İnsan Hakları Derneği (İHD) Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon ve Cumartesi Anneleri / İnsanları 991. hafta eyleminde “Hasan Ocak’ı kaybedenler 29 yıldır cezasızlık zırhıyla korunuyor” dedi. Galatasaray Meydanı’nda bariyerlerin önünde düzenlenen eylemde yapılan açıklamada şunlar söylendi:
“Galatasaray’dayız çünkü bin bir emekle yargıya taşınabilen az sayıdaki kayıp davası, Ankara JİTEM Davası ve Kulp Davası’nda olduğu gibi hukuki gerekçelere dayanmaksızın, evrensel hukuka aykırı biçimde cezasızlıkla kapatılmaya devam ediyor. Bu kararlarla hakikatin izlerini örtmeyi amaçlayanlar bilmeli ki, buna izin vermeyeceğiz; hakikati söylemekten, anlatmaktan vazgeçmeyeceğiz.”
Açıklamanın devamında faillerinin cezasızlık zırhıyla korunduğu belirtilerek Hasan Ocak’ın katledilişi hakkında şu ifadeler kullanıldı:
“30 yaşındaki Hasan Ocak, atanmayı bekleyen bir öğretmendi. Bu bekleme sürecinde Beyazıt’taki bir iş hanında çay ocağı işletiyordu. 21 Mart 1995 günü akşamüzeri işyerinden ayrıldı. Annesini telefonla arayarak ‘Balık getireceğim, akşam için yemek hazırlama’ dedi. Ancak Hasan ne o akşam ne de sonrasında bir daha Avcılar’daki evine gidemedi.
Hasan’dan haber alamayan ailesi onun gözaltına alındığını, ancak bu durumun emniyet tarafından inkâr edildiğini kamuoyuna açıkladı. Savcılığa başvuran aile, ardından İstanbul Emniyeti, İstanbul Valiliği, TBMM, Başbakanlık, bakanlıklar, hastaneler, Adli Tıp nezdinde girişimlerde bulundu.
Oluşan kamuoyu baskısı üzerine dönemin İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar ve İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir ‘Hasan Ocak’ın gözaltında olmadığını ve suçlu olarak aranmadığını’ açıkladı.”
Gözaltında olmadığı söylenen Ocak’ın işkence yapılarak katledilen bedeninin kimsesizler mezarlığında bulunmasına rağmen faillerinin cezasızlık zırhıyla korunduğu vurgulanan açıklamanın sonunda adalet aramaktan vazgeçilmeyeceği belirtildi. Açıklamada son olarak şunlar ifade edildi:
“991. haftamızda bir kez daha Savcılık makamını ve Adalet Bakanlığını 29 yıldır sürüncemede bırakılan Hasan Ocak soruşturmasında yasal yükümlülüklerini yerine getirmeye çağırıyoruz.
Kaç yıl geçerse geçsin; Hasan Ocak için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz.”