AKP’li bakanların yalanları artık tipik burjuva politikacısı yalanlarını fersah fersah geride bıraktı. Bunun son örneğini sarayın Adalet Bakanı Bekir Bozdağ verdi. Hapishanelerde ayyuka çıkan hak ihlalleri üzerine konuşan Bozdağ şunları dedi:
“Şu ana kadar yapılan incelemelerde ortaya atılan iddiaların asılsız olduğu tamamen ortaya çıkmış durumda. Neredeyse yüzde 100'ü asılsız çıktı.”
Hapishanelerde hak ihlallerinin olmadığını söylemek faşizan bir kafanın sayıklamasıdır. Diyarbakır D tipi Hapishanesi’nde yatarken 7 aydır “tedavi” gördüğü Gazi Yaşargil Hastenesi’nde yaşamını yitiren Abdullah Boran, doktorlar yaşamını yitireceğini belirtmesine rağmen serbest bırakılmadı. Ağır hasta olmasına rağmen yatağa kelepçeli tutuldu. Kokuşmuş düzenin yasalarına göre de suç olan bu vahşi uygulama Bozdağ’a göre hak ihlali değil. İnsan Hakları Derneği sağlığa erişim hakkı ihlalleri üzerine başvuruları yayınlıyor. Öte yandan tabip odaları bu başvurular üzerine hasta mahpusları tedavi etmek için hapishanelere başvuru yapıyor. Ancak tedavi bir yana, muayene izni dahi verilmiyor. Bozdağ hak ihlali yok diyor, öyleyse eğer neden hekimlerin hasta mahpusları tedavi etme başvuruları reddediliyor? Sadece bu bile ihlal değil mi?
Riyakarlıkta sınır tanımıyorlar
Yalanda hızını alamayan AKP’li bakan, hasta tutsakların ölü bedenleri peş peşe hapishanelerden taşınırken şunları söylüyor:
“Cezaevlerinde işkence ve kötü muameleye hükümet olarak bugüne kadar hiç göz yummadık ve bundan sonra da yummayacağız. Bir hadise varsa hem idari hem de adli yönden üzerine gittik ancak iftiralarla herhangi bir cezaevi personelinin karalanmasına, Türk infaz sisteminin itibarsızlaştırılmasına, Türkiye'nin uluslararası alanda suçlanmasına asla izin vermeyeceğiz.”
Ömer Faruk Gergerlioğlu çıplak aramayı teşhir ettiğinde, AKP’liler önce inkar ettiler. İsmi değiştirilen yasayla çıplak arama gerçeği ortaya çıktığında ise, bu haysiyet yoksunlarının hiç birinin yüzü kızarmadı. Çıplak arama saldırısı hapishanelerde neredeyse rutinleşti. Bay Bozdağ çıplak aramayı hak ihlali, kötü muamele, işkence olarak görmüyor mu?
Görmez elbette! Faşistler toplama kamplarında komünistleri ve Yahudileri katletmeyi, üstün ırka ulaşmak için “sıradan bir icraat” olarak görüyordu. Bozdağ ve hizmet ettiği saray rejimi de benzer bir zihniyeti temsil ediyor. İşkence, kötü muamele yok derler ama meslek ve demokratik kitle örgütlerinin hapishaneleri denetlemesine izin vermezler. Bizzat hak ihlalini yapan hapishane idarelerinin yazılarını hak ihlali yok diye yutturmaya çalışırlar.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) her gün hak ihlalleri raporu yayınlıyor. 1 Nisan’da yayınlanan raporun hapishanelere ilişkin kısmında şunları dedi:
“31 Mart 2022 tarihinde basında yer alan haberlerden, İstanbul Bakırköy Kadın Cezaevi’nde koğuşlarda çok fazla böcek olduğu, mahpuslara verilen yemeklerin düşük kalitede ve yetersiz olduğu öğrenildi”
Hak ihlali, işkence yok diyen biri, eğer açık bir yalan söylemiyorsa TİHV’e “Gel incele, iddia ettiğin şeyler yok” der. Kendileri demediği gibi, TİHV inceleme için başvursa da reddedilir. Çünkü şimdiye dek hiçbir “inceleme talebi” kabul edilmedi. Özetle Bozdağ’ın yalan söylediği ayan-beyan ortada. Bu tiksindirici olmakla birlikte şaşırtıcı değil. Ne de olsa Bozdağ temelinde yalan olan AKP’nin bakanlarından biridir.
H. Ortakçı