İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon Cumartesi Anneleri 941. hafta eylemini “Galatasaray’dan vazgeçmiyoruz” diyerek Galatasaray Meydanı’nda gerçekleştirmek istedi. AYM’nin verdiği “hak ihlali” kararına rağmen polis ablukasının sürdüğü meydanda gözaltına alındı.
Cumartesi Anneleri ve İnsanları polis bariyerleriyle abluka altına alınan Galatasaray Meydanı’nda “Galatasaray’daki ablukayı derhal kaldırın” dedi. Polis Cumartesi Anneleri ve İnsanlarını da abluka altına aldı.
Polisin saldırdığı eylemde gözaltına alınanlar şu şekilde:
“Besna Tosun, Maside Ocak, Ali Ocak, Hanife Yıldız, Sebla Arcan, Gülseren Yoleri, Eren Keskin, İrfan Bilgin, İkbal Eren, Deniz Zeybek, Aylin Tekiner, Feyyaz Yaman, Ayşe Tepe, Mikail Kırbayır, Leman Yurtsever”
Gözaltına alınan Cumartesi Anneleri daha sonra serbest bırakıldı.
941. haftada Cumartesi Anneleri 2431 haftadır yasaklanan Galatasaray Meydanı ve hakları konusunda şunları ifade ediyor:
“En başından beri bu yasaklamanın evrensel hukuka, Anayasa’ya ve ilgili yasalara aykırı olduğunu, keyfi olduğunu, haklarımızı ihlal ettiğini söyledik. Bu keyfiyetin son bulması için yaptığımız girişimler sonuçsuz bırakıldı. 23 Şubat 2023’te Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi (AYM) kararına kadar itiraz ve taleplerimiz görmezden gelindi.
Kayıp yakını Maside Ocak’ın başvurusu üzerine AYM, Anayasa’nın 34. maddesinde düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkımızın ihlal edildiğine hükmetti. İdarenin Cumartesi Anneleri etkinliğini yasaklama kararına dayanak gösterdiği gerekçeleri haklı ve ikna edici bulmadı. Diğer yandan kayıplarımızın bulunması ve kamuoyunda farkındalık yaratılması amacıyla oturma eylemi ve basın açıklaması yapma isteğimizin demokratik bir toplumda saygı ile karşılanması gerektiğinin altını çizdi.
Bu karar vesilesiyle devletin yönetsel gücünü elinde bulunduranlara sesleniyoruz: Anayasa Mahkemesi kararları kesindir. Yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Toplanma ve basın açıklaması yapma özgürlüğümüzü ihlal etmeye son verin, Galatasaray’daki ablukayı derhal kaldırın.
Kamuya açık olan her türlü mekân toplanma özgürlüğünün kullanılabileceği alanlardır. Bir mekânın yasaklanması toplanma özgürlüğünün ihlalidir. Toplanmanın amacı ile mekân arasında bir ilişki varsa, her durumda o mekân kullanılmalıdır. Tam da bu hukuki dayanakla söylüyoruz; Galatasaray yasaklanamaz. Galatasaray bizimdir, Galatasaray hepimizindir.
941. haftamızda bir kez daha haykırıyoruz: Kayıplarımızı aramaya, akıbetlerini sormaya, faillerinin cezalandırılmasını istemeye, adil işleyen bir hukuk sistemi talep etmeye devam edeceğiz. Hak ve özgürlüklerimizden vazgeçmeyeceğiz.”