 3 yıldır hiçbir etkinliğe çıkarılmadıklarını belirten Yıldırım, cezaevinin keyfi uygulamaları sonucu etkinlik yasağı ve görüş yasağı verildiğini kaydetti. Kendilerine Yeni Yaşam, Evrensel ve BirGün gazetelerinin verilmediğini söyleyen Yıldırım, FOX TV’nin de “terör örgütüne subliminal mesaj veriyor” iddiasıyla frekansının kapatıldığını aktardı.
‘Bu yaşananlar zulümdür’
Cumali Yıldırım’ın annesi 65 yaşındaki Besra Yıldırım, oğlunun cezaevinde maruz kaldığı uygulamaların insanlık dışı olduğunu söyledi. Besra Yıldırım “Çocuklarımızı büyütüyoruz, okutuyoruz, belli yaşa geliyor. Ardından cezaevinde böyle baskıcı uygulamalar bize çok acı veriyor” diyen anne Yıldırım, “Oğlum ile görüşü bile yasakladılar. Eskiden ara sıra gider en azından biraz görür, içimizi rahatlatırdık. Onu da yasakladılar. Nasıl olacak böyle? Bu yapılanlar insanlık işi değildir. Yazık günah” diye konuştu.
Son olarak 6 ay önce oğlu ile görüşme gerçekleştirebildiğini aktaran anne Yıldırım sözlerine şöyle devam etti:
“Bu yaşanan zülümdür. Bu acıya dayanamıyorum. Biz artık gece gündüzü unuttuk. Evlattır bu insan dayanabilir mi? Bu insanlık mı? Görüş yasaklandı. Telefon ile konuşuyoruz ama telefon derdimize derman olmuyor ki. Çocuklarımıza zülüm ve işkence yapıyorlar. Bu gardiyanlar hiç mi insan değil veya hiç mi evlatları yok. Yürekleri yanmıyor mu? Çocuklarımız perişan oldu. Biz çocuklarımızı çöpte mi bulduk? Hayatımızı onlara verdik”
Kamuoyuna duyarlılık çağrısı yaptı
Son olarak kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulunan anne Yıldırım, bir an önce ihlallerin son bulmasını istedi.